Yaşadığınız anılar

Rivai

Kilopat
Katılım
25 Ocak 2017
Mesajlar
904
Ben yaramaz bir çocuktum, hep annemler gittiğinde tezgaha kolonya döküp kibrit ile ateşe verirdim. Tezgahta siyah olduğundan yanık çıkmazdı. Bir gün yine döküp ateşe verdim fakat yanarken üzerine kolonya döktüğümden için elimde bir anda patladı şişe dolaplar, yerler alev aldı. Ben yaramazdım da akıllıydım halıyı, kağıt ruloları falan dışarı çıkarmıştım. Yerde bir su gördüm anında döktüm yerlere, çekmeceler, kapaklarda Allah'tan ateşe dayanaklı sert plastiklerdendi, bezlerle vura vura söndürdüm. Kolonya çok dolu değildi yoksa bir faciaya dönebilirdi.
 
Ben yaramaz değil de, amaçsız bir çocuktum. Anlamsız işlerle uğraşıyordum. Bir gün, annemin tacıyla oynarken kazara kırmıştım. O zamanlar tacın ne olduğunu bile bilmiyordum. Çocukluk hali işte anlarsınız;) Saklamak için çok uğraştım. Annemi oyalamak için birçok yola başvurdum. Çünkü, eğer fark ederse bana çok kızacağını düşündüm. Ama gel gör ki, kırık taç görüldü. "Okkalı bir dayak beni bekliyor." diye düşünürken, annem tepki bile göstermedi. "Yenisini alırım." dedi sadece. En çok utandığım ve terler döktüğüm anılarımdan biri budur.
 
Evimin yanında yüksek bir dağ var, en üstünde de santral var. Oraya çıktık işte 3 tane oda gibi yer var ikisinde delik var girdik baktık kablolar felan var. Sonra gittik üçüncü oda gibi yerin kilidi vardı onu taşla kırdık o sırada abiler geldi. Onlardan kaçarken yılan felan gördük. Ödümüz patladı :)
 
Uyarı! Bu konu 6 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı