Kanatsız Kuş
Hectopat
Subnautica'yı 250+ saat oynadım ve 2 kere bitirdim. Çoğu şeyi abartarak en üst sınıra ulaştım. Tamam şimdi asıl konumuza dönelim iki oyun arasındaki farklar...
Not: Daha önce oynamayanlar için rahatsız edici bilgiler içerir. (Spoiler)
Bu oyunu da bitirdim. Arasındaki ilk fark Below Zero'nun daha akıcı olması ve hikayesinin çok ama çok daha güçlü olması. Önceki oyunda terk edilmiş yapıları dolaşırdık. Araştırma ve yazılardan bilgi arardık. Hep tek başımızaydık. En iyi dostumuz belki deniz altı ve üssümüzdü. Ama bu oyunda iletişim kurabildiğimiz bir mimar (uzaylı) var. Ve bu iletişim "-selam. -sana da selam." şeklinde değil. Samimi bir şekilde oyunun sonuna kadar konuşuyoruz. İlk oyunda bunların hiçbiri yok daha öncede dediğim gibi sadece yapılardan biraz bilgi topluyoruz. Below Zero daha fazla bilgi içeriyor ve bu çok güzel bir şey. Hem uzaylı ile çok uzun konuşuyoruz aklımıza gelmeyen konuşmaları bile yapıyoruz ve onun vücudunu ilk defa görüyoruz. Sadece bu kadarda değil mimarların kendi evini görüyoruz. Bunların hepsinde anladığımız şey şu: Hikaye çok. Yani şöyle anlatayım önceki oyunun hikaye ögelerine puan vermem gerekirse 10 veririm bu oyunda 100 veririm. O derece yani! Önceki oyunda gizli kalıp bu oyunda daha çok açığa çıkan tek şey uzaylılar değil . Bu oyun daha güzel gibi bir şey demeyeceğim, iki oyunda mükemmel sadece bunu diyeceğim. Bu oyunda yeni çıkan hikaye ögeleri de var, mesela karakterimizin kardeşinin esrarengiz ölümü.
Hayatta kalma ve hikaye tabanlı oyunları sevip bu oyunu oynamayan çok şey kaybeder. Bu arada önceki oyunun hikayesini ezbere biliyorum. Şimdi bunu da yavaş yavaş sindiriyorum sorunuz varsa açığım, elimden geldiği kadar. (Ve evet bu oyunun çıkması için günler sayıyordum.)
Not: Daha önce oynamayanlar için rahatsız edici bilgiler içerir. (Spoiler)
Bu oyunu da bitirdim. Arasındaki ilk fark Below Zero'nun daha akıcı olması ve hikayesinin çok ama çok daha güçlü olması. Önceki oyunda terk edilmiş yapıları dolaşırdık. Araştırma ve yazılardan bilgi arardık. Hep tek başımızaydık. En iyi dostumuz belki deniz altı ve üssümüzdü. Ama bu oyunda iletişim kurabildiğimiz bir mimar (uzaylı) var. Ve bu iletişim "-selam. -sana da selam." şeklinde değil. Samimi bir şekilde oyunun sonuna kadar konuşuyoruz. İlk oyunda bunların hiçbiri yok daha öncede dediğim gibi sadece yapılardan biraz bilgi topluyoruz. Below Zero daha fazla bilgi içeriyor ve bu çok güzel bir şey. Hem uzaylı ile çok uzun konuşuyoruz aklımıza gelmeyen konuşmaları bile yapıyoruz ve onun vücudunu ilk defa görüyoruz. Sadece bu kadarda değil mimarların kendi evini görüyoruz. Bunların hepsinde anladığımız şey şu: Hikaye çok. Yani şöyle anlatayım önceki oyunun hikaye ögelerine puan vermem gerekirse 10 veririm bu oyunda 100 veririm. O derece yani! Önceki oyunda gizli kalıp bu oyunda daha çok açığa çıkan tek şey uzaylılar değil . Bu oyun daha güzel gibi bir şey demeyeceğim, iki oyunda mükemmel sadece bunu diyeceğim. Bu oyunda yeni çıkan hikaye ögeleri de var, mesela karakterimizin kardeşinin esrarengiz ölümü.
Hayatta kalma ve hikaye tabanlı oyunları sevip bu oyunu oynamayan çok şey kaybeder. Bu arada önceki oyunun hikayesini ezbere biliyorum. Şimdi bunu da yavaş yavaş sindiriyorum sorunuz varsa açığım, elimden geldiği kadar. (Ve evet bu oyunun çıkması için günler sayıyordum.)