Özlenen Otobüs Yolcuğu

Otobüsle yolculuğum çok azdır ve neredeyse hepsinde de gitmek istemeyeceğim bir yere gitmek zorunda kalmışımdır. Yani hiç sevmem, başkalarında da hep hüzün görürüm. Gecenin buz ayazında sessizce gaz atan yolcuların uzaklara dalışı gelir aklıma.
 
En son otobüs yolculuğunu 2019 yaz ayında yaptım en ön tekli koltukta.Arkam da bebekli bir kadın vardı,çok ağlamadı ama olsun. Sağ tarafımda 15 yaşlarında 2 küçük kız onlar da benim gibi ön koltukta seyehat etmenin tadını çıkarıyorlardı. Varacağımız ve benim ineceğim yere ya 20 ya 30 dakika vardı gözlerim hafiften kapanıyordu ama uykuyla uyanıklık arası hani bir şeyler görürsünüz ama rüya da görmüş gibi. Her neyse alt geçide giriyorduk, otobüsü süren adam uyuya kaldı gözümü 1 saniye ile açtım baktım viraja doğru gidiyoruz yani otobüs sola doğru bariz gidiyor, bende sanıyorum ki rüyadayım herhalde :D sonra ne mi olsun 3-4 saniye sonra benim olduğum taraftan adam viraja bir çarptı,arkadan birisi superman gibi yanıma uçtu, gülmemem lazım ama anlatırken de gülümsedim fjdndj. Arkada ki bebek hüngür hüngür ağlıyor,bir yandan her şeye olur olur yaklaşan eleman ne oldu abi bir şey olmaz sıkıntı yok diyen, bir yandan sinirlenen adam ,diğer yandan hüngür hüngür ağlayanlar. Merak edenler için adam çarpınca hemen sağa kırdı düzeldi. Diğer yandan süren adam ben uyumadım tekerlek kaydı diyor fjfjfj ulan otobüs iyi olmasa amel defterimiz kapanıyordu. 2 dakika sonra çekti otobüsü inceliycez birisi inmiş sigarayla hiçbir şey umurunda değil yakmış sigarasını ne oldu burada a.. diyerekten olayı tiye alması falan jdjdjd. Diyeceğim o ki tam benim olduğum yerden vurduğu için en çok ben hissettim, ölümlü dünya ilk defa o kadar çok yaklaştık ölüme ama verilmiş sadakamız varmış. Ben kurtuldum ama diğerleri ne oldu bilemem, bir otobüsten inişim var ama kapılar açılır açılmaz sırt çantamla koşarak uzaklaşıp gidip bir abdest alıp sabah namazını kıldım.
Talihsiz bir yaşantı olmuş hocam.
Geçmiş olsun. Neyse ki kimseye bir zarar gelmeden atlatılmış.

Kimine güzel, özlem; kimine sizin gibi kötü ve korku dolu anılar hatırlatıyor işte otobüs yolculukları. Her çeşit his var.
Saygılarımla. 🙌🏼☝🏼
 
Talihsiz bir yaşantı olmuş hocam.
Geçmiş olsun. Neyse ki kimseye bir zarar gelmeden atlatılmış.

Kimine güzel, özlem; kimine sizin gibi kötü ve korku anılar hatırlatıyor işte otobüs yolculukları. Her çeşit his var.
Saygılarımla. 🙌🏼☝🏼

En son yolculuğumda önümüzden askeri araç takla atmıştı. Deneyim dolu hayat.
 
En ön koltukta oturmadığım sürece otobüs yolculuğu yapmak istemezdim. Her zaman en ön alıyoruz çünkü midem bulanıyor.
2019'un Haziran ve Temmuz aylarında birkaç defa yapmam gereken 17 saatlik otobüs yolculuklarım olmuştu. Gündüz biniyorsun, akşam oluyor, gece oluyor, tekrar sabah oluyor ve öğlene doğru iniyorsun. Çok tuhaf bir his. Gece boyunca birkaç defa mola verilmesi, yarı uyur yarı uyanık haldeyken ılık otobüsten inip yaz gecesinin garip bir şekilde oldukça serin atmosferinde dinlenme tesisinin tuvaletine gitmek, tuvaletten çıkınca çay ocağının orada oturup sıcak birer çay içmek ve yaklaşık 5-10 dakika sonra tekrar otobüse binip yarı uyur hale dönmek. Hiçbir zaman tam olarak uyuyamadım çünkü uzun yol otobüsleri her ne kadar konforlu olsa bile o sarsıntılar izin vermiyor. Sarsıntıların yanı sıra o düşük frekanslı motor uğultusu da keza izin vermiyor.
Ertesi gün olunca o bahsettiğim tuhaf his devreye giriyor. Aradan hiç zaman geçmemiş gibi ama aynı zamanda tüm o yüzlerce kilometrenin yorgunluğu var üzerimde. En ön koltukta oturduğum için sinyal seslerini duyabiliyordum. Otobüsten inince hala işitsel halüsinasyon şeklinde duymaya devam ettim. Çünkü o uykusuzluk feci bir durum.
 
En ön koltukta oturmadığım sürece otobüs yolculuğu yapmak istemezdim. Her zaman en ön alıyoruz çünkü midem bulanıyor.
2019'un Haziran ve Temmuz aylarında birkaç defa yapmam gereken 17 saatlik otobüs yolculuklarım olmuştu. Gündüz biniyorsun, akşam oluyor, gece oluyor, tekrar sabah oluyor ve öğlene doğru iniyorsun. Çok tuhaf bir his. Gece boyunca birkaç defa mola verilmesi, yarı uyur yarı uyanık haldeyken ılık otobüsten inip yaz gecesinin garip bir şekilde oldukça serin atmosferinde dinlenme tesisinin tuvaletine gitmek, tuvaletten çıkınca çay ocağının orada oturup sıcak birer çay içmek ve yaklaşık 5-10 dakika sonra tekrar otobüse binip yarı uyur hale dönmek. Hiçbir zaman tam olarak uyuyamadım çünkü uzun yol otobüsleri her ne kadar konforlu olsa bile o sarsıntılar izin vermiyor. Sarsıntıların yanı sıra o düşük frekanslı motor uğultusu da keza izin vermiyor.
Ertesi gün olunca o bahsettiğim tuhaf his devreye giriyor. Aradan hiç zaman geçmemiş gibi ama aynı zamanda tüm o yüzlerce kilometrenin yorgunluğu var üzerimde. En ön koltukta oturduğum için sinyal seslerini duyabiliyordum. Otobüsten inince hala işitsel halüsinasyon şeklinde duymaya devam ettim. Çünkü o uykusuzluk feci bir durum.
Hocam sizinle aynı kaderi paylaşacağım sanırım.
Hayatımda ilk defa gece binip sabah ineceğim inşallah.

En kötüsü de sizin dediğiniz gibi uyuyamama... 🎭
 
On sekiz saat boyunca bir koltukta oturmak hiç bana göre değil. Uçağı otobüse yeğlerim. Ailemle de hep ters düşüyorum bu yüzden. Sırf bu yüzden "Uçak yoksa gelmiyorum." diyorum.
 
Yavaşladığında hafif bir nnnnnnn sesi var ya o sesi çok özledim :(
 

Geri
Yukarı