Bir oyuna 800 TL verir misiniz?

Vermem.

30-40 tane oyun alınır.

Fatalis dedi:

Yorumumda ne korsan kullanımla ilgili bir şey var ne de torrent ile uzaktan yakından alakalı olabilecek herhangi bir ibare. Büyük veya küçük beni ilgilendirmez, 1.000₺ olması gereken bir ürünü 800₺'ye alabiliyorsan çok diyemezsin, az bile dersin ve önüne bakarsın.

Genişletmek için tıkla...

O zaman Türkçeyi doğru düzgün kullanın sizin diye cümle kurmayın. Aynen hocam o zaman a haber kafasına devam avrupadaki en ucuz benzini kullanıyoruz sonuçta biz de su an 22 TL, İngiltere 1.80, 2 pound yaşasın Türkiye sonuçta Avrupa'da en ucuz bizde güzel mantık.

para oldukdan sonra 8000 lira bile veririm, ama olmadığı için veremem.

hidayet eker dedi:

Hayır çare indirim günlerini beklemek olacak galiba.

Genişletmek için tıkla...

Maalesef, aynen öyle.

Fifa 23’ü alırım sadece.

Crack mükemmeldir, kimse kimseye bedava bir şey vermezken adamlar size bedava olarak oyunları oynama imkanı verir. Virüse dikkat etmek lazım tabi. Biraz da temkinli olmak lazım.

kino dedi:

Marketteki fiyatlara bakıp kasiyere söven boomer ile oyun fiyatlarına bakıp yapımcıya söven zoomer aynı kafayı yaşıyor.

Genişletmek için tıkla...

Yapımcının suçunun olmadığı aşikar da buradaki asıl sıkıntı, 60 dolarlık ürünü 35 dolara alabildiği için kendini ''şanslı'', şirketi de kendisine ''kıyak geçen'' olarak gören görüş. Sanki dolar kazanıyor da paşam, 35 dolara alabildiği için ''yine bize güzellik yapmışlar'' diyor.

Fatalis dedi:

Yorumumda ne korsan kullanımla ilgili bir şey var ne de torrent ile uzaktan yakından alakalı olabilecek herhangi bir ibare. Büyük veya küçük beni ilgilendirmez, 1.000₺ olması gereken bir ürünü 800₺'ye alabiliyorsan çok diyemezsin, az bile dersin ve önüne bakarsın.

Genişletmek için tıkla...

Misal örnek.

Şirket hayır işi yapıyor ya, zar zor para yettirebildiğim bir oyunun fiyatına dahi ''bana pahalı geliyor'' diyemeyeceğim, üstüne üstlük 800'e alabildiğim için ''az bile'' diyeceğim. Güzel şükürcü mindset.

partylikeits1941 dedi:

Yapımcının suçunun olmadığı aşikar da buradaki asıl sıkıntı, 60 dolarlık ürünü 35 dolara alabildiği için kendini ''şanslı'', şirketi de kendisine ''kıyak geçen'' olarak gören görüş. Sanki dolar kazanıyor da paşam, 35 dolara alabildiği için ''yine bize güzellik yapmışlar'' diyor.

Misal örnek.

Şirket hayır işi yapıyor sanki de zar zor para yettirebildiğim bir oyunun fiyatına dahi ''bana pahalı geliyor'' diyemeyeceğim, üstüne üstlük 800'e alabildiğim için ''az bile'' diyeceğim. Güzel şükürcü mindset.

Genişletmek için tıkla...

Şükürle ilgili hiçbir şey yok burada, bu ülke standartları için 800₺ az. Çok daha pahalı olması gereken bir ürünü daha ucuza alıyorsun ve pahalı diyorsun. Hayır abi değil, sen fazla kazanmıyorsun sadece hepsi bu. Sen 5.500₺ kazanıyorsun diye ürün pahalı olmuyor, ürün olması gereken fiyattan çok daha ucuza satılıyor. Eleştirdiğiniz şey çok yanlış hepsi bu. Neden az kazanıyorum demek yerine oyunlar çok pahalı diyorsunuz eleştirdiğim nokta bu ama anlayana işte.

Eleştirdiğim bir diğer nokta ise şu, bir ekran kartına olması gereken fiyattan 3-5K daha fazla para vermeyi hiç sıkıntı etmeyen kesim, oyunlar olması gereken fiyattan 200₺ daha ucuza satıldığı halde tatmin olmuyor ve "çok pahalı abi ya" diyor. Neden aynı lafları aldığın teknolojik ürünler için söyleyemiyorsun merak ediyorum.

kino dedi:

Peki ne olacak yapımcı kendince 30-40 birime oyun koymuş para kazanacak neden senin için sürekli kendisinden feda etsin?

Genişletmek için tıkla...

Şunu da ekleyelim eğlence sektörünün amacı fakir eğlendirmek değil para karşılığında hizmet vermek.