Her türlü olay karşısında hemen idam değil, kısas uygulanabilir. Gerektiği yerde modern hukuk sistemine de başvurulabilir.
Bazı suçlar vardır. Terör gibi, vatan haini, tecavüz gibi birçok insan tarafından da "affı" olamayacak suçların karşılığı bence idam olmalıdır. Keza, bahsettiğim gibi, birçok Avrupa ülkesinde ve ABD'de dahi bu uygulama yer alıyor.
İslam hukukunda, hırsızlık derecesine bağlı olarak kişinin elleri kesilebilir. Peki, asıl soru neden elleri? Neden vücudundan bir uzuv kesiliyor?
Asıl soru bu ve bunu araştırmak gerekiyor diye düşünmemiz lâzım.
İslam hukukunu savunduğumdan değil, dünyadaki tüm ülkelerin hukuk sistemine bakmalı ve hukuk uygulamalarını neden kullandıklarına odaklanmamız gerekir.
Spesifik olarak değerlendirme kalkışacaksak; hırsızlığın derecesine bağlı olarak kişinin eli kesiliyor. Ceza, kişinin yaptığı hareket karşısında aldığı tepkiye denir. Epki-tepki, ne ekersen onu biçersin vs. açıklanabilir.
Ceza, yani tepki, caydırıcı olmalıdır ki bir daha yaşanmasın. Eğer ki zibilyon defa hırsızlık yapan insanlar hâlâ dışarıda ellerini, kollarını sallayarak dolaşabiliyorsa, caydırıcılık yok demektir. İçeriye girip, yine aynı şeyleri yapsalar dahi yine caydırıcılık yok demektir.
İnsanlar zaman kaybını çok sever. Birkaç yıl girip çıkmak, çoğu insan için büyük bir ceza değil. Ama siz, ona hayatı boyunca kullanamayacağı bir uzuvu (burada uzuv olur başka yerde farklı bir şey) etkisiz bırakırsanız, o insan gençliliğinde de yaşlılığında da bu eksikliği her zaman hisseder.
Şimdi bazı arkadaşlar tarafından İslam savunucusu olarak anılabilirim fakat ben "insancıl" ve "caydırıcı" her türlü uygulamaya evet diyorum. Ne ölçüyü kaçıracaksın ne de ipin ucunu gevşek bıracaksın.