Senin doğru mu, yoksa yanlış mı yaptığını ancak yine sen anlayabilirsin. Hadis de İslam dininin içerisinde yer edinmiştir ve önemlilikleri vardır. Asla es geçilmemeli, en azından okunmalıdır. Hadisler, Kur'an ile bağdaştırılıp, gerektiğinde kabul edilebilir. Tabii gidip de, Kur'an-ı Kerim ile birbirine tamamen zıt hadisleri kabul etmenin doğru olduğunu düşünmüyorum. Gerçi burada 5 dakika konuşmayla da bu tür ciddi meseleleri anlatmak imkansızdır ama bunları okumak gerekir. Hoşuna gitse de, gitmese de okumak ve karar vermek lazım. Unutma ki peygamberin savaştığı insanlar da Allah'a inanıyordu. Bakıldığı zaman bugün de olduğu gibi eskiden de dinin içine binbir türlü hurafe katılmış, şirk dini yaşatılmıştır. Kur'an okumadım deyip, burada veya başka bir yerde fetva veren, Kur'an adına yalan konuşan, olmayan bir şeyi varmış gibi gösterenler de var. Üstelik bunu "Ben Müslümanım" diyen insanların yapması da çok daha fazla tehlikeli.
Sahabe tefsirleriyle başlayıp, ilk önce Kur'an'ı okumanın, anlamanın gerekli olduğunu düşünüyorum. Daha sonrasında hadisleri de okur, Kur'an'a uygun bir yol izlersin. Fakat bu noktada sadece okumak da yetmiyor. Bolca düşünmek ve gerektiğinde de güvenilir bir ilahiyatçının fikirlerini de almak lazım. Sonuç olarak bu işin de dili, felsefesi, eğitimi ve bilimi var.