Şeker demeyelim de, rafine şeker dediğimiz şeylerin bırakılması gerekiyor. Ya da en azından minimuma indirilmesi gerekli. Şekerli gıda ihtiyacını abartı olmamak koşuluyla meyvelerden almak daha mantıklı.
Gluten ise, alerjiniz olmadığı durumlarda tamamen kesmemeniz gereken bir madde. Sonuçta tam buğday unu, çavdar unu, siyez unu & bulguru gibi glutenli fakat önemli besinler var.
Benim glutene alerjim var, bu nedenle de mümkün olduğu kadar az tüketmeye çalışıyorum. Alerji olup olmadığını anlamak için ise bir-iki hafta boyunca gluten tüketmemek, sonrasında yeniden başlamak gerekli. Eğer bıraktığınız süreçte bazı şikayetleriniz yok oluyorsa, gluten yemeye başladığınız anda da bu şikayetler geri dönüyorsa alerjiniz yüksek ihtimalle vardır. Buna eliminasyon diyeti deniyor ve diğer besin alerjileri/intoleransları da ancak bu şekilde tespit edilebiliyor.
Gluteni kesince genellikle insanların yaptığı en büyük hata çok nişastalı yemek oluyor. Glutensiz un diye satılan unların çoğu nişasta karışımlarından ibaret. Glutenli yiyecekler dediğimiz şeyler bizim tokluk hissetmemizi sağlayan şeyler aynı zamanda. Bunları kesince, insanlar tokluk hissetmek için nişastalı alternatiflerine yöneldiğinden ani kilo artışları olabiliyor. Hatta nişasta feci bir şeker kaynağı olduğundan şeker hastalığına da zemin hazırlıyor bu tip bir beslenme.
Ben bu nedenle "glutensiz" olarak satılan hazır ürünleri de tüketmiyorum; karabuğday, kinoa, teff, fasulye, mercimek unları ile telafi ediyorum gerekirse. Özellikle karabuğday çok faydalı bir besin. Hem de tadı da güzel.
Çölyak hastaları özellikle çok zor çekiyor bunun yanında gluten alerjisi olan insan sayısı da az değil. Neyse ki artık işletmeler bunlara daha çok dikkat edip menülerini ona göre çıkartıyorlar. @ardelia
