Bu ayetin bu gelişmeler daha bilinmeden yapılmış çevirileri şöyle;
Elmalılı Hamdi Yazır'ın; "biz göğü kudretimizle bina ettik. hiç şüphesiz biz, çok genişlik ve kudret sahibiyiz."
Ayrıca her meal farklı birşey söylüyor.
Bu ayetle ilgili şuradaki tercümelere bakalım mesela:
Surah Adh-Dhariyat [51:47]
6 tercümenin üçü bir genişlemeden bahsederken, diğer üçü herhangi bir genişlemeden bahsetmiyor.
Bu iki grubun sizce kendi içlerinde ortak özellikleri ne olabilir?
Bu ayette sürekli bir genişleme olduğundan söz etmeyen çevirilerin yazarları Yusuf Ali, Shakir, Picktihal
l 1800'lü yıllarda doğup, hayatlarının büyük bölümünü evrenin genişlediğinden habersiz geçirmiş kimselerdi.
Genişlemeden sözeden diğer üç çeviri ise, 1900'lü yıllarda doğan, ve evrenin gelişmekte olduğunu "bilim sayesinde bilen", yani hayatlarının büyük bölümünü hubble'ın evrenin genişlediğini keşfettiği 1929'dan sonra yaşamış insanlar tarafından yazılmıştır.
Hep diyoruz ama dinleyen ya da anlayan yok; insanoğlu kendi çabasıyla bir şeyi keşfettikten sonra, 1400 yıl önce yazılmış bir kitapta geçen kelimelerin anlamlarını eğip bükmek, bugüne uydurmak kolay.
Önemli olan, insanoğlu daha bu keşfi yapmadan, sadece kuran'dan hareketle "allah, bize evrenin genişlediğini söylüyor" diyebilmek. ve "hadi gelin bu iddiayı kanıtlayalım, tüm dünyaya kuran'ın mesajının doğruluğunu gösterelim" diyerek bu buluşa imza atabilmek.