Lise Müfredatından Evrim Konusunun Kaldırılması

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Neyse ki Evrim bir din ya da inanç değil. Kimsenin inanması ile gerçekliğini yitirmiyor veya kazanmıyor. Evrim bilimsel bir teori. Bir arkadaş kuranı okumadan yargılamayı örnek vermiş. Haklı aslında bir kitabı okumadan yargılayamazsınız. O yüzden bu konuda tartışacaklara öncelikle bilimsel teori ne demek onu öğrenmelerini sonra da Türlerin Kökeni kitabını okumalarını öneririm. Kulaktan dolma bilgilerle tartışılacak bir şey değil Evrim. Ondan sonra gelin her türlü tartışabiliriz. Müfredattan çıkmasına gelirsek biyoloji hocaları bile inancımıza aykırı diye anlatmaya başlıyordu bu konuyu. Adam gibi anlatan hangi öğretmen varsa meslekten ihraç edildi. Kaldırılması bir bakıma iyi olabilir. Ama kaldırmaları doğru değil. İktidar din bazlı bu yüzden bağnazlıktan başka bir şey beklememeliyiz bence. Atatürk'ü de yakında komple kaldırırlar. Akıllı tasarım gibi bir ders getirirler. Ben bekliyorum yani.
 
Çok yazık. En komik çelişki de hasta olunca hastaneye gidip bilim sayesinde iyileşip allaha dua etmek. Sonra bilim şeytan işi bilim kötü gibi şeyler söylemek. Şu anda kullandığımız bilgisayarın temeli bile, ateist bir eşcinsele ait.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Din kapitalizmin en büyük silahıdır. Sana şükretmeni söyleyip senin hakkın olanı da yerler. Sana bilimin şeytan işi olduğunu söyleyip gelişmene engel olurlar. Ama kendilerini sürekli geliştirirler. Bunun farkına vardığımız gün gerçekten evrimleştiğimiz gündür.
 
Adaptasyon? Evrim zaten bir adaptasyon sürecidir. Hükümetin yaptığı her değişikliği savunmak için şekilden şekile girmenize gerek yok.



Bence sen okumadığın için bunu öğrenemedin. Okulda öğretselerdi belki öğrenirdin. Ama geç değil, okuyabilirsin:

İnsan Maymundan Mı Evrimleşmiştir? Günümüzde Neden Hala Maymunlar Vardır? Onlar Neden İnsana Evrimleşmez? – Evrim Ağacı

Evrim yerine gelecek olan eğitim nedir? Ensest ilişki sonucu dünyaya geldiğimiz mi? Tabi canım. Maymun ile ortak atadan geldiğim teorisinden çok daha mantıklı(!)

Devam edin bilimsel eğitimi kaldırmaya. Sonra bunca IŞİD'li nereden çıktı diye düşünürsünüz.

Ha bu arada yer çekimi de bir teoridir. Ama bu bir teori olduğu için binanın en üst katından kendini boşluğa bırakıyor musun?
Adem Aleyhisselamın çocukları ve ensest ilişki açıklaması hakkında buradan detaylı bilgi bulabilirsiniz. İnanıp inanmamak size kalmış tabi. İyi günler Fikir
 
Şimdi değerli arkadaşlarım;
Fark ettiyseniz ben Evrim konusuna herhangi bir laf etmedim. Sadece gerçekliği azaldı dedim ki bu benim görüşüm. Dinime göre ters olmasına rağmen ''saygı'' kavramı gereği, üzerinde uzun seneler çalışılmış bir teoriye bir söz etmedim.

Ama şimdi bakıyorum, bana demediğini bırakmayan yok. Acaba bu tahammülsüzlüğünüzün sebebi nedir?

Ayrıca sayın Recep Baltaş, bu tür ithamlarda bulunmak hoş değildir. Sizin gibi düşünmem gerekmiyor. Saygı duyduğum, bilgisine güvendiğim bir insanın bana bu tür ithamlar yakıştırması gerçekten beni şaşırtıyor.

Neyse, önceden de dediğim gibi meselemiz evrim kaldırılması da değil. Ki kaldırılmamış ta. Sadece sadeleştirilmiş. Asıl meselemiz eğitimden bir haber Bakanımız olmalı.

Umarım sakin bir dille yazdığım ve kimseyi iğnelemediğim bu yazıma da öfke kusmazsınız.

Din kapitalizmin en büyük silahıdır. Sana şükretmeni söyleyip senin hakkın olanı da yerler. Sana bilimin şeytan işi olduğunu söyleyip gelişmene engel olurlar. Ama kendilerini sürekli geliştirirler. Bunun farkına vardığımız gün gerçekten evrimleştiğimiz gündür.
Din'in bir şey dediği yok. Ondan bir haber insanların saçma sapan düşüncelerinin dediği saçmalıklar var.

Birkaç mesaj yukarıda bir terör gurubu ile bir dini aynı şey zanneden kişi gibi.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Din'in birşey dediği yok. Ondan bir haber insanların saçma sapan düşüncelerinin dediği saçmalıklar var.

Birkaç mesaj yukarda bir terör gurubu ile bir dini aynı şey zanneden kişi gibi.
Mesele dinde değil. Mesele insanların dini duygularını kendi çıkarları için kullananlarda.
 
Evrim ve din ilişkisi için bu kitabın 37-43 sayfalarının okunmasını öneriyorum. Yazar kitaplarını internet sitesinde ücretsiz olarak sunuyor.

Kitap: Bir Müslüman Evrimci Olabilir Mi ? | Caner Taslaman

Yine aynı yazardan İslam'ın insanın Dünya'ya gelmesiyle ilgili açıklama.

Link:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.


Bu öneriler, tartışmanın her tarafına sunulmuştur. Okumanızı ve izlemenizi rica ediyorum.

Bunları okuduktan ve izledikten sonra, aklınızda soru işaretleri belirdiyse her soru için buradayım.
 
@Recep Baltaş Ben evrim vardır veya evrim yoktur diye bir şey demedim. Yazılanlara örnek verdim. Okumadığı mı kim söyledi? Charles Darwin den tut, Zebur hariç tüm dini kitapları okudum. Kimsenin de görüşünü yargılamadım. Müfredattan kaldırılmasına karşıyım. Laik bir ülkede kaldırılmaması gerekir. Edirne den beni hatırlarsın, görüşlerimi hatırlarsın zaten. İsmim gizli kalsın, zamanı gelince açıklarım.
 
Adaptasyon? Evrim zaten bir adaptasyon sürecidir. Hükümetin yaptığı her değişikliği savunmak için şekilden şekile girmenize gerek yok.



Bence sen okumadığın için bunu öğrenemedin. Okulda öğretselerdi belki öğrenirdin. Ama geç değil, okuyabilirsin:

İnsan Maymundan Mı Evrimleşmiştir? Günümüzde Neden Hala Maymunlar Vardır? Onlar Neden İnsana Evrimleşmez? – Evrim Ağacı

Evrim yerine gelecek olan eğitim nedir? Ensest ilişki sonucu dünyaya geldiğimiz mi? Tabi canım. Maymun ile ortak atadan geldiğim teorisinden çok daha mantıklı(!)

Devam edin bilimsel eğitimi kaldırmaya. Sonra bunca IŞİD'li nereden çıktı diye düşünürsünüz.

Ha bu arada yer çekimi de bir teoridir. Ama bu bir teori olduğu için binanın en üst katından kendini boşluğa bırakıyor musun?
İnsanları dini terk etmek kendilerine özgür sanmaları için kendilerini hayal teorilerle beslemesi ''bilimsel eğitim'' sayılmaz.

Pierre Paul Grassé (Fransız Bilimler Akademisi Eski Başkanı, Evolution of Living Organisms (Canlı Organizmaların Evrimi) isimli kitabın yazarı):

"Bugün, bizim görevimiz, bizden daha önce baş gösteren ve basit, anlaşılır ve açıklanmış bir olgu olarak kabul edilen evrim mitolojisini yıkmaktır. Hile (aldatma) bazen bilinçsiz olur, ama her zaman değil, çünkü bazı insanlar, tarafgirlikleri nedeniyle, amaçlı olarak gerçeği görmezden gelirler ve inançlarının yetersizliğini ve yanlışlığını kabul etmeyi reddederler."1

Rastgele mutasyonların, tüm canlılık aleminin ihtiyaçlarını karşılamış olmasının imkansızlığını anlattıktan sonra Grassé şöyle diyor:

Hayal kurmaya karşı bir yasa yok, ama bilim buna dahil edilmemelidir.2

Prof. Derek Ager:
"Öğrenci iken öğrendiğim bütün evrim hikayelerinin bugün doğru olmadıklarının anlaşılması oldukça önemli."3

Dr. Robert Milikan (Nobel ödüllü, ünlü bir evrimci):

"Şu çok acıklı: Biz bilim adamları şu ana kadar hiçbir bilim adamının kanıtlayamadığı evrimi kanıtlamaya çalışıyoruz."4

Dr. Lewis Thomas:

"Biyolojinin, evrimde yönlendirici güç için "hata" sözcüğünden başka bir sözcüğe ihtiyacı var. Tesadüf doktrini ile uzlaşmam mümkün değil. Doğadaki amaçsızlık ve kör tesadüfler kavramına tahammül edemiyorum. Ve bununla beraber zihnimi sakinleştirmek için bunun yerine ne koyabileceğimi hala bilmiyorum."5

Jerry Coyne (Chicago Üniversitesi Evrim ve Ekoloji Bölümü'nden):

"Neo-Darwinist görüş için çok az delil olduğunu söylemeliyiz: Bu görüşün teorik temelleri ve deneysel delilleri oldukça zayıftır."6

H. S. Lipson:

"Eğer canlılık atomların, doğa güçlerinin ve radyasyonun karşılıklı etkileşimleri sonucunda oluşmamışsa nasıl oluşmuştur?.. Sanırım tek kabul edilebilir açıklamanın yaratılış olduğunu kabul etmeliyiz. Bundan ne kendim ne de fizikçiler hoşlanmamaktadır. Ancak eğer bir teoriyi bilimsel deliller destekliyorsa, o teoriyi sırf hoşlanmadığımız için reddedemeyiz. Aslında evrim bir anlamda bilimsel bir din haline geldi; hemen hemen bütün bilim adamları bunu kabul etti ve birçoğu onunla uyumlu olması için gözlemlerini eğip bükmeye hazırlandılar."

"Evrim teorisinin yaşayan canlıların tüm özelliklerini sayabilme yeteneği beni daima teoriden kuşkulanmaya itmiştir (Örneğin zürafanın uzun boynu). Bu nedenle son otuz yıllık biyolojik araştırmaların Darwin'in teorisine uygun olup olmadığına baktım. Uygun olduğunu düşünmüyorum. Bana göre teori ayakta bile duramamaktadır."
7

Gregory Alan Pesely:

"Ayrıca bilim adamlarının temel prensibi "gereksiz söz tekrarı" olan bir kanundan memnun kalmaları utanılacak bir şeydir. Bu problem ile ilgili başarılı bir çözüme kavuşulmadıkça doğal seleksiyon teorisi asla ciddi bir bilim olamaz."
8

Dr. Colin Patterson (İngiltere Doğa Tarihi Müzesi yöneticilerinden, evrimci paleontolog. Doğa Tarihi Müzesi Gazetesi'nin editörü, Evolution kitabının yazarı):

"Bu anti-evrimci bakış açısını almaya başlamamın nedenlerinden birisi, bu şey üzerinde yirmi yıl çalışıp bu konuda tek bir şey bilmemenin yaptığı etkiydi. Bir kişinin bu kadar uzun bir süre yanlış yönlendirildiğini öğrenmesi onun için oldukça büyük bir şok. Bu yüzden geçen birkaç hafta, çeşitli insanlara ve insan gruplarına basit bir soru sormaya çalıştım. Soru şu: 'Bana evrim hakkında bildiğiniz bir şeyi, doğru olan bir şeyi anlatabilir misiniz?' Bu soruyu Doğa Tarihi Müzesi'ndeki jeoloji grubuna sordum ve aldığım tek cevap sessizlikti. Chicago Üniversitesi'ndeki Evrim Morfoloji Semineri'ndeki (Evolutionary Morphology Seminar) prestij sahibi evrimci üyelerde denedim ve aldığım tek cevap uzun süren bir sessizlikti ve sonunda bir kişi şöyle dedi: "Tek bir şey biliyorum, evrim teorisi liselerde okutulmamalıdır."9

Dr. Albert Fleischman (Zoolog):

"Çöküşte olan Darwin'in teorisi doğa aleminde ispatlanması gereken tek gerçek değildir. Bilimsel araştırmaların bir sonucu değildir, ama kesin olarak hayal gücünün bir ürünüdür."
10

W. R. Thompson (Commonwealth Institute of Biological Control - Ottowa'nın başkanı):

"Bilim adamı olmayan kişilerin dikkatini, evrimle ilgili anlaşmazlıkların üzerine çekmek uygun ve doğru olacaktır. Fakat bazı evrimcilerin son görüşleri bunu makul bulmadıklarını gösteriyor. Bilimsel olarak tanımlayamayacakları bir doktrini savunmak için biraraya gelen bilim adamlarının zorlukları elimine ederek ve eleştirileri gizleyerek inançlarını halkın gözünde devam ettirme girişimi bilimsel açıdan anormal ve istenmeyen bir durumdur."
11

E. O. Wiley (CUNY, Balık Bilimi (Ichthyology) Bölümü ve Amerikan Doğa Tarihi Müzesi), Norman Macbeth tarafından yazılan Darwin Retried (Yeniden Darwin) adlı kitap hakkındaki düşünceleri:

"Macbeth, evrime yeni bir göz ile bakmamızı, halka ve gerekirse kendimize Darwinizm'in yanlış verilere sahip yapay bir teori olduğunu itiraf etmemizi öneriyor. Sanırım bunlar mükemmel öneriler."
12

Roger Lewin (Ünlü evrimci bilim yazarı, New Scientist dergisi eski editörlerinden):

"Zekamızı gösteren anlayışımız, son derece geniş teknolojik imkanlarımız, son derece kompleks olan dilimiz, ahlaki değerlerimiz tüm bunlar galiba doğayla insanları birbirinden ayırmaya yeterli olacaktır.? Evrimciler için bu durum açıklanması gereken bir utançtır."
13

Herribert Nillson:

"Evrimi bir deney ile ispat etme girişimlerim kırk seneden fazla sürdü ve başarısızlıkla sonuçlandı. Hiç olmazsa deneyime ön yargılı anti-evrimsel bir başlama noktasından başlamakla suçlanmayacaktım."
14

P. Lemoine:

"Evrim teorileri ile araştırma yapmayı seven gençlerimiz kandırıldı. Bütün dünyanın öğrenmeye devam ettiği bir dogma oluşturuldu. Zoologlar ya da botanikçiler yapılan hiçbir açıklamanın yeterli olmadığını saptamıştır?. Bu özetten şu sonuç çıkmaktadır ki, evrimin gerçekleşmiş olması imkansızdır." 15

Norman Macbeth:

"Maalesef evrim alanındaki açıklamaların çoğu iyi değil. Doğrusu bunların açıklama olarak değerlendirilmeleri bile çok zordur. Öneri, önsezi ve boş hayallerdir, hipotez olarak adlandırılmaları bile yanlış olur."
16

Prof. Cemal Yıldırım (Yerli evrim savunucularından, felsefe profesörü):

"Hiçbir bilim adamı (Darwinist ya da neo-Darwinist olsun) evrim kuramının ispat edildiği düşüncesini ileri süremez."
17

"Doğrudur, evrim kuramı ispat edilememiştir."18

Darwin'in evrim kuramı bugün geçerliliğini koruyorsa, bunun başlıca nedeni yerine geçecek daha doyurucu, alternatif bir kuramın yokluğundandır. Yetersiz de olsa Darwin'in kuramını, başka bir kuram ortaya çıkıncaya kadar korumak zorundayız.19

François Jacob (Hücre Genetiği Profesörü - 1965 Nobel Tıp Ödülü):

"Ama yine de, özellikle evrimin mekanizmalarına ilişkin nihai açıklamaya sahip olmanın uzağındayız... Ayrıca, örneğin kromozomların yapısıyla ilgili şu yakınlarda gerçekleştirilen bazı gözlemlerin de ortaya koyduğu gibi, evrimin temelinde yer alan bütün mekanizmaları bilebilmenin de çok uzağındayız."
20

C. D. Darlington:

"Bize insanoğlunun sanatı kademe kademe geliştirdiği ve sonunda tarihin ışığında ortaya çıktığı anlatıldı. Bu "yavaş yavaş" ve "adım adım" gibi insanın beynini uyuşturmak için kullanılan kelimeler sürekli olarak tekrarlandılar. Amaç büyük bir bilgisizliği örtmekti. Biri şu soruyu sormalıydı: "Hangi kademeler?" Ancak bu soruyu soran kişi de verilen yavan cevaplarla uyuşturuldu ve vazgeçti. Çünkü hiç kimse medeniyetin bir anda oluştuğunu düşünmek bile istemiyordu."
21

Christopher Wills (San Diego California Üniversitesi'nde biyolog ve evrim dersleri veriyor.) Darwin ve Alfred Russel Wallace'tan söz ederek şöyle diyor:

"Evrim kuramının iki büyük kurucusundan birinin (Wallace) sonunda bu kuramın çoğunu reddetmesi şaşırtıcı."
22


Recep bey, siz bakmayın bugün batılıların çoğunun evrimi kabul ettiğine. ''Bilim adamlarını evrimci ve materyalist olmaya zorlayan mekanizmalar da vardır. Batılı ülkelerde bir bilim adamının yükselebilmesi, doçent, profesör gibi ünvanlara ulaşabilmesi, bilimsel dergilerde yazılarını yayınlatabilmesi için bazı standartlara uyması gerekir. Evrim teorisini kayıtsız şartsız kabul etmek, bir numaralı standarttır. Bu sistem, söz konusu bilim adamlarını bütün bilimsel kariyerlerini dogmatik bir inanç uğruna harcamaya kadar götürür. Amerikalı moleküler biyolog Jonathan Wells, 2000 yılında yayınlanan Icons of Evolution adlı kitabında bu zorlayıcı mekanizmalardan şöyle söz eder:

Dogmatik Darwinistler işe, kanıtlar hakkında dar bir yorum empoze ederek ve bunu bilim yapmanın tek yolu olarak göstererek başlarlar. Bunun ardından eleştiri getirenler bilimsel olmamakla damgalanır; yazdıkları makaleleler, yönetim kurullarına dogmatik (evrimci)lerin hakim olduğu önde gelen bilim dergileri tarafından reddedilir, kendilerine gelen bilimsel projeleri "ön yorum" için dogmatik evrimcilere yollayan devlet kurumları ise (evrim teorisine) eleştiri getirenlere fon sağlamazlar; ve sonuçta evrimi eleştirenler bilimsel camiadan tamamen dışlanır. Bu süreç içinde, Darwinist bakış açısı aleyhinde deliller yok edilir, güçlüler karşısındaki şahitlerin susturulması gibi. Ya da deliller özelleşmiş teknik bilim dergilerinin içine gömülür, öyleki bunları buradan ancak kararlı bir araştırmacı bulup çıkarabilir. Eleştiri getirenler susturulduktan ve karşı deliller gömüldükten sonra, artık dogmatik evrimciler teorileri hakkında bilimsel bir tartışma bulunmadığını ve aleyhinde de bir delil olmadığını ilan ederler.''
Şurası bir gerçek ki, batıda gerçek bir bilim adamı olmak için evrimi kabul ediyorlar ve bu teorinin geçerliğini korumasının sebebi dini reddeden insanların kendilerine başka çıkış arayıp bulamamaları. Ayrıca teorinin yanlışlığıyla ilgili bir diğer gerçekse şu, diyelim ki bizler maymunlar ile ortak ataya sahibiz, zamanla fiziksel özelliklerimiz değişti. Peki ya karakteristik özellikler? Bir maymuna insan kolu taksalar onun gibi mi düşünür yada insan gibi mi konuşur? Bir canlının fiziksel özelliklerin değişmesi karakteristik özelliklerini asla etkilemez.
Evrimcilerin ''kanıtlandı'' dedikleri ve kanıt olarak gösterdikleri delil 1925'den bu yana bir miktar kuyruklu insan doğması. Gelin bu duruma açıklık getirelim. Kuyruklu insan doğumu genlerdeki bozukluklardan meydana geliyor. Örneğin bilim adamları bir hücreyi uzaya attıklarında genetiğinin bozulduğunu renginin, duruşunun değiştiğini ancak bu hücre tekrar normal şartlara alındığına yavrusunun normal olarak doğduğu gözlemleniyor. Bu şuna benzer, bir baba vücut geliştirme sporu ile ilgilense ve ciddi miktarda vücudunu kaslı hale getirse o babanın çocuğu da babası gibi mi doğar? Hayır. Ayrıca şunu da yeri gelmişken söyliyim evrimin mutlak temsilcilerinden bir bilim adamı ders kitabı çıkartıyor ve kitabında evrimin başlangıcı ile şunları yazıyor. ''Önce bir yıldırım geldi tepkimeler sonucu canlı dediğimiz hücreler oluştu -burası çok önemli- nasıl olduysa oldu bu hücreler bir yerde dünyada birleşti ve organları oluşturup ordan canlılık oluştu. Aslında haklıda bunun başka bir bilimsel açıklaması yoktur. Varsa söyleyin. Bu masalı çocuklara anlatıyorlar.
Bitireyim aklıma gelirse sonra eklerim yani ''yok efendim kanıtlandı, kanun olmasına gerek yok'' gibisinden sözler etmeyin. İnsanlar sizin sandığınız gibi körü körüne dine bağlanıp bilimin kanıtladığı bir şeyi değil hayali inkar ediyorlar.

Umarım cidden bunları okursunuz.

Kaynaklar:

1. Pierre Paul Grassé, Evolution of Living Organisms, Academic Press, New York, 1977, s.8
2. Pierre Paul Grassé, Evolution of Living Organisms, s.103
3. Derek Ager, "The Nature of the Fossil Record." Proceedings of the Geological Association, Vol. 87, No:2, 1976, s. 132
4. SBS Vital Topics, David B. Loughran, Nisan 1996, Stewarton Bible School, Stewarton, Scotland,
5. Lewis Thomas, "On the Uncertainty of Science", Key Reporter, vol.46 (Sonbahar 1980), s.2
6. H.A. Orr ve Jerry Coyne (1992), "The Genetics of Adaptation: A Reassessment", American Naturalist, 140, 726
7. H. S. Lipson, "A Physicist Look at Evolution", Physics Bulletin, 31 (1980), s. 138
8. Gregory Alan Pesely, "The Epistomological Status of Natural Selection", Laval Theologique et Philosophique, vol. 38 (Şubat 1982), s. 74
9. Dr. Colin Patterson, "Evolution and Creationism", American Museum of Natural History'deki konuşmasından, New York City, 5 Kasım 1981
10. SBS Vital Topics, David B. Loughran, Nisan 1996, Stewarton Bible School, Stewarton, Scotland,34. Charles Darwin, Origin Of The Species (Türlerin Kökeni) kitabının "Everyman's Library" baskısının Önsöz'ü, 1965
11. Charles Darwin, Origin Of The Species (Türlerin Kökeni) kitabının "Everyman's Library" baskısının Önsöz'ü, 1965
12. E.O.Wiley, "Review of Darwin Retried by MacBeth" Systematic Zoology, cilt 24 (Haz.1975), s. 270
13. Roger Lewin, In the Age of Mankind, Washington D.C.: Smithsonian Books, 1988. s.22
14. Herribert Nillson, Synthetische Artbildung (lund, İsveç: Verlag CWK Gleerup, 1953), s. 31
15. Introduction: De (Evolution), Encyclopedie Française, Vol.5 (1937) s.6
16. Norman Macbeth, Darwin Retried: An Appeal to Reason, Boston: Gambit, 1971, s. 147
17. Cemal Yıldırım, Evrim Kuramı ve Bağnazlık, Bilgi Yayınevi, Ocak 1989, s.56-57
18. Cemal Yıldırım, Evrim Kuramı ve Bağnazlık, s.134
19. Cemal Yıldırım, Evrim Kuramı ve Bağnazlık, s.108
20. François Jacob, Mümkünlerin Oyunu, Kesit Yayıncılık, İstanbul 1996, s. 50-51
21. C.D. Darlington, "Origin of Darwinism", Scientific American, Mayıs 1959, s.68
22. Christopher Wills, Genlerin Bilgeliği, Sarmal Yayınevi, Mart 1997, İstanbul, s.86
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Technopat Haberler

Yeni konular

Yeni mesajlar

Geri
Yukarı