Sorun ve dertlerimi anlatıyorum

Monarchz

Hectopat
Katılım
28 Ekim 2018
Mesajlar
725
Çözümler
1
Yer
Ankara
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
Merhaba arkadaşlar, size biraz dert yanacağım ve fikirlerinizi merak ediyor olacağım. Umarım okur ve derdime ortak olursunuz. Şu an 21 yaşındayım. Bu temmuz ayında İnşaat Mühendisliği okurken stajımı yaptım. Çok da severek girmediğim ama yapabileceğimi düşündüğüm bir bölümdü en başında, ta ki staja kadar. Staj görürken bilgi eksikliklerim yüzüme vurdu ki kötü bir öğrenci değilim notlarım da güzel idi. Çünkü stajda üst sınıf dersleriyle alakalı bazı programlar görmem gerekiyordu ve sıkılıyordum bu yüzden. Sonra geleceğimi düşündüm ve şantiyede yapamayacağımı tek seçeneğimin ofis olduğunu ancak onun da çekilecek bir yanı olmadığını fark ettim. Fizik dersi beni yoruyordu. İnşaat bölümü sıkıntılardaydı ve çok fazla mezun vardı. Kısaca gelecek kaygımı arttıran birçok şey mevcuttu. Stajım biter bitmez hangi bölümlere geçiş yapabileceğimi (Ankara içinde) düşündüm ve yıl kaybetmeyecek şekilde bir yatay geçiş yapmayı düşündüm. En sonunda üniversitem içerisinde endüstri mühendisliğine geçmek istedim ve geçtim. Ancak bu süreçte o kadar bunalıma girdim ki olmayacak vesaire diye kendimi çok yıprattım. Ailem de benimle beraber yıprandı ama destek de oldu diyebilirim. Sonuç olarak sadece 1 yılımı kaybettim ve endüstri mühendisliği 2. sınıf olarak eğitimime devam ediyorum. Şimdi yine farklı bir bunalıma, psikolojik soruna girdiğimi söyleyebilirim. Resmen dokunsalar ağlayacak durumdayım. Vizelerim bitti, çok çalışmadığım için düşük notlar bekliyorum ama düzeltilemeyecek gibi de değiller. Bu süreçte ders çalışmam gerektiğini bilmeme rağmen ders çalışma isteğim bir türlü oluşmadı. O yüzden sorunu kendimde aramaya başladım. Kendimde başlayan ve önceden de olan tembelliğimin ve üşengeçliğimin en üst zirve noktasına geldiğini görüyorum. Mezun olduktan sonraki hayatımı düşündüğümde haftanın altı günü işe gidip gelmenin beni sıkacağını düşünüyorum. Ama ya şu an? Şu an her şeyim rahat, yemeğim evde yapılıyor, okula gidiyorum geliyorum büyük bir rahatlığa sahibim ve boş vakitlerimi istediğim gibi değerlendirebiliyorum. Yaşım ilerledikçe daha fazla sorumluluk üstüme biniyor ve bunu kaldıramıyorum artık. Üstesinden nasıl gelirim inan bilemiyorum. Korona virüsten sonra hiçbir şey yapasım gelmiyor, dışarı çıkasım gelmiyor, bilgisayar oynamak dışında da çok fazla aktivite yapasım gelmiyor. Evet asosyal diyeceksiniz belki de. Ama arkadaşlarımla da buluşup sosyalleşiyorum. Ama bana en büyük tadı bilgisayar oyunları veriyor. Küçüklüğümden beri de böyle. İleride kendime vakit ayıramayacak olmam, bilgisayar oynamak gibi eylemlere az vakit ayıracak olmam beni çok endişelendiriyor. Çünkü özgür olmak istiyorum. Günde 8 saat çalışıp eve geldikten sonra o enerjimin olmayacağını ve hayatımın monoton bir şekilde geçeceğini düşünüyorum. Başka zevkler de edinmek isterdim ama yani bilemiyorum hiçbiri bilgisayar oynamak veya internette sörf yapmak kadar zevk vermiyor. Sorunu kendimde aramaya başladığımı söylemiştim. O yüzden de kendime psikoloğa gitmeden tanılar koymaya başlar oldum. Peter Pan Sendromu (Büyüyememe sendromu) ve kronik deprasyon gibi. Eskiden ders çalışmak bu kadar zor gelmezdi. Ancak şimdi ne dikkatimi derse verebiliyorum ne de yüz yüze derslere konsantre olup okula gidip gelesim geliyor. Anneme babama anlattığımda onlar da anlıyorlar beni ama bir o kadar da saçma buluyorlar. Ancak her konuştuğumda sorun çözülemediği gibi kendimi de motive edip bu gidişatı durduramıyorum. Son olarak Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesinde okuyorum, o bilgiyi vereyim.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Hayatın sürekli iniş çıkışları oluyor. Haftada 6 gün çalışacaksın ama önemli olan istediğin meslekte 6 gün çalışmak. Sizinki biraz tembelliğe kaymış biraz. En baştan çalışmadan bir dersi geçemezdiniz bile ne olursa olsun.

Bende AYBÜ'de makine mühendisliği istiyorum bilgin var mı o bölümle alakalı?
 
Hayatın sürekli iniş çıkışları oluyor. Haftada 6 gün çalışacaksın ama önemli olan istediğin meslekte 6 gün çalışmak. Sizinki biraz tembelliğe kaymış biraz. En baştan çalışmadan bir dersi geçemezdiniz bile ne olursa olsun.

Bende AYBÜ'de makine mühendisliği istiyorum bilgin var mı o bölümle alakalı?
Tembelliğe kaydığını inkar etmiyorum, her zaman bende vardı ama bu kadar kesinlikle yoktu. Çalışmadan sınav tabii ki geçilmez. Geçtiğim her dersi de çalışarak geçtim zaten burda da bir sorun yok. Ama belirttiğim gibi kaygılarım var ve bugün unutsam bile başka bir gün yine aklıma geliyor ve tüm enerjimi silip götürüyor.

Dediğin bölümde liseden bir arkadaşım okuyor. Çok görüşemiyoruz. İçimden şahsi olarak makine ve inşaat önermek de gelmez size... Tabii ki kararlar ve kişisel idealler sizin. Bölüm özelinde değil de okul özelinde soruların varsa yanıtlayabilirim.
 
Tembelliğe kaydığını inkar etmiyorum, her zaman bende vardı ama bu kadar kesinlikle yoktu. Çalışmadan sınav tabii ki geçilmez. Geçtiğim her dersi de çalışarak geçtim zaten burda da bir sorun yok. Ama belirttiğim gibi kaygılarım var ve bugün unutsam bile başka bir gün yine aklıma geliyor ve tüm enerjimi silip götürüyor.

Dediğin bölümde liseden bir arkadaşım okuyor. Çok görüşemiyoruz. İçimden şahsi olarak makine ve inşaat önermek de gelmez size... Tabii ki kararlar ve kişisel idealler sizin. Bölüm özelinde değil de okul özelinde soruların varsa yanıtlayabilirim.
Teşekkür ederim okul genel olarak nasıl? Evim Antares'e çok yakın Lise'ye gider gibi gidebilirim yani.
 
20 yaşındayım ve maalesef sizin yaşadığınız kaygıları sanırım hemen hemen çoğu genç gibi ben de hissediyor ve içinde bulunuyorum. Avantajımız şu ki; içinde bulunduğumuz ruh halinin nedenlerini biliyoruz. Fakat bunu çözümlemede sadece iki seçeneğimiz var; ya kabullenmek ya da kendimizi soyutlamak. Umarım kendinizi bu sorgu çemberinde çok üzmezsiniz kendinize iyi bakın.
 
Teşekkür ederim okul genel olarak nasıl? Evim Antares çok yakın Lise'ye gider gibi gidebilirim yani.
Benim de evime yakın bir üniversite. Tercih ettiğime pişman değilim. Yerine göre iyi ve kötü hocalar da var. Genelde bölüm derslerinin hocaları gaddar oluyor. Zincir dersler mesela inşaatta çok fazlaydı bir dersten kaldığında ileriki dersleri alamıyordum. Bu da stres kaynağıydı benim için. Çok çalışsan bile yapamadığım oluyordu sınavı. Liseden bir arkadaşım da bilgisayar okuyor çok yakın arkadaşız. O da Antares'e yakın oturuyor. Abisi de makineci olarak mezun oldu şuan devlet memuru olması lazım. Okul bence rahatlık olarak güzel. Okulun içi, derslikler vs. gerçekten güzel ve modern. Bir kampüs ortamı yok. Aynı dediğin gibi liseye gider gibi gidiyorum ve geliyorum. Zaten kişisel olarak çok kalabalık sevmeyen biri de olarak ben memnunum. Bence okulumuzun biraz daha tanınması lazım. Bu yüzden okulumuzu ve bizleri daha iyi tanıtmaya vesile olacak sosyal etkinliklerin yapılması lazım. Ana kampüs Esenboğa'da olduğu için genelde orada birşeyler düzenleniyor ama kim gitmek ister Ankara'nın bir köşesine? Üniversitemiz yeni sayılır, ve ayrıca iktidar destekli kurulduğu çok açık. O yüzden yüksek mevkilerde biraz o aklına gelebilecek ideolojide insanlar var.
20 yaşındayım ve maalesef sizin yaşadığınız kaygıları sanırım hemen hemen çoğu genç gibi ben de hissediyor ve içinde bulunuyorum. Avantajımız şu ki; içinde bulunduğumuz ruh halinin nedenlerini biliyoruz. Fakat bunu çözümlemede sadece iki seçeneğimiz var; ya kabullenmek ya da kendimizi soyutlamak. Umarım kendinizi bu sorgu çemberinde çok üzmezsiniz kendinize iyi bakın.
Asıl sorun da aslında burada hocam. Kabullenmek istemiyorum, kabullenmek çok mantıksız geliyor bana.
 
Benim de evime yakın bir üniversite. Tercih ettiğime pişman değilim. Yerine göre iyi ve kötü hocalar da var. Genelde bölüm derslerinin hocaları gaddar oluyor. Zincir dersler mesela inşaatta çok fazlaydı bir dersten kaldığında ileriki dersleri alamıyordum. Bu da stres kaynağıydı benim için. Çok çalışsan bile yapamadığım oluyordu sınavı. Liseden bir arkadaşım da bilgisayar okuyor çok yakın arkadaşız. O da Antares'e yakın oturuyor. Abisi de makineci olarak mezun oldu şuan devlet memuru olması lazım. Okul bence rahatlık olarak güzel. Okulun içi, derslikler vs. gerçekten güzel ve modern. Bir kampüs ortamı yok. Aynı dediğin gibi liseye gider gibi gidiyorum ve geliyorum. Zaten kişisel olarak çok kalabalık sevmeyen biri de olarak ben memnunum. Bence okulumuzun biraz daha tanınması lazım. Bu yüzden okulumuzu ve bizleri daha iyi tanıtmaya vesile olacak sosyal etkinliklerin yapılması lazım. Ana kampüs Esenboğa'da olduğu için genelde orada birşeyler düzenleniyor ama kim gitmek ister Ankara'nın bir köşesine? Üniversitemiz yeni sayılır, ve ayrıca iktidar destekli kurulduğu çok açık. O yüzden yüksek mevkilerde biraz o aklına gelebilecek ideolojide insanlar var.

Asıl sorun da aslında burada hocam. Kabullenmek istemiyorum, kabullenmek çok mantıksız geliyor bana.
Kabul etmek istemeyenler olarak çok kalabalık olduğumuzu fakat kimsenin kendini riske atmayıp eninde sonunda sistemin bir parçası haline geleceğini varsayarak hareketsizliği tercih ettiğini düşünüyorum...
Benim de evime yakın bir üniversite. Tercih ettiğime pişman değilim. Yerine göre iyi ve kötü hocalar da var. Genelde bölüm derslerinin hocaları gaddar oluyor. Zincir dersler mesela inşaatta çok fazlaydı bir dersten kaldığında ileriki dersleri alamıyordum. Bu da stres kaynağıydı benim için. Çok çalışsan bile yapamadığım oluyordu sınavı. Liseden bir arkadaşım da bilgisayar okuyor çok yakın arkadaşız. O da Antares'e yakın oturuyor. Abisi de makineci olarak mezun oldu şuan devlet memuru olması lazım. Okul bence rahatlık olarak güzel. Okulun içi, derslikler vs. gerçekten güzel ve modern. Bir kampüs ortamı yok. Aynı dediğin gibi liseye gider gibi gidiyorum ve geliyorum. Zaten kişisel olarak çok kalabalık sevmeyen biri de olarak ben memnunum. Bence okulumuzun biraz daha tanınması lazım. Bu yüzden okulumuzu ve bizleri daha iyi tanıtmaya vesile olacak sosyal etkinliklerin yapılması lazım. Ana kampüs Esenboğa'da olduğu için genelde orada birşeyler düzenleniyor ama kim gitmek ister Ankara'nın bir köşesine? Üniversitemiz yeni sayılır, ve ayrıca iktidar destekli kurulduğu çok açık. O yüzden yüksek mevkilerde biraz o aklına gelebilecek ideolojide insanlar var.

Asıl sorun da aslında burada hocam. Kabullenmek istemiyorum, kabullenmek çok mantıksız geliyor bana.
Kabul etmek istemeyenlerin çoğunlukta olduğunu fakat nasıl olsa istemesek de bu sistemin bir parçası haline getirileceğiz düşüncesiyle devinimsizliği tercih ettiğimizi düşünüyorum... Ekstradan bunun farkındalığı da acı veriyor tabii.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı