Et yemek cinayet midir?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Zaten kastettiğim bu. Hayvanseverim deyip milyarlarca hayvanın sömürülmesi pek eşdeğer durum değil. Demek ki neymiş insanların çoğunluğu hayvansever değilmiş. İster istemez değil isteyerek sömürüyormuş tabi bazıları farkında değil ve nasıl geldiyse öyle yaşıyor. Demek ki insanlar vicdansızmış ve kendi çıkarlarını düşünüyormuş. Yani bunu söyleyen birine ben bir şey demem. Evet hayvanları sömürüyoruz kardeşim güçlü olan vicdansız şekilde bunu yapar diyen birisi bana daha samimi gelir. Çünkü en azından dürüst olur.
Polyanna bir dünyada yaşamıyoruz insanlar vicdansız ve sadece kendi çıkarlarını düşünüp diğer canlıları umursamazlar. Bu noktada sana katılıyorum.


Dostum tekrar yazayım sen hayvanları doğadan toplamıyorsun. Sen endüstri ile o hayvanları üretiyorsun. Sonra da bu hayvanları doğaya bırakırsak yem olurlar savunması mantıklı mı cidden? Çok açık ve net yazıyorum bunu. Anlamıyor olman mümkün değil.

Sen bir hayvanı tamamen doğasından uzak şekilde kapalı alanlarda yetiştirip sonra da bakın onları doğadaki tehlikelerden koruyorum aç değiller açıkta değiller diyerek onları sömürüp sonra öldürmeyi hayvanlar açısından iyi bir şey olarak görüyor olamazsın. Çünkü amaç hayvanlar değil bunu görmemek için zorlamak lazım.

Milyarlarca nüfusu doyurmak dedin ve doğru noktaya temas ettin. 1 hayvanın yetişmesi için kullanılan tahıl ve su miktarına bakabilirsin. Hayvan yetiştirmek her zaman bitki yetiştirmekten kat be kat daha pahalıdır. Endüstriyel hayvancılık yerine tarım alanları oluşturulsa çok daha insanın doyacağını bilmiyor olamazsın değil mi?



İşte geldik doğru noktaya. İnsan için kendi canı dışında hiçbir canlının önemi yok diyorsun. Haklısın çoğunluk için böyle ama o zaman niye insanlar hayvanseverim diyor? Sen mesela hayvanların canının kendin için bir önemi olmadığını dürüstçe söylüyorsun. Bunu takdir ediyorum.

Ben nefret kusmuyorum. Doğru şeyleri aktarmaya çalışıyorum. Bir topluma yanlışlar varsa o toplumu oluşturan bireylerin yani hepimizin bunda suçu var diyorum. Kendimi de işin içine katıyorum.

Demek ki yeterince bir şeyleri değiştirecek toplum bilinci oluşmuş değil diyorum. Bunu anlamak bu kadar zor olmamalı. Benim sana yazıyor olmam toplumun durumunu göstermek için.

Geldiğimiz nokta insan sadece kendini ve çıkarını düşünür ve hayvanları zerre önemsemez olduğu için sohbet için teşekkür ederim. En azından bunu görebiliyor olmak da insanlar için önemli benim için. Yani hayvansever değiliz. Önce bunu kabul etmemiz gerekiyor. Sen etmişsin bu da iyi bir şey.

Sevdiğim bir söz var onunla bitireyim. Senin dediğini eskiden de söylendiğine eminim. O yüzden şu an değil ama ilerleyen yıllarda bunu daha iyi anlayacaksın.

150 yıl önce köleliğin biteceğini savunsaydın saçmaladığını söylerlerdi. 100 yıl önce kadınların oy verme hakkının olduğunu söylediğinde sana gülerlerdi. 50 yıl önce Afrika kökenli Amerikalıların kanunlar önünde eşit haklara sahip olması fikrine itiraz ederlerdi. 25 yıl önce eşcinsel haklarını savunduğunda sana sapık derlerdi. Bugün de hayvan köleliğinin sona ereceğini iddia ettiğimizde bize gülüyorlar, ama bir gün gülemeyecekler.
Genel olarak cevap verip bitireyim.
Evet, hayvansever konusunda "tüm hayvanları seven" değil sadece ikili ilişkileri güçlü olan hayvanlar konusunda hayvanseveriz.

Şimdi yeniden parmak basayım aynı konuya, doğada kimse birini ezmeden yükselemez. Bu beni merhametli veya iyilik meleği falan yapmıyor, ben bunu iddia etmiyorum zaten. Diyorum ki eğer bu hayvanları endüstriyel üretimden kurtaracak bir kaynak hazırsa ben bunu destekliyorum. Kimse canı sıkıldığı için üretim tesislerinde binlerce hayvanı tutmuyor ki.

İnsan kendi çıkarını düşünür ve kendi çıkarını destekleyen hayvanlarla korumacı ilişki kurar. Eğer bu hayvanın etinden faydalanabiliyorsa ilk korumacı ilişki sadece faydacı ilişkiye döner.

Ben diyorum ki insanların korumacı ilişki kurduğu hayvanlar konusunda evet hayvanseverim. Faydacı ilişkide olduğumuz hayvanlar konusundaysa fayda ilişkisi zincirini kırıp bu ilişki içerisindeki ahlaki kuralların dışında bir faaliyete karşı da tepkimi veririm. Bir hayvanı besley,p sonra da yiyorum diye işkence edilmesini destekleyecek değilim sonuçta.

Son dediğin konusunda şöyle bir cevap vereyim. Hayvan endüstrisi bir gün son bulacak ben buna karşı durmuyorum. Bu son bulma olayını ben büyük ihtimalle göremeyeceğim, benim torunum görebilir belki.
Benim sıkıntım her şeyin faşisti olduğu gibi veganlık ve hayvan hakları faşizanlarına. Sürekli sağda solda ceset yiyici ve katil diye damgalanmaktan bıktım gerçekten, tartışma için teşekkürler.
 
Genel olarak cevap verip bitireyim.
Evet, hayvansever konusunda "tüm hayvanları seven" değil sadece ikili ilişkileri güçlü olan hayvanlar konusunda hayvanseveriz.

Şimdi yeniden parmak basayım aynı konuya, doğada kimse birini ezmeden yükselemez. Bu beni merhametli veya iyilik meleği falan yapmıyor, ben bunu iddia etmiyorum zaten. Diyorum ki eğer bu hayvanları endüstriyel üretimden kurtaracak bir kaynak hazırsa ben bunu destekliyorum. Kimse canı sıkıldığı için üretim tesislerinde binlerce hayvanı tutmuyor ki.
Korumacı ilişki dediğin hayvanı sevmenin amacı hayvandan faydalanmak ise o sevginin aslında çıkar amaçlı olduğunu gösterir. Mesela bugün evlerde bakmak için süs köpekleri üretip mal gibi parayla satılıyorsa bu o hayvana fayda amaçlı değil insanın sadece kendini düşünmesiyle oluşur. Bunu da ikili faydaya dayandıramazsın. Bu tamamen tek taraflıdır. Şimdi ben öyle yapmıyorum diyebilirsin ama bir kesimin yaptığını biliyoruz. Ama senin mantığına göre bu gayet normal bir durum değil mi? Çünkü güçlü zayıfı sömürüp yok etmesi doğanın kanunu değil miydi? O zaman insanlık diye bir şeyimiz de kalmıyor.

Doğada hayvanları ezmeden yükselemez miyiz diyorsun Kullandığımız şeylerden örnek verelim. Bakın bunları kullanmak bizleri şu an yükseltiyor mu?

Tüyler (kuş tüyü, vs.),
Hayvansal ipler (angora, kaşmir, tiftik, ipek, yün, alpaka, keçe vs.),
Hayvan teni (kürk, deri, nubuk, süet, vs.),
hayvansal malzemelerle yapılmış ve hayvansal yapıştırıcılarla yapıştırılmış ayakkabı ve çantalar,
diğer hayvan kısımları (inci, midye ve istiridye kabukları, kemik ve boynuzlardan yapılan düğmeler gibi)

Oysa bunların alternatifi var. Nelermiş bakalım.
  • Pamuk,
  • Akrilik,
  • Kenevir,
  • Keten,
  • Polar,
  • Hint Keneviri,
  • Mikrofiber,
  • Bambu,
  • Naylon,
  • Elastan (spandex)
  • Poliüretan,
  • Polyester,
  • Rayon (suni ipek),
  • Saten,
  • Süedet (suni süet)
Şimdi sen bana doğada insanlar hayvanları ezmeden yükselemez diyorsun. Peki hayvansal olmayan bu ürünleri seçmek bizi düşürür mü? Buna göre bir endüstri geliştirmek bizi geriye mi atar? Nedir yani hayvanları düşünmek önemsemek bu kadar mı bize zarar verecek anlamıyorum ki.

Adamlar suni et üretmeye başladılar bile.

Diyorum ki eğer bu hayvanları endüstriyel üretimden kurtaracak bir kaynak hazırsa ben bunu destekliyorum. Kimse canı sıkıldığı için üretim tesislerinde binlerce hayvanı tutmuyor ki.

O kaynak var ama insanlar bilinçli değil ki? Doğada güçlü zayıfı yok eder. Doğanın kanunu bu. Besin zinciri vs. dediğimiz sürece zaten ne insanlığımız kalıyor ne merhametimiz ne vicdanımız ne empatimiz. Her şeyi yok etmiş oluyoruz. O zaman da her şeyi yapmayı mübağ noktasına getirmiş oluyoruz.

İnsan kendi çıkarını düşünür ve kendi çıkarını destekleyen hayvanlarla korumacı ilişki kurar. Eğer bu hayvanın etinden faydalanabiliyorsa ilk korumacı ilişki sadece faydacı ilişkiye döner.

Ben diyorum ki insanların korumacı ilişki kurduğu hayvanlar konusunda evet hayvanseverim. Faydacı ilişkide olduğumuz hayvanlar konusundaysa fayda ilişkisi zincirini kırıp bu ilişki içerisindeki ahlaki kuralların dışında bir faaliyete karşı da tepkimi veririm. Bir hayvanı besley,p sonra da yiyorum diye işkence edilmesini destekleyecek değilim sonuçta.

Son dediğin konusunda şöyle bir cevap vereyim. Hayvan endüstrisi bir gün son bulacak ben buna karşı durmuyorum. Bu son bulma olayını ben büyük ihtimalle göremeyeceğim, benim torunum görebilir belki.
Benim sıkıntım her şeyin faşisti olduğu gibi veganlık ve hayvan hakları faşizanlarına. Sürekli sağda solda ceset yiyici ve katil diye damgalanmaktan bıktım gerçekten, tartışma için teşekkürler.
Buna katılıyorum. Korumacı değil de tek taraflı faydacı bir ilişkimiz var. Hayvansever lafının altında hayvanları sömürmeyi yok etmeyi ve sadece kendimizi seviyor olmamız yatıyor.

Çünkü sen bir hayvanı doğadan kopartıp kendi çıkarın için "doğada olmayan" farklı türler oluşturuyorsan bunu o hayvana fayda amaçlı değil sadece kendine fayda amaçlı yapıyorsun demektir. Eskiden bazı şeyler mecburiyetten olmuş olabilir ama şu an mecbur değilken bile nasıl geldiyse öyle yaşamaya meyilli olduğumuzdan bunları sorgulamıyoruz bile.

Bir hayvanı besleyip yiyorum diye işkence edilmesine desteklemiyorum diyorsun. O zaman tavuk çiftliklerinden ve hayvanlar sürekli süt versin diye döllendiğinden haberiniz yok. Endüstrinin hayvanı bir üretim malı olarak gördüğünden de haberiniz yok.

Hayvanat bahçelerinden, yunus parklarından haberiniz yok öyleyse. Çünkü buralar hayvanların doğal yaşam yerleri değiller. Onların üzerinden para kazanmak amaçlı ticari yapılan yerler. İnsanlar bu hayvanlarla empati kuramıyorlar. O kadar uzak kalmışız. Çoğunluk farkında değil.

Bu arada ben cinayet ve katil laflarını kullanmıyorum. Sadece çoğunluğun farkında olmadığını ve nasıl geldiyse öyle yaşadığını düşünüyorum. Faşizanlık gibi bir derdim yok. Sadece insanların bazı şeyleri görebilmesini, sorgulamasını ve düşünmesini istiyorum. Benim daha önce göremediğim gibi. Bunun dışında diğer veganların ne yaptığıyla pek ilgilenmiyorum. Ben zaten vegan değilim henüz. Bu yüzden hayvansever birisi olarak da kendimi görmüyorum.

İnsanlar yedikleri yemeklerin nereden nasıl geldiğinden bile habersizler. Önlerine yemek olarak bir canlının ölü bedeninden bir parça konulduğunda onun hangi canlıdan nasıl elde edildiğinin farkında değil ve umursamıyorlar. Zaten endüstride sana bunları en şeffaf şekilde göstermez.

Gıda A.Ş. diye bir belgesel vardı. Orada endüstri yediklerinizin nereden geldiğini bilmenizi istemezler diyordu. Çünkü bilirseniz yememeyi tercih edebilirsiniz.

Videoda bu çok güzel anlatılmış.

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Kaz tüyü neden kullanmamalıyız. Bunları kullanmak bizi yükseltmez değil mi? Böyle bir çok durum var. Mesela kürk çok öne çıktı değil mi? İnsanlar neden kürk giymek istemiyor? Çünkü gerek yok ve hayvanlara zarar verildiği bilinci oluşmuş durumda. Ama her konuda bu bilinç oluşmuş durumda değil.

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Şöyle bir yazı aktarayım. Yani üzerine düşülürse hayvanlara olabildiğince az zarar vermek mümkün. Bu sadece bir örnek.

Toplumun bilinçlenmesi ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte birçok öncü outdoor markası kaz tüyüne muadil ürün teknolojileri geliştirmeyi başarmıştır. The North Face tarafından geliştirilen Thermoball, Marmot tarafından geliştirilen Featherless teknolojileri gibi kaz tüyü içermeyen sistemler birçok markanın da bu tarz teknolojiler geliştirmesine ön ayak olmuştur. Bu teknolojiler kaz tüyünü tam olarak yakalayamamış olsa da kaz tüyüne son derece yakın sıcaklık dereceleri sağlarlar ve kullanımları kaz tüyüne nazaran daha kolaydır ve fiyatları da daha uygundur.

Sohbet için ben de teşekkür ederim.
 
Hayvanlar hayatta kalmak için birbirini yiyorsa, ben de bir çeşit hayvansam, bir de üstüne eti sindebiliyorsam, kusura bakma kimsenin et yemesine karışamazsın!
 
Biraz din seviyorsan tanrının onları bizim için yarattığını bilirsin(boğa, koç, vb.)

Et yemeyi araya dini sokmadan ispatlayabilirim. Sonuçta biz bir hayvanız, midemiz eti sindirebiliyor, hangi açıdan bakarsan bak istersen Allah midemizi böyle yaratmış de, ister midemiz böyle evrimleşmiş de her türlü senin et yemenin meşru olduğu ispatlanıyor.
 
Et yemeyi araya dini sokmadan ispatlayabilirim. Sonuçta biz bir hayvanız, midemiz eti sindirebiliyor, hangi açıdan bakarsan bak istersen Allah midemizi böyle yaratmış de, ister midemiz böyle evrimleşmiş de her türlü senin et yemenin meşru olduğu ispatlanıyor.
Dini katmayacağım der ve Allah midemizi böyle yaratmış de der .

Capture.PNG

Et yemeyi araya dini sokmadan ispatlayabilirim. Sonuçta biz bir hayvanız, midemiz eti sindirebiliyor, hangi açıdan bakarsan bak istersen Allah midemizi böyle yaratmış de, ister midemiz böyle evrimleşmiş de her türlü senin et yemenin meşru olduğu ispatlanıyor.
Midemiz zibilyon şeyi sindiriyor gidip yiyelimmi hepsini .
 
Bakın ben de et yiyorum ama acıyorum o hayvanlara yanlış bir şey yapıyormuşuz gibi geliyor . Anlamıyorum..
Balığın yaşadığı yeri niye içiyorsun o zaman ? 😀😀😀
Balığa zarar vermiyorum ki . En azından büyük bir zarar vermiyorum .
Balığın yaşadığı yeri niye içiyorsun o zaman ? 😀😀😀
Kabul etmek istemeyene bir şeyi kabul ettiremessin bunun örneği bu konu mesela . Daha uzatmayacağım .
 
Dini katmayacağım der ve Allah midemizi böyle yaratmış de der.

Eki Görüntüle 928155

Midemiz zibilyon şeyi sindiriyor gidip yiyelimmi hepsini.

İyi tamam sen yeme kanka. Hayvanlar bile et yiyor hayatta kalmak için. Büyük ihtimal bu saçma konuyu açtıktan sonra bile et yemişsindir. Yorum kasmak için açılmış bir konu.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Yeni konular

Geri
Yukarı