Küçükken yapılan iş girişimleri

Adharkem+

Centipat
Katılım
22 Nisan 2020
Mesajlar
146
Yer
Earth-X
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
Ben ilkokuldayken okuldaki ticaret benden sorulurdu. Bir şeye mi ihtiyacın var? Arda'ya git :D. Hiçbir zaman tek ürün satmadım, hep trend ürünleri sattım.

İlk ticaret maceram 2. sınıfta olması lazım. Kantin'den aldığım bir oyuncağı almıştım oynamıştım sonrada başkasına satmıştım. Bundan sonra dedimki bu işte para var. Bir gün koridorda yürüyordum o aralar kart alıp onlar ile farklı şekiller ile oyun oynamak vardı fırlatmadır çakıştırmadır vs. bu kartlar okulda yasak olsa da her sınıfta en az bir kart oynayan vardı ve bunlardan biride bendim. Bir gün babannemlerin alt katındaki bakkaldan 5 TL'ye 3'lü 50 adet paket satın aldım ardından okula gidip bunları 25 kuruşa sattım. İlk olarak sınıfımda satışlar patlak verdi ve ilk dersten mi ne tüm kartları sattım ve elimde 12 TL vardı. Sonraki gün 20 TL'lik kart aldım ve sattım ama tüm kartlar satılmamıştı ve o gün dedimki benim diğer sınıflarada açılmam lazım.

Diğer sınıflardan olan arkadaşlarımla konuştum onlara kart dağıttım ve artık okuldaki ticaret dendi mi akla gelen isim bendim. Kendimi Amerika'dan Asya'ya uyuşturucu yollayan bir mafya babası gibi hissediyordum ve paraya para demiyordum. Her teneffüs zamanı sınıf kapımda en az 3 kişi olurdu. Arkadaşlarıma komisyonunu falan veriyordum tabii işler büyüdü parada çok geliyor artık o gün rekor kırarak 40-50 TL falan kazanmıştım. Ama bir sorun vardı! Sizinde düşündüğünüz gibi öğretmenler. İlk günler farkında değiller çünkü el altından satıyorum tabii o aralar bende 500-600 tane kart var böyle deste deste onlar benim kendi kartımdı okuldaki en çok kartı olan çocuktum :D. Bir gün müdür yardımcısı beni gördü oyun oynarken(kartlarla) ve elimden 600 tane kartı aldı. Hiçbir şey diyemiyordum 600 tane kartım gözümün önünde eriyip gidiyordu, emeklerim onca yıllardır biriktirdiğim kartlar. Ondan sonra kart satışını bıraktım ve yaz tatili geldi ardından tekrar okullar açıldı.

Fazla kart oynayan yoktu o yüzden başka bir ürün satmam lazımdı ve bir anda trendlere giren bir şey vardı ve onun adı Slim'e idi. O zaman sadece okulun zengin bebelerinde vardı o slimeler çünkü pek satan bir yer yoktu ve satan yerlerde aşırı pahalıya satıyordu. Örnek 5 TL'ye alıyor ve 25-30 TL'ye satıyordu, ayıp denilen bir şey var kardeşim. Bende Slim'e yapmaya çalıştım araştırdım falan tabii o zamanlar kimse yapamıyor kıvamını tutturamıyordu. 10-15 denemeden sonra kıvamını tutturmuştum. Sanki dünyanın en büyük buluşlarından birini yapmış gibi sevinmiştim. İlk başta 15 TL'lik aldım bir kaba koydum götürdüm ve sattım. Slimeleri satmam 1dk bile sürmemişti. Sonrasında eski tecrübelerimden yola çıkarak ve büyük bir riske girerek 50 TL'lik Slim'e yaptım ve sattım.

Ardından sipariş almaya başladım aynı hikayeler işte arkadaşlarıma söyledim onlar satış yaptı vs. ama şöyle bir sıkıntı vardı, Slim'e'nin kabı olmadığından dolayı 1-2 derse kuruyordu ve şikayetler artmıştı. O akşam bir üç buçukcuya gittim ve tanesi 25 kuruştan kutular aldım ve öyle sattım ama ekstra bir ücret çıktığından oranları azalttım ve artık okul slimeye doymuştu ve pek satış yoktu. Ama ben paraya doymamıştım :D. O gün eve gittim kafamı yastığa koydum düşündüm ve aklıma çok güzel bir fikir geldi. Slimeleri kırtasiyelere satacaktım ancak kime satacaktım? Okul dönüşü bir tanesi ile konuştum sonra bir diğeri ile sonra bizim evin oradakiyle. O adam benim kap aldığım adamdı ve benden Slim'e almak istiyordu. Kap başına çok düşük bir ücret verecekti ve kapları o verecekti. Tabi ben stresliyim ilk defa bunu yapıyorum falan kabul ettim. Adamın verdiği fiyat okulda satacağımın üçde biri falandı ama çocukluk işte akıl edemedim kabul ettim ve zarar ile ayrıldım. Ortalama 40 tane yaptım ama 60 TL harcamıştım. Adam bana 40 TL vermişti ve o gün anladım ki bir daha ayaküstü stresliyken karar vermemeliydim. Bir de paraların nereye gittiğini merak edenler olacaktır. Maddi durumumuz pek iyi olmadığından tüm kârımı anneme veriyordum. Bu benim küçük ticaret hikayem umarım beğenmişsinizdir.
 
Yazıyı paragraflara ayırmanızı öneririm, okumak çile oluyor böyle.
Benim ilk iş girişimim çizimlerim olmuştu, küçüklüğümden beri (övünmek gibi olmasın) çok güzel çizimler yapıyorum, genelde siyah-beyaz oluyor ama beğenen çoktu, satıyordum bazılarını😅
 
İlkokulun sonlarında Pokemon taso furyası kopmuştu. Kendi bulunduğum yerde en iyi oynayan birkaç kişiden biriydim, toplamda kaybettiğim oyun sayısı 3'ü geçmez. Parayla başkaları adına oynayıp karşı tarafın tasolarını alıyordum. Bu sayede kendi çapımda iyi bir para kazanıyordum, sonra o paraları harcayışım okul yönetiminin gözüne batınca epey sorun oldu.

Liseye başladığımda nasıl olduğunu hatırlamıyorum babam bir şekilde bana istediğim bilgisayarı toplamam için 1000 $ gibi bir bütçe vermişti. Çok iyi bir sistem topladım, sadece 8X DVD yazıcı için ek bütçe talep edip 335 $ + KDV ödemiştim. Sonra çift DVD yazıcı ile arkadaşlara ufak ufak oyun/film/müzik içerikleri yazıp satmaya başladım. Sonra işler genişledi, o zamana kadar biriken parayla o 8X DVD yazıcıdan 4 tane daha aldım. Her akşam evde içerik medyaları basıyordum seri olarak. Okulda öğretmenlere kadar herkese satıyordum. Bir yandan Pinnacle Studios Movie Box da alıp VHS kasetleri DVD'ye çekip oradan da güzel paralar kazandım. İşlerim o kadar iyi bir noktaya gelmişti ki sokakta bulunan korsan içerik dükkanı sahipleri okula gelip beni müdüre şikayet ediyorlardı. Bu işteki son zamanlarımda (2005 sonu 2006 başı) öğretmenlerimden daha fazla para kazanıyordum.

Not: Bu korsan medya yazıp satma olayları 2003 Aralık - 2006 Şubat arasında oldu. O dönemde orijinal içerik diye bir şey Türkiye'de neredeyse yoktu. Bandrollü, devlet onaylı korsan içerik satıldığı dönemdi.
 
İlkokulun sonlarında pokemon taso furyası kopmuştu. Kendi bulunduğum yerde en iyi oynayan birkaç kişiden biriydim, toplamda kaybettiğim oyun sayısı 3'ü geçmez. Parayla başkaları adına oynayıp karşı tarafın tasolarını alıyordum. Bu sayede kendi çapımda iyi bir para kazanıyordum, sonra o paraları harcayışım okul yönetiminin gözüne batınca epey sorun oldu.

Liseye başladığımda nasıl olduğunu hatırlamıyorum babam bir şekilde bana istediğim bilgisayarı toplamam için 1000 $ gibi bir bütçe vermişti. Çok iyi bir sistem topladım, sadece 8X DVD yazıcı için ek bütçe talep edip 335 $ + KDV ödemiştim. Sonra çift DVD yazıcı ile arkadaşlara ufak ufak oyun/film/müzik içerikleri yazıp satmaya başladım. Sonra işler genişledi, o zamana kadar biriken parayla o 8X DVD yazıcıdan 4 tane daha aldım. Her akşam evde içerik medyaları basıyordum seri olarak. Okulda öğretmenlere kadar herkese satıyordum. İşlerim o kadar iyi bir noktaya gelmişti ki sokakta bulunan korsan içerik dükkanları okula gelip beni müdüre şikayet ediyorlardı. Bu işteki son zamanlarımda (2005 sonu 2006 başı) öğretmenlerimden daha fazla para kazanıyordum.

Not: Bu korsan medya yazıp satma olayları 2003 Aralık - 2006 şubat arasında oldu. O dönemde orijinal içerik diye bir şey Türkiye'de neredeyse yoktu. Bandrollü, devlet onaylı korsan içerik satıldığı dönemdi.

Vallahi çok güzel taktik o zamanlar için helal olsun demek düşer bize de sadece :D.
 
5. Sınıfta bakkaldan zıpzıp top alıp okulda satıyodum. 30- 40 tane sattıktan sonra dayım ticareti öğrensin diyerek 100 tane alıp sat demişti bana. Hala 10 - 15 tane evde duruyor kaldı öyle. Kendin kazanınca parayı bir başka oluyor. :)
 

Yeni konular

Geri
Yukarı