BerkayVatansever
Hectopat
- Katılım
- 19 Ekim 2020
- Mesajlar
- 76
- Çözümler
- 1
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
Metro Exodus'un Enhanced Edition olanını oynadım. Hayatımda hiçbir AAA etiketli oyunu bu kadar beğenmediğim olmamıştı. Hayatımda oynadığım en kötü AAA yapım Farcry 5 derdim, bu oyunu oynayana kadar...
Bu oyunu anlamaya çalışıyorum. Yer gök inliyor harika mükemmel başyapıt diye. Her editör yüksek puanlı oylama yapıyor. Bu oyunun tam olarak neresi güzel? Ben mi anlamıyorum?
Grafiklerine herkes çok iyi diyor. Aslında rezalet seviyesinde kaplama detayı var. Bu oyuna güzel grafikli diyenler oturup aynı sene çıkan Days Gone, Resident Evil 2 Remake, Division 2, A Plague Tale, Anthem, Modern Warfare ile grafik karşılaştırması yapsın. Oyunun grafikleri çamur gibi. Bazı yerlerde neresi su neresi kara parçası anlamakta zorluk çektim. Betonarme kalıntıları ile sıradan terrain arasındaki fark bile bazı kısımlarda anlaşılmıyor.
Optimizasyonu berbat. Days Gone, Farcry 6, Division 2 gibi yapımları maksimum ayarlarda rahatlıkla oynarken bu oyunda daha kötü grafiklerde daha az fps alıyorum.
Böyle bir oyunda çok kısıtlı bile olsa yüzme olmaması çok saçma. En ufak bir su parçasına düştüğümüzde hep aynı animasyonla yukarıya çıkıyoruz. Hayatımda gördüğüm en berbat düşman tasarımına sahip oyun.
Oyunun türünde korku-macera yazıyor ama oyun bana komedi öğeleri barındırıyor gibi geldi. Bu konuda cidden abartı veya şaka yapmıyorum. F tuşu ile bıçakla mutant vs. yaratıklara saldırmak yerine dümdüz tepik atıyoruz. Ve tepikten dışın dışın ses geliyor. Bildiğimiz eski swf flash oyunlarındaki mizah sesleri. Cam veya plastik şeffaf maskemiz kırılıyor yara bandı gibi bişey yapıştırıp yola devam ediyoruz. Devasa balinamsı bir balık bizi yutmaya çalışıyor balığı yumruk atarak öldürüyoruz. PKK'lı gibi bize kaldırım taşı atan yaratıklar var. Demirden platformda olsun karın üstünde olsun suyun içinde bile olsa bir yerden kaldırım taşı buluyorlar helal olsun ne diyeyim. Yaratıkları sürekli yumruk manyağı yapıyoruz. One punch man gibi biri Artyom.Tekli tabanca AK-47 ile taradığım düşman bana mısın demezken tekli tabanca ile tek el ateş edince aynı tip düşman ölüyor. Vuruş hissiyatı 0 ın altında. Ateş etmemizde en ufak bir fizik detayı görmedim. Anca düşmandan kan çıkarsa hedefi tutturduğumu hissedebiliyorum. Ateş ettiğimiz yaratıklar Cüneyt Arkın gibi yarım saat poz verdikten sonra depremde yıkılan bina gibi yavaş yavaş çökerek ölüyor.
Hikayesiyle öne çıkan ve diyalogları uzun olan oyunda Artyom'un konuşmamasının ne kadar eğreti durduğunu söylememe gerek yoktur. Eğer Artyom dilsizse bari kafa sallasaydık.
Bir bölümde takıldım geçemedim bir süre. Küçücük bir alanda sürekli aynı mutanlar spawnlanıyor. Mutantlar yürürken yüzey alanlarına sürekli takılıp moonwalk yapıyor. Ateş ettiğimiz yaratıklar merminin itleyeceği yerin tam tersi yönde ölüyor. Sağa doğru ateş ettiysek sola doğru düşüyor misal. Fizik motoru yerlerde. Cesetlerin elleri havada kalıyor. Yapay zeka berbat. Çoğu zaman düşman karşımızda boş naralar atıp onu öldürmemizi bekliyor. Bizi altına alıyor yine nara atıyor. King Kong musun sen kardeşim?
Misal 2. kattayız diyelim 1. katta 5 kişi olsun hepsini aynı yerden ateş ederek öldürebiliyoruz.
Her seferinde nerdesin çık ortaya tarzı sesleniyor bize. 5 metre önünde kapalı alanda merdivenin başında sana AK-47 ile ateş eden düşmanı tespit edemiyor musun?
Merdivene çıkarken e tuşuna basılı tutmamız isteniyor. Hangi çağdayız abi... Çok dar bölgelerden veya tren gibi yerlerin altından sürünerek geçme animasyonu çok hantal. Her yerde radyasyon var. 2 dk başlığımızı değiştirmezsek zırt pırt ötüyor. Ama etraftaki herkes maskesiz dolaşıyor.
Yolda kafasına göre gezen elektrik parçacığı var adını bilmediğim. Biz yanına yaklaşınca kızarmış tavuğa dönüyoruz ama köylüler dua okuyarak içinde cirit atıyor. Köylü utanmasa elektrik topunu ağzına alacak.
Anna sürekli telsizden Artyom Artyom Artyom diye bağırıp duruyor. Oyunda seçim yapma şansım olsa ilk iş Anna'nın kafasına sıkardım o kadar nefret ediyorum o kadından. Süper Mario'nun kurtardığı prenses gibi sürekli bunu kurtarıyoruz beni kurtardın aşkım canım filan bizi övüp duruyor. Abi bu nasıl bir oyun ya?
Oyunu açıyorum. En fazla 30 dakika oynamaya sabrediyorum kapatıyorum. İnternete girip yorumlarına bakıyorum harika şaheser vs. yorumlarını okuyunca tekrar geri dönüyorum. Tekrar tekrar deniyorum yok olmuyor.
Hikaye namına da pek bir şey göremedim başlarındayım oyunun gerçi ama oraya git buraya git tadında geçiyor olay. Bu oyun efsane ise eğer efsane yapan şey nedir? Ben yanlış oyunu mu oynuyorum?
Bu oyunu anlamaya çalışıyorum. Yer gök inliyor harika mükemmel başyapıt diye. Her editör yüksek puanlı oylama yapıyor. Bu oyunun tam olarak neresi güzel? Ben mi anlamıyorum?
Grafiklerine herkes çok iyi diyor. Aslında rezalet seviyesinde kaplama detayı var. Bu oyuna güzel grafikli diyenler oturup aynı sene çıkan Days Gone, Resident Evil 2 Remake, Division 2, A Plague Tale, Anthem, Modern Warfare ile grafik karşılaştırması yapsın. Oyunun grafikleri çamur gibi. Bazı yerlerde neresi su neresi kara parçası anlamakta zorluk çektim. Betonarme kalıntıları ile sıradan terrain arasındaki fark bile bazı kısımlarda anlaşılmıyor.
Optimizasyonu berbat. Days Gone, Farcry 6, Division 2 gibi yapımları maksimum ayarlarda rahatlıkla oynarken bu oyunda daha kötü grafiklerde daha az fps alıyorum.
Böyle bir oyunda çok kısıtlı bile olsa yüzme olmaması çok saçma. En ufak bir su parçasına düştüğümüzde hep aynı animasyonla yukarıya çıkıyoruz. Hayatımda gördüğüm en berbat düşman tasarımına sahip oyun.
Oyunun türünde korku-macera yazıyor ama oyun bana komedi öğeleri barındırıyor gibi geldi. Bu konuda cidden abartı veya şaka yapmıyorum. F tuşu ile bıçakla mutant vs. yaratıklara saldırmak yerine dümdüz tepik atıyoruz. Ve tepikten dışın dışın ses geliyor. Bildiğimiz eski swf flash oyunlarındaki mizah sesleri. Cam veya plastik şeffaf maskemiz kırılıyor yara bandı gibi bişey yapıştırıp yola devam ediyoruz. Devasa balinamsı bir balık bizi yutmaya çalışıyor balığı yumruk atarak öldürüyoruz. PKK'lı gibi bize kaldırım taşı atan yaratıklar var. Demirden platformda olsun karın üstünde olsun suyun içinde bile olsa bir yerden kaldırım taşı buluyorlar helal olsun ne diyeyim. Yaratıkları sürekli yumruk manyağı yapıyoruz. One punch man gibi biri Artyom.Tekli tabanca AK-47 ile taradığım düşman bana mısın demezken tekli tabanca ile tek el ateş edince aynı tip düşman ölüyor. Vuruş hissiyatı 0 ın altında. Ateş etmemizde en ufak bir fizik detayı görmedim. Anca düşmandan kan çıkarsa hedefi tutturduğumu hissedebiliyorum. Ateş ettiğimiz yaratıklar Cüneyt Arkın gibi yarım saat poz verdikten sonra depremde yıkılan bina gibi yavaş yavaş çökerek ölüyor.
Hikayesiyle öne çıkan ve diyalogları uzun olan oyunda Artyom'un konuşmamasının ne kadar eğreti durduğunu söylememe gerek yoktur. Eğer Artyom dilsizse bari kafa sallasaydık.
Bir bölümde takıldım geçemedim bir süre. Küçücük bir alanda sürekli aynı mutanlar spawnlanıyor. Mutantlar yürürken yüzey alanlarına sürekli takılıp moonwalk yapıyor. Ateş ettiğimiz yaratıklar merminin itleyeceği yerin tam tersi yönde ölüyor. Sağa doğru ateş ettiysek sola doğru düşüyor misal. Fizik motoru yerlerde. Cesetlerin elleri havada kalıyor. Yapay zeka berbat. Çoğu zaman düşman karşımızda boş naralar atıp onu öldürmemizi bekliyor. Bizi altına alıyor yine nara atıyor. King Kong musun sen kardeşim?
Misal 2. kattayız diyelim 1. katta 5 kişi olsun hepsini aynı yerden ateş ederek öldürebiliyoruz.
Her seferinde nerdesin çık ortaya tarzı sesleniyor bize. 5 metre önünde kapalı alanda merdivenin başında sana AK-47 ile ateş eden düşmanı tespit edemiyor musun?
Merdivene çıkarken e tuşuna basılı tutmamız isteniyor. Hangi çağdayız abi... Çok dar bölgelerden veya tren gibi yerlerin altından sürünerek geçme animasyonu çok hantal. Her yerde radyasyon var. 2 dk başlığımızı değiştirmezsek zırt pırt ötüyor. Ama etraftaki herkes maskesiz dolaşıyor.
Yolda kafasına göre gezen elektrik parçacığı var adını bilmediğim. Biz yanına yaklaşınca kızarmış tavuğa dönüyoruz ama köylüler dua okuyarak içinde cirit atıyor. Köylü utanmasa elektrik topunu ağzına alacak.
Anna sürekli telsizden Artyom Artyom Artyom diye bağırıp duruyor. Oyunda seçim yapma şansım olsa ilk iş Anna'nın kafasına sıkardım o kadar nefret ediyorum o kadından. Süper Mario'nun kurtardığı prenses gibi sürekli bunu kurtarıyoruz beni kurtardın aşkım canım filan bizi övüp duruyor. Abi bu nasıl bir oyun ya?
Oyunu açıyorum. En fazla 30 dakika oynamaya sabrediyorum kapatıyorum. İnternete girip yorumlarına bakıyorum harika şaheser vs. yorumlarını okuyunca tekrar geri dönüyorum. Tekrar tekrar deniyorum yok olmuyor.
Hikaye namına da pek bir şey göremedim başlarındayım oyunun gerçi ama oraya git buraya git tadında geçiyor olay. Bu oyun efsane ise eğer efsane yapan şey nedir? Ben yanlış oyunu mu oynuyorum?