Türk oyunculara değer vermeyen oyun firmaları

Bu alıntılayacağım yazı, ekşi sözlük yazarı ''benbiravareyim'' tarafından kazandibine karşı yazılmış çok güzel bir eleştiridir. Yazının başlıktaki fikir alışverişine faydalı olacağını düşündüğümden buraya aktarıyorum. Orijinal linkten okumak isteyenler için link:https://eksisozluk.com/entry/144936786

Bu cümleden sonraki her sözcük ekşi sözlük yazarı olan ''benbiravareyim'' e aittir.



yayın hayatlarının sonuna geldiklerini düşünüyor olacaklar ki, troll ekşicilere kıyasla benzer yazı çıkartıp, "türkçe oyun" diye sürekli ağlamayın isimli bir yazı yayımlamış, buna onay verilmiş sitedir.

ülkedeki ekonomik buhranın, steam'in geçmiş günlerde kur güncellemesi yapmaya başlamasının haberiyle, gençlerde hoşnutsuzluk oluşmasın diye ısmarla bir yazının daha da ötesine geçmiş. bu yazının benzeri, midenizin 1/3'ünü boş bırakın, 1/3'ünü su ile doldurun, ekmek yoksa pasta yiyin demekten bir farkı yok.

işte efendim, pc oyunlarına fazla para harcamıyormuşuz da şirketlerin kar etmesi gerekirmiş, bu sebeple yerelleştirme pahalıya patlıyormuş...

1- yerelleştirmeler sadece profesyonel bir şekilde şirketlere verilerek yaptırılmıyor. birçoğu türk dili için ve diğer diller de gönüllülük esasına dayalı şekilde, takip edilen oyunun kendi forumlarında, oyuncular tarafından hayata geçirilebiliyor. ilgili şirketler, büyük şirketler ise marka isimlerine zarar gelmesin diyerek bu durumu profesyonel kişi ya da şirketlere vererek süreci yönetiyorlar.

2- yapay zeka ile çeşitli, ve ortalama 400-500tl fiyata kullanım sunan yazılımlar, türk dili dahil, 20 küsür dilden fazlasını, edebi eser kıvamında çevirebiliyor. bunun bilinen örneklerinden biri deepl'dir.
bu sebeple kalkıp, bu çeviri işini, inanılmaz pahalıya patlıyor, şöyle böyle, bu sebeple bir oyunu düşünerek, x yayıncıyı izleyerek karar verip alın demek, standart olarak mantık dışı oluyor. ancak, birilerine para kazandırmak ve bir ya da daha fazla siyasi partinin propagandası yapılmak isteniyorsa elbette durum anlam kazanabilir.*

3- türkiye piyasasında ekonomik krizle gelen, ağır vergiler altında ezilen ilköğretim ve üniversite çağında ( yüksek lisans, doktora yapanlar, 30 yaş üstü dahil değil ) yaklaşık 15-25 milyon arasında birey var. bu bireylerin, aylık geliri 10.000tl bile olsa değil, ortalama bir android işletim sistemli telefon 5.000tl, tablet 2.500tl, mühendislik programlarını kaldırabilecek bir dizüstü 15-20.000tl, masaüstü 25-30.000tl civarı. bu insanların, 3 ay boyunca hiçbir şey yemeden, içmeden, sıçmadan, gülmeden, ağlamadan, hastaneye gitmeden, ilaç almadan, elektrik kullanmadan, internete girmeden yaşaması demek. bunun üzerine 1000-1500tl'yi bulan oyunları da satın almak zorunda bırakılmaları var. mesela, call of duty mw 2. 10.000tl kazanan biri yaklaşık maaşının 1/7'sini bir oyuna vermesi gerekiyor. asgari ücretli ise 1/3'ünü vermesi gerekiyor.

bunun üzerine sıkılmadan, türkçe oyun diye sürekli ağlamayın başlıklı, içeriği de buna uygun yazı mı yazıyorsunuz ? bir ülkenin en az 50%'sinin asgari ücretle çalıştığı ana haber bültenlerinde açıklanırken, emeğinin 1/3'ü ile aldığı oyunun, yasalara uygun şekilde türkçe olmasını istemesi, analarının ak sütü gibi helaldir. hakkıdır. ister ağlar, ister protesto eder ama hakkıdır. eğer bir şirket yaptığı oyununun türkiye sınırlarında satılmasını uygun görüp, satışına izin veriyorsa, bu pazardan da 1tl bile gelir elde ediyorsa, müşteri memnuniyeti bakımından, müşterisinin bütün isteklerini dinler. dinlemek zorundadır. yani, bir türk müşteri, bu oyun türkçe olsun isteğinde bulunur. çünkü hakkıdır. keyfinize göre çıkarım yaptığınız önermeleri ileri sürerek, bu ülkenin fertlerinin ne istediğine, özellikle gençlerin ne isteyeceğine karar veremezsiniz.

para harcama alışkanlıkları ile ekonominin kötü olması sebebiyle bu alışkanlıkların bir ihtiyaç olduğu vurgusu, etik ve mantıklı bir vurgu değildir. iyi ekonomisi olan bir ülkede, bu vurgu etik - ahlak, bağımlılık bağlamında değerlendirilebilir ama içinde bulunduğunuz ülkenin şartlarında değil.

edit: bazılarına not düşeyim. okuduğunuzu mu anlamıyorsunuz yoksa salağa mı yatıyorsunuz artık pek az umursuyorum. umursadığım kısmı için bilal'e anlatır gibi anlatayım. uluslararası hangi şirket olursa olsun, ister umursasın ister umursamasın, benim ülkemin vatandaşı, 1 saatte kazandığı ücret 10tl, abd'de 200tl ise ancak aynı emeği veriyorsam, aynı şeyleri talep ederim. ettiğim talep benim hakkımdır. o hakkı, verirsin vermezsin o senin sorunun olur. aza kanaat edin, paranızı daha harcayın diyeceğiniz şey pandemiden itibaren küresel çapta iki yüz milyar dolarlık pazara ulaşan sektördür. böylesine büyük bir pazara giriş ancak ve ancak pazarı deneyerek olur. siz gıda işine girmek isteğine sahip olursanız, yediklerinizi beğendiğiniz ve bunu başkalarına beğendirebileceğinizi düşündüğünüz içindir. oyun pazarı da böyle işler. oyun satın alırsınız. onu yapanı desteklersiniz. desteklerken belki ben de aynısını ya da daha iyisini yapabilirim diye bu pazara girmek istersiniz. bu sebeple de oyun satın almanız gerekir. o oyunu anlayarak oynamanız gerekir. hem de ne kadar fazla satın alırsanız, o kadar fazla 'örüntüyü', fikri görmüş olursunuz. üzerine düşünürsünüz.

bu sebeple, daha az oyun satın al, parana göre satın al, yüksek ücretli oyun al ki türkçe dil desteği versinler boş düşünceden fazlası o-l-a-m-a-z. hali hazırda çeşitli, yasalarla dijital dönüşüm vb şeyler altında türkçeleştirme çalışmaları yapılması teşvik edilir, kurumlar buna zorlanmaktadır. bir oyun yapımcısı, türkiye pazarına giriyorsa, bu ülkeden 1 kuruş dahi kar ediyorsa, etik ve ahlaken eğer kullanıcıları türk dili desteğini istiyorsa, onu müşteri memnuniyeti çerçevesinde sağlamak zorundadır. bunu yan yattım, çamura battım diyerek kıvırıp, normalleştiremezsiniz.
 
Evet arkadaşlar şimdi alttaki konumda korsan oyun oynamakta sorun yok, para veren enayidir diyenlerin serzenişlerini göreceğiz. Tabii ki istisnalar mevcut ancak üyelerin çoğunluğu maalesef hem homofobik hem de korsansever.
Korsan oyun oynamanın otobüse kaçak binmekle eş değer olduğu gerçeği
Ben hem korsan severim hem korsan içeriklere Türkçe yama bile çıkartan biriyim.

Acvitision en en en kötüsü. En iyi firmada kesinlikle Santa Monica. God of War'ın çevirisi normal bir çeviri değil halis mulis Türk birisi çevirmiş hangi oyunda "Sabah ola hayrola" çevirisini gördünüz? :D
Thor da Loki'ye "Yediğin naneleri biliyoruz" diyor :D.
 
Son düzenleme:
@TheAny anlıyorum da bu üç firma da Türkiye'de yıllarca satış yapıyor. Türk pazarını ciddiye almadıkları açık bir şekilde ortada.
Yıllardır çeşitli platformlar aracılığıyla Türkiye'de satış yapıyor olmaları istedikleri satış rakamlarına ulaştıkları anlamına gelmiyor. Burada bahsedilen konu sadece çeviriye harcanacak para vesaire değil. Çeviri oyuna aktarmak; kontrol ettirmek gibi işlemlere de zaman harcamaları gerekiyor. İşin açığı durduk yere kendilerine iş yükü çıkartmak istemiyor olmaları da mantıklı geliyor. Hani Ubi'yi bilmeyen yoktur belki ama açın desem kütüphanesinde free verilenler dışında ubi oyunu olan 3-5 kişi çıkar. Eski oyunlarda dahil olmak üzere nadir insanın alıp kutulu veya dijital orijinal oynadıklarını düşünüyorum ben. Böyle bir durudma bende pazarı ciddiye almam.
 
Anlıyorum da Ubisoft, Ubisoft+ desteğini mesela adamlar Pakistan'a ve Afganistan'a bile getirmişler. Bu adamlar Afganistan ve Pakistan'dan ne kadar kazanıyor olabilir? Verileriniz varsa seve seve incelemek isterim. Ubisoft+ Türkiye'de yok mesela.
 
Bu firmaları bende sevmiyorum üstelik Türkçe dil yapmak için gönülü firmalar var. Bunu göre göre getirmiyorlar. Yapacak bir şey yok korsanlada alakalı değil bu tamamen Türk milletini yok saymaktır başka açıklaması yok çünkü.
Gönüllü çeviri yapan siteler var cidden ama uğraşmak istemiyorlar İngilizce alsın gözü ile bakıyorlar.
 
Türkiye de korsan kullanım fazla, oyunlar pahalı olduğundan. Oyunlar ucuzlar insanlar orijinal platformlara yönelirse karşı tarafta Türkçe yamayı düşünecektir tabii ki. Para her şeyi çözer.
 
Afganistan ve Pakistan'in yaninda hala Türkiye'de korsan kullanımı yüksek diyenleri görebildiğimiz, efsane sosyolojik tespitler yapabileceğimiz baslik. Yok abi hakkettiginiz bu sizin. 1500 liraya oyun alıp bunu yabancı dilde oynamak hakkettiginiz sey.
 
Bizim firmalardan Türkçe dil desteği beklememiz; Türkiye'de yapılan bir oyuna Somali'de yaşayan bir insanın Somalice dil desteği istemesiyle aynı. Adamlar zaten kur yüzünden yerel fiyatlandırmaya girdiğinde doğru düzgün para kazanamıyor kaldı ki fiyat uygun olsa da oyuncuların birçoğu ısrarla korsan oyun oynuyor. Neden ayrıca bir bütçe ayırıp dil desteği işine girsin ki?
 

Yeni konular

Geri
Yukarı