Ubuntu nereye gidiyor?

Yaptığı son kullanıcı çalışmalarıyla uzun yıllardır milyonların beğenisini kazanan bir çok geliştiriciye ilham veren, birçok dağıtıma taban olan Ubuntu'nun gidişatı endişe veriyor.
Son sürüm 20.04'te bir çok hata vermesi, hataları gidermek gibi bir gayret göstermemesi ve daha da çetrefilli olan snapd adlı paketi zorla dayatması ben de dahil neredeyse herkesi ondan soğutuyor.
Bugün bir küçük araştırma yaptım, snapd'den memnun olan görmedim, herkes bu paketin sistemden nasıl kaldırılacağıyla meşgul.
Örneğin Ubuntu'yu taban alan Linux Mint bile kullanıcıların şikayetlerini, endişelerini baz alarak Snapd'yi sisteme eklemiyor.

Bu konuda Linux Mint'in resmi açıklamasını okuyalım.
"Önceki Mint sürümleri gibi Linux Mint 20'nin herhangi bir snapd veya snapd kurulu olarak gönderilmeyeceğini onaylamaktan mutluluk duyuyorum. İkincisi, bu durumu ele almak için tam olarak dediğimiz şeyi yapacağız: Linux Mint 20'de Chromium, snapd'i arkanıza yükleyen boş bir paket olmayacak. Size neden boş olduğunu anlatan ve Chromium'u kendiniz almak için nereye bakmanız gerektiğini söyleyen boş bir paket olacaktır. Linux Mint 20'de APT, snapd'nin kurulmasını yasaklayacaktır. Yine de kendiniz kurabilirsiniz ve bunu sürüm notlarında belgeleyeceğiz, ancak varsayılan olarak APT, depo paketlerinin bunu sizin adınıza yapmasına izin vermez."

Gördüğünüz gibi haklı olarak paketleri illa snapd ile kurmaya zorlayan bu uygulamayı retediyor.
Haklı olarak, çünkü Snapd sistemi yavaşlatan, onunla kurulan programların ağır çalışmasına neden olan ve sistem ile pek uyuşamayan sözde sandbox paket yöneticisidir. Oysa böylesi önemli bir paket zoraki dayatılmamalı, Mint'in yaptığı gibi tercihe bırakılmalı.
Bir Chromium kuracaksın 600 MB boyutunda Snapd yüklemezsen izin vermiyor.

Yine 20.04 sürümünde sanki dağıtım yeniymiş gibi dil sorunu yaşanıyor. Dil sorunu yüzünden sudo apt update komutunu dahi tanımakta zorluk çekiyor.
Kendisine hiç yakışmayan geliştirici amaçlı bir çok yazılımı paylaşımdan kaldırdı, bunun için de kendi resmi sitesinde bir çok tepki aldı. Hatta tepkilerin boyutu büyüyünce sanırım bir-iki yazılımı paylaşmak durumunda kaldı.

"Ubuntu artık son kullanıcı için değil, ticaret için geliştirilecek" denmişti, biz de bunu normal karşılamıştık. Elbette isteyen herkesin hakkıdır ticaret yapmak ama böyle buğlarla, paket kısıtlamayla, dayatmalarla nasıl olacaksa kendim anlam veremedim.
Ubuntu ve desteklediği dağıtımların böyle bir meçhule gidişinden bir çokları gibi ben de rahatsızım. Bu gidişten pek umutlu değilim ama en azından onu temel alan dağıtımların Mint'in yaptığı gibi yapmalarını temenni edelim.

İyi yere gitmediği kesin.

Ubuntu yakında Microsoft ile işbirliği yaparak bize bazı sürprizler yapacak gibi duruyor.

Ubuntu=Linux camiasının Windows'u.

İngilizce dil paketlerini de yükledikten sonra pdf ve jpeg resmi açmaya çalıştığım zaman kafayı yiyen dağıtımdır kendisi. Gün içinde sıklıkla hata almama rağmen bir süre daha kullanmaya devam edeceğim.

Halbuki ben Linux'a Ubuntu(14.04 LTS) ile başlamıştım. O zamanlar fena değildi.

Ubuntu çok kötü bir yere gidiyor, ilk önce ticaret olarak geliştirilecekse bile bu kadar hatalı olmamalı. Zaten forumda saf Ubuntu önerilmiyor ama yine de kuranlar çoğu zaman pişman olup geri Windows'a dönüyorlar ki bu Linux'un adına büyük bir leke sürüyor. Sonradan sonraya Linux artık zor görülmeye başlandı sayelerinde.

Hocam bu konuyu görünce rahatladım, sağ olun gerçekten. 3 farklı Linux dağıtımlarının üçünde de farklı sorunlarla -Ubuntu 3.- karşılaşınca kafayı yiyecektim. Daha dün açtığım iki konu:

Snapd'yi kaldırınca notebook'umdaki fan gürültüsünde çok fazla azalış oldu. Ubuntu'yu 14.04 ile kullanmaya başlamıştım ama cidden bu sıralar çok kötü olmaya başladı. Bir süre sonra test donanımımdaki gibi Debian'a geçeceğim, Buster çıktığından beri aşırı memnunum, ya da FreeBSD ile biraz mücadele edeceğim gibi görünüyor.

@TerabyteForever FreeBSD hakkında konu açtım, bakabilirsiniz. FreeBSD ve diğer BSD'lerden memnuniyet