Androgenetik alopesiye karşı bilgilendirme

Günümüzde her üç erkekten ikisinin saçları tahminlere göre 20'li yaşlarından itibaren veya daha erken süreçte dökülmeye başlayacak. Bu gün genetik saç dökülmesi (androgenetik alopesi) hakkında ufak bilgiler verecek ve nasıl geciktirebiliriz bunun hakkında bildiklerimi aktaracağım.

İlk olarak androgenetik alopesi, saç köklerimizin DHT isimli hormona karşı duyarlı olması sonucu oluşur. DHT hormonu ise erkeklik hormonu olarak bilinen Testosteron hormonunun "5 alfa redüktaz" isimli enzim ile tepkimeye girmesi sonucu oluşur. Vücudumuzun diğer bölgelerindeki kılların uzamasına yarayan DHT gel gelelim ki kafamızdaki kılın dökülmesine yol açıyor. DHT hormonu saç köklerinin beslenmesini engelleyerek, saç telinin önce incelmesine, ilerleyen zamanlarda ise dökülmesine ve saç kökünün bir daha kıl üretememesine sebep olur. Saç kökü hemen ölmez, ancak beslenemediği için yeni kıl üretemez ve uzama fazı çok kısa olur. Yani DHT en büyük etkenlerden biridir denebilir.

"Madem bütün erkeklerde DHT var, neden herkesin saçı dökülmüyor?" diye düşünebilirsiniz. Sebebi basit "genetik". Evet, genetiğinde dökülme olan erkeklerin saç folikülleri DHT hormonuna karşı duyarlıdır ve hemen dökülüverir. Ancak genetiğinde dökülme olmayan kişilerin saç kökleri DHT hormonuna karşı daha dayanıklıdır ve kolay kolay dökülmez. Bu durum kel erkeklerin yan ve arka taraflarındaki saçlarının neden dökülmediğinin de cevabıdır. Yan ve arka taraflardaki saç kökleri çok daha dayanıklıdır ve bu yüzden ekilen saç yüksek ihtimalle dökülmez.

Gelelim bu durumun tedavisine. Androgenetik alopeside erken tedavi büyük önem taşır. Henüz saç dökülmesinin genetiği çözülememiş olmasına karşın bazı tedavi yöntemleri işe yaramaktadır. Gelin size androgenetik alopesiyi nasıl geciktirebileceğinize, durdurabileceğinize ve çok zor dahi olsa ölmemiş köklerden nasıl saç çıkartabileceğinize dair bilgiler vereyim.

1) DHT Hormonunu Engellemek

DHT hormonunu engelleyebilecek birçok farklı etken madde bulunmaktadır. Sırasıyla anlatayım.

1.1) Procapil: Procapil içerikli bir saç spreyi, saç dökülmesinin temel sebebi olan DHT'yi baskılar ve saç köklerindeki kan akışını hızlandırır. Kesin olarak durdurup durdurmadığı muamma lakin modern tıp bize işe yaradığını söylüyor. Tabii etkiler kişiden kişiye göre değişiklik gösterir.

1.2) Minoksidil: Minoksidil, FDA onaylı olan ve saç dökülmesine karşı kesinlikle etkili olduğu kanıtlanmış bir saç spreyidir. Aslında minoksidilin bulunması biraz garip. İlk başta minoksidil etken maddesi tansiyon ilacı olarak oral yoldan alınan bir ilaçtır. Ancak kullanan hastalarda saç dökülmesine iyi geldiği fark edilince hemen bu piyasaya kaydırdılar bu ilacı. Kişiden kişiye göre nadir de olsa yan etki barındıran minoksidilin, saç dökülmesine neden iyi geldiği bilinmemekte. Bazı teoriler, dinlenme fazında olan saç köklerini uyarıp, saç derisindeki kan akışını arttırdığı yönünde.

1.3) Finasteride: Finasteride 5 alfa redüktaz inhibitörüdür. Finasteride tıpkı minoksidil gibi saç dökülmesine iyi geldiği sonradan fark edilen bir ilaç. Aslında finasteride, ilk başta prostat hastalığı için üretilen bir ilaçtı. Tıpkı minoksidil gibi, kullanan hastalarda saç dökülmesini durdurduğu ve yeni saç oluşumuna sebep olduğu görülünce hemen bu piyasaya kaydırıldı. Finasteride de minoksidil gibi FDA onaylı bir ilaçtır. Ancak uyarayım ki çok ciddi yan etkilere sahip ve kesinlikle ergenlik çağındaki birinin kullanması önerilmez.

1.4) Dutasteride: Dutasteride ile finasteride aynı etkilere sahip. İkisi de birer 5 alfa redüktaz inhibitörü. Ancak Dutasteride etken maddesi DHT'yi finasteride'ye göre daha çok baskılar. Ayrıca daha ucuz olmasından ötürü bazı hastalar tarafından da tercih edilmekte. Ancak uyarayım çoğu zaman finasteride'den daha ciddi yan etkilere sahip olabiliyor.

1.5) Ketakonazol: Ketakonazol içerikli bir şampuan kafa derisindeki DHT hormonunu baskılayarak saç dökülmesini azaltabilir.

Bu saydığım 5 etken madde, androgenetik alopesi için en çok tercih edilen tedavi yöntemleridir. Ayrıca uygun şampuan seçimi de çok önemlidir. Marka önermeyeceğim ancak saçını iyi bir şekilde besleyecek bir şampuan tercih etmek lehinize olacaktır.

Not: Minoksidil veya Procapil içerikli bir saç spreyinin dermaroller ile kullanılması şiddetle tavsiye edilir. Dermaroller saç derisinde nazik gözenekler açar ve saç köklerinin bu ilaçları daha iyi emmesine yardımcı olur.

2) Beslenme ve Takviyeler

Mutlaka beslenmenize çok dikkat edin. Özellikle protein ağırlıklı beslenmek ve saçın ihtiyaç duyduğu vitaminleri vesaire almak saç sağlığı için çok önemli. Ancak Türkiye şartlarında aşırı sağlıklı beslenmenin maliyeti biraz tuzlu olacağı için vitamin takviyeleri kullanılabilir. B12, D, Biotin ve Demir takviyeleri ile saç kökleri daha iyi beslenebilir.

3) İyi Bir Uyku

Çoğu kişinin es geçtiği durumdur bu. Uyku düzeni bir hayli önemli. Kötü uyku uyuyorsanız hemen düzene geçin. Emin olun uyku her derdin devasıdır. Kötü bir uyku düzeniniz varsa saç sağlığını etkiler.

4) Florür

Evet, florür de saç sağlığı için önemsenmese de oldukça zararlıdır. Florür filtreli bir duş başlığı kullanmanız saç sağlığınızı korumanıza yardımcı olabilir.

5) Egzersiz

Düzenli egzersiz yapmanın da saç sağlığına olumlu etkileri olduğu düşünülmekte.

6) Stresten Uzak Durmaya Çalışmak

Her ne kadar günümüz şartlarında pek mümkün olmasa da stres en büyük düşmanınızdır. Saç dökülmesinde büyük bir rol oynar.

7) Sigara ve Alkol Kullanımı

Sigara ve alkolün androgenetik alopesiyi hızlandırdığı düşünülmekte.

8) PRP ve Saç Mezoterapisi

Doktorlar tarafından sıkça tavsiye edilmesine karşın birçok kişi tarafından gereksiz ve işe yaramaz görülen yöntem.


Şu an benim de saçlarım dökülüyor. Yaşım genç olduğu için Procapil içerikli saç spreyi kullanıyorum. Ancak bazıları saçta ciddi yağlanma ve sivilcelenme yaptığı için yanında Ketakonazol içerikli şampuan kullanmak da gerekiyor. Vitamin takviyesi ve saç sağlığı için iyi olan bir şampuan ile beraber şu an amacım elimdeki saçları korumak. İlerleyen yaşlarda Finasteride kullanarak elimdeki saçları koruyacak, çıkartabilirsem ölmemiş köklerden saç çıkartmaya çalışacağım. Çıkmazsa da saçım tamamen dökülmeyeceği için başarılı bir ekim operasyonu ile gür saçlara kavuşmak hiç de zor değil.


Bunlar tavsiyeler ve elde ettiğim bazı bilgi birikimleridir. Öncelikle bir cildiye doktoruna veya dermatoloğa danışın. İyi forumlar.
 
Son düzenleme:

Yeni konular

Geri
Yukarı