Gündem: Beşar Esad b. Hafız Esad

Oxeld

Hectopat
Katılım
31 Ocak 2018
Mesajlar
32
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
İnsanların gündeminde olan derin bir konu aslında. Burada bu konuyu açmamın neden fikir alışverişi ve tartışmadır. Lütfen medeni insanlar gibi sakin tartışalım bu konuyu.

Devletimiz Beşşar Esad'ı katil olarak tanıyor. Bazı insanlar isyancılara karşı diktatörlük yapmak zorunda olduğu için katil değil söyleminde bulunuyorlar. Ben yorumlayacak olursam ortada hiç kimsenin bilmediği olaylar dönüyor. Beşşar Esad'ın Suriye'ye nasıl geldiğini öne alalım. Babası (Hafız Esad), Baas Partisinin (darbe ile iktidar oldu.) sivil kanat lideri Salah el-Cündî ile girdiği iktidar mücadelesini güç kullanarak kazanan Hafız Esad, 1971’de Suriye’nin ilk Nusayri devlet başkanı oldu.

Hafız Esad döneminde, Hama Katliamı bilinmektedir. Katliam Rıfat Esad (kardeşi) komutasında yapılan harekatta, 27 günde 25.000 ile 40.000 arasında insanın katledildiği tahmin edilmektedir. Katliamın nedeni Esad'a göre isyan çıkarmalarıdır. Bardağın diğer tarafı ise mezhep ayrımcılığı idi. Bu arada Hama'da yaşayan topluluğun adı Müslüman Kardeşlerdir.

(Bakınız Hama: Bu şehir, Hz. Ömer (r.a.)’in hilafeti döneminde gönderilen Ebu Ubeyde ibnu Cerrah komutasındaki ordular tarafından fethedilmiştir.)

Benim "şahsi" yorumum mezhep ayrımcılığıdır. Neden mi? Nusayrilerin dini kitabında (hiç kimse bilmez), Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ebubekir, Hz. Muaviye ve oğlu Yezit lanetlenir. Şimdi diyebilirsiniz nereden biliyorsun diye, bu bilgi arama motorlarında bulabileceğiniz bir bilgi değildir. Nusayrilerde bunu kendi aralarında sır olarak tutmuşlardır. Çok istiyorsanız Nusayri bir insanın kitabından bakabilirsiniz. Ama ondan habersiz. Her neyse konuya dönelim.

Hafız Esad, Tedmür hapisanesinde tutulan binden fazla Müslüman Kardeşler üyesini infaz ettirmişti. Hama katliamı ile ülkede politik ve mezhepsel gerginlik artmışsa da, despotik ve mezhepçi bir politika izleyen Esad, güçlü ordusuyla muhalifleri uzun bir süre sindirmeyi başarmıştır. Yönetimdeki mezhepsel farklılık ortadan kaldırılmış, Sünni çoğunluk tutuklamalar ve katliamlarla kontrol altında tutulmuş, geriye kalan etnik gruplar temel vatandaşlık ve siyasal haklardan mahrum bırakılıp ötekileştirilmiştir. Ülkenin en kalabalık etnik unsurlarından biri olan Kürtler’e vatandaşlık dahi verilmemiştir.

2000 yılının Haziran ayında Hafız Esad’ın ölmesiyle yerine oğlu Beşşar Esad geçti. Beşşar, Şam Baharı olarak adlandırılan bu dönemde daha çok Şam’da gözle görülür bir siyasi serbestlik dönemi yaşanmıştır. Bu süre boyunca aydınlar evlerde, kahvehanelerde ve diğer sosyal mekanlarda rahatlıkla toplanıp farklı konular üzerine tartışmalar düzenlemişler, tartışma forumları kurmuşlar ve bu faaliyetleri nedeniyle neredeyse hiçbir baskıyla karşılaşmamışlardır. Hatta bu dönemde birçok siyasi tutuklu da serbest bırakılmıştır. Örneğin 2000 yılının Eylül ayında 99 aydın yeni reformların gerekliliği hakkında bildiri yayınlarken Kasım ayında da 600 siyasi tutuklu serbest bırakılmıştır.

2011 yılına gelindiğinde, Arap-İslam coğrafyasını kasıp kavuran ve çoğu kez silahlı çatışmaya dönüşen isyanlar Suriye’ye sıçradı. Suriye’de, ‘’politik özgürlüğe kısıtlama, mezhep temelli ayrımcılık, düşünce, ifade ve basın özgürlüğüne kısıtlama, işkence ve adil yargılanma sorunu, kitlesel gözaltı, katliam ve infazlar, sosyal adaletsizlikler (Sünni çoğunluk aleyhine, Nusayri, Dürzi ve Hıristiyan azınlık lehine), yüksek işsizlik oranı, akseri yönetim, sivil örgütlenmenin engellenmesi’’ (Şen, 2016, 64), gibi nedenlerin sebep olduğu yüzbinlerce insanın yaşamını yitirdiği iç savaşın başlaması için gerçektende çok küçük bir kıvılcım yetmiştir.

Kilit soru şurada ; Bu isyancılar bu kadar silahı gücü nereden buldu?
"Bunu anlamanız için bence gündeme bakmanız yeterli.."

Esad bu isyancıları durdurmak isterken sivilleri bilerek mi öldürdü? Öldürmedi mi? Beşşar Esad katil mi? Yoksa vatanını savunan bir başkan mı? Sizce nedir?

(Not: Lütfen tartışmalarınız boyutlu olsun.)
 
Uyarı! Bu konu 7 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı