Anksiyete artışı

  • Konuyu başlatan UPG
  • Başlangıç Tarihi
  • Mesaj 6
  • Görüntüleme 880

UPG

Decapat
Katılım
15 Eylül 2019
Mesajlar
19
Bugün kütüphaneye gittim orada etkinlik gibi bir şey vardı, kalabalıktı uzun süredir insanların arasına karışmadığım için de ne yapacağımı bilemedim direkt kalp ritmim hızlandı. İnsanları takmanın saçma olduğunu biliyorum ama bilinç altı, yetiştirilme gibi birçok neden beni bu zorttan rahatsızlığa sokuyor. Neredeyse iyiyim artık anksiyetemin bayağıdır etkilerini görmüyorken bir anda tekrar yaşadım o hisleri. Şimdi gel o sınıfa adımını at. 9 da derslere odaklanırken sıkıntı yapmıyordum. Sosyal yeteneklerim 0.
Kendimi çirkin de bulmuyorum kızlardan teklif bile aldım ama bu rahatsızlık beni sosyal yeteneklerimden mahrum bıraktı.
Yalvarırım yardım edin(!)
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Sadece sakin ol ve insanların sana ne dediklerini takma. 1 kere bir şey söyledi bakma 2.sefer sana söylediğinden emin olduktan sonra ''efendim'' de. Ben de resim çizemem falan ama çok güzel R ve oyunculuk yaparım. Eğer kendini çirkin buluyorsan aynanın karşısına geçip saçlarını istediğin gibi tara ve 6 Eylül'e hazırlan. Hava yağmurlu olmazsa bir tane arkadaşına ''X kanka gel dışarıda biraz takılalım de.'' Kanka demen önemli, eğer o da sana kanka diyorsa samimi bir ortam kurmak istiyordur ve yeni arkadaşın gelmiş olur.
 
Bugün kütüphaneye gittim orada etkinlik gibi bir şey vardı, kalabalıktı uzun süredir insanların arasına karışmadığım için de ne yapacağımı bilemedim direkt kalp ritmim hızlandı. İnsanları takmanın saçma olduğunu biliyorum ama bilinç altı, yetiştirilme gibi birçok neden beni bu zorttan rahatsızlığa sokuyor. Neredeyse iyiyim artık anksiyetemin bayağıdır etkilerini görmüyorken bir anda tekrar yaşadım o hisleri. Şimdi gel o sınıfa adımını at. 9 da derslere odaklanırken sıkıntı yapmıyordum. Sosyal yeteneklerim 0.
Kendimi çirkin de bulmuyorum kızlardan teklif bile aldım ama bu rahatsızlık beni sosyal yeteneklerimden mahrum bıraktı.
Yalvarırım yardım edin(!)
11. sınıfım, tıpa tıp aynı şeyleri yaşıyorum. Uzun zamandır beni kahreden bir anksiyetem vardı. Tam geçti derken, başa sardık.
 
Bugün kütüphaneye gittim orada etkinlik gibi bir şey vardı, kalabalıktı uzun süredir insanların arasına karışmadığım için de ne yapacağımı bilemedim direkt kalp ritmim hızlandı. İnsanları takmanın saçma olduğunu biliyorum ama bilinç altı, yetiştirilme gibi birçok neden beni bu zorttan rahatsızlığa sokuyor. Neredeyse iyiyim artık anksiyetemin bayağıdır etkilerini görmüyorken bir anda tekrar yaşadım o hisleri. Şimdi gel o sınıfa adımını at. 9 da derslere odaklanırken sıkıntı yapmıyordum. Sosyal yeteneklerim 0.
Kendimi çirkin de bulmuyorum kızlardan teklif bile aldım ama bu rahatsızlık beni sosyal yeteneklerimden mahrum bıraktı.
Yalvarırım yardım edin(!)

Hocam spor yapmalisin duzenli olarak spor yaparsaniz bunlarin hepsinden siyrildiginizi goruceksiniz
 
Bugün kütüphaneye gittim orada etkinlik gibi bir şey vardı, kalabalıktı uzun süredir insanların arasına karışmadığım için de ne yapacağımı bilemedim direkt kalp ritmim hızlandı. İnsanları takmanın saçma olduğunu biliyorum ama bilinç altı, yetiştirilme gibi birçok neden beni bu zorttan rahatsızlığa sokuyor. Neredeyse iyiyim artık anksiyetemin bayağıdır etkilerini görmüyorken bir anda tekrar yaşadım o hisleri. Şimdi gel o sınıfa adımını at. 9 da derslere odaklanırken sıkıntı yapmıyordum. Sosyal yeteneklerim 0.
Kendimi çirkin de bulmuyorum kızlardan teklif bile aldım ama bu rahatsızlık beni sosyal yeteneklerimden mahrum bıraktı.
Yalvarırım yardım edin(!)
Köpek görünce de kalp ritmin hızlanır. Sosyal olarak heyecan yapınca da hızlanır. Utanmak da bir duygudur anksiyete de. Sevginin azı da normal çoğu da normal ama anksiyete dediğimiz kaygı, bunaltı, huzursuzluk duygusunun azı duygu çoğu niye hastalık yada bozukluk. Çünkü bizi etkilediği için değil mi? Bizi bir yakınımızı kaybetmek de etkiler borca girmek de. Duygulara hastalık muamelesi çekince bahsettiğiniz gibi bilinçaltınız o duyguya karşı daha duyarlı oluyo ve "azıcık yaşanırken bile eyvah ya çoğunu yaşarsam çoğu kötü çünkü" inancı sebebiyle sizi daha fazla kaygı ve korkuya sevk ediyor. İçinden çıkılmaz kısır bir döngü oluyor.

Sosyal kaygıyı aşmanın en kolay yolu kademeli duyarsızlaştırmadır. Burada sıkıntı huzursuz duygusundan kurtulmak amaçlanmaz. O huzursuzluk duygusuyla birlikte yaptığın işe devam edebilmek öğretilir. Sonra zaten sıkıntı duygusu seni rahat bırakır çeker gider. Çok fazla sosyal kaygınız varsa ilk önce şehrinizdeki esnafları dolaşarak cevabını bildiğiniz soruları bile sorun dükkan dükkan gezin. Bunları deneyimleyen beyin yabancı ve kalabalık ortamlarda eskisi kadar daraltı yaratmamaya başlayacaktır. Klasik psikiyatri yaklaşımı gibi etle tırnak gibi bize yapışık olan "sıkıntı" duygumuzun gırtlağına ilaçla dayanıp onu yok etmeye çalışmak havanda su dövmektir. Bir süre mümkündür ama sonsuza dek sürdürmek insanı yorar.
 

Geri
Yukarı