Tanrıya inanmak veya inanmamak - Sorgulamak

Tyrant · 9 Ağustos 2020

Fatih un dedi:
Tekrar okuyayım diyorsun yani. Yani yanlış mı anlamşım? Neden hacı hocaya gerek duyayım ki? Kendim anlayamayacağım bir kitap mı ?

Arapça aslından okumak zorundasın, harfi harfine öğrenerek(!).

illedelinux dedi:
Bu aslında anonim değil, bu söz beyazların elinde yıllarca kölelik yapan ve sonradan Kenya'nın kurucu devlet başkanı olan Jomo Kenyata'ya ait.

Ben afrikalı atasözü sanıyordum, teşekkür ederim.

Fatih un · 9 Ağustos 2020

Jira dedi:
Inanma. Inan diye boğazını sıkan mi var?

İnsanlar burada belki bir fikir edinmeye çalışıyor. Neden gereksiz yorum yapıyorsunuz? İstemiyorsanız dahil olmayın.

Numbness · 9 Ağustos 2020

AlanTuring dedi:
Arkadaşlar peki hayat anlamsız geliyor mu? Daha çok inanmayanlara soruyorum 1000 yıl önce ölenleri düşünün hiç gelmemiş gibiler. Hatta direkt 100 bin yıl öncekileri falan düşünün onların hiç izi yok. Biz de ölünce hiç gelmemiş gibi olacağız bu Dünya'ya. Ailemiz, sevgilimiz,arkadaşlarımız ve güzel anılarımız aslında hepsi bir hiç olacak Atatürk gibi bile olsanız öleceğiniz için aslında hiç yaşamamış gibi olacaksınız büyük insan olmanın da anlamı yok gibi geliyor.

Aynen öyle. Ve durumun böyle olması Tanrıyı "var" yapmaz. Buna de gerçekler diyoruz.

callish · 9 Ağustos 2020

PORSHİUS dedi:
Bu iki zıt gruplar arasında sürekli tartışmalar oluşur. İki grup da kendi çapında bildiklerini ve argümanlarını karşı tarafa sunmaya çalışırlar. İşi özetleyecek olursak;

tanrıya inanlar (dinler, bilinmeyen tanrılara inananlar), “eğer tanrı yoksa, nereden biliyorsun? Kanıtın nedir? Olmadığını ıspatla!” Şeklinde ifade kullanırlar.

inanmayanlar ise, ‘’olmayan bir şeyi ispatlayamam, yokluğu sana nasıl kanıtlayayım? Sen var diyorsan eğer, bana varlığını kanıtla!’’ Şeklindeki sunarlar.

“Tanrının yokluğu da, varlığı da ıspatlanamaz.”
En azından benim kişisel fikrim bu yönde.
Yani ben inançlı da olsam, inançsız da olsam size somut bir kanıt gösteremem. Bir başkasının da gösterebileceğini sanmıyorum.

Her şeyi bir kenara bırakınca elimizde 2 tane seçenek kalacak. Ne kadar zorlarsak zorlayalım; her zaman bu böyle olacak. Bu seçenekler:

inançlı a: Tanrı vardır.

İnançsız b: Tanrı yoktur.

Şeklinde olsun. Ardından gelecek olan düşünce büyük ihtimalle şudur:

b kişisi için: “tanrı yoksa zaten hesap verecek biri de yoktur; sınav da yoktur, öyleyse beynimizi dünyevi hayata adapte etmek ve sadece öğrenmek, gelişmek yeterlidir. Kişisel ahlak beni tatmin eder. Kiliseye, ona buna uymak zorunda değilim. Bir kitaba kendimi bağlamak zorunda değilim; iyi olan zaten iyidir, kötü olan zaten kötüdür. Hem elimdeki deliller pek tanrı varmış gibi durmuyor, o zaman özgürce yaşayabilirim.” Diyebilirsiniz.

Bu konu üzerinde çok düşünmeye, açıp durmaya gerek yok. Netice budur, ki bana göre çok iyi bir yaklaşımdır.

Ama konu “a” olduğu zaman; maalesef şıklar genişlemeye başlıyor…

a-1: Tanrı var ise bizi yaratmasının bir sebebi vardır.
a-2: Veya bir sebebi yoktur, öylesine yaratıp boş vermiştir.

Şimdi; bunları düşünmeye ve cevap aramaya başlıyoruz…

a-1'in muhtemel cevabı:

“Tanrının bizden beklentisi var ise bu ne olabilir, peki hangi tanrı? Kendini tanrı olarak tanıtan kimler var?” Gibi sorular sorulur ve neticesinde din ve mitoloji araştırmaları yapılır, birçok kültüre, pagan inançlara vs. muhtemelen günümüzde popülerlik ve bilgi açısından en dolgun olan ve akla mantığa diğerlerine göre daha yatkın olan monoteizm ya da panteizm ön plana koyulur.

a-2 için: (yani tanrı’nın insanları öylesine yaratması, umursamaması)

“Tanrı’nın bizden bir beklentisi yoksa eğer, o tanrı’yı aramak veya tapmanın da bir anlamı yoktur.” Fikri oluşmuştur. Burada insanlar deizm yoluna kayıyorlar. “Dinler yalansa, tanrı’yı veya bizim varoluşumuza sebebiyet veren şeyi sadece öğrenmeye çalışmak yeterlidir.” Diyerek, kendilerini araştırmalara ve bilgi edinmeye adıyorlar. (Yani ben öyle olduğunu umuyorum)

Eğer tanrı bizi yarattıysa, ve bizi durduk yere öylece bıraktıysa; hiç umurunda bile değilsek; (deist olanların birçoğu bunu savunuyor) böyle bir durumda ona inansanız ne olur, inanmasanız ne olur? Bu; sadece kendinizi kandırmaktır. (Yani ben öyle düşünüyorum.)

Eğer taraflı bakış açısından vazgeçer ve arkaya çekilir; iki görüşe de aynı çerçeveden bakmaya çalışırsak; o zaman işler biraz daha akılcı olacaktır. Daha çok girilecek detay var ama bu kadar yeterli... Belki başka konuda devam edebiliriz.

Biraz olgunlaşın gerçekten neyi amaçladığınızı itiraf edin bize değil tabii ki de kendinize iç sesinize. Tanrı benim için Allah bir yahudi için yahova dır. Putpereslik maddeyi baz aldığı için girilmesi saçma olduğundan girmiyorum. Yani demek istediğim şu, benim Allah diyerek hitap ettiğim tanrı hakkında hristiyanların tanrısı hakkında ve dahi yehova hakkında senelerce araştırma yapılıp tatmin olmanız gerekirken bunu kültürel yozlaşıdan kafası bunalmış gençler olarak dakikalara saatlere indiremezsiniz. Bu işler derin detaylar ile devam eden fıkıh sistemleri olan senin saçma dediğin işten bile mantık ve beka çıkartan bir olaydır. Misal her gün farklı bir hatun ile yatan adamı meşru görüp en fazla çapkın diye hitap eden kitle 2-3 eş ile evlenen kişiyi ayıplar halbuki eşler arasında rıza gözetilerek insan evlenir bu bir dahası zamanın savaş getirdiği tarihlerde eşleri ölen dul hatunlar kimsesiz kalmasın diye yanlış yola ahlaki çöküntüye yoğrulmasınlar diye dinen yolu açılmıştır dediğim gibi size en saçma gelen konuda bile gerçeklerden kaçarsanız bu başlığı açmaya hakkınız kalmaz.

332005 · 9 Ağustos 2020

AlanTuring dedi:
Arkadaşlar peki hayat anlamsız geliyor mu? Daha çok inanmayanlara soruyorum 1000 yıl önce ölenleri düşünün hiç gelmemiş gibiler. Hatta direkt 100 bin yıl öncekileri falan düşünün onların hiç izi yok. Biz de ölünce hiç gelmemiş gibi olacağız bu dünya'ya. Ailemiz, sevgilimiz, arkadaşlarımız ve güzel anılarımız aslında hepsi bir hiç olacak Atatürk gibi bile olsanız öleceğiniz için aslında hiç yaşamamış gibi olacaksınız büyük insan olmanın da anlamı yok gibi geliyor.

Onursuzca yaşayacağıma onurluca dünyada bir iz bırakarak ölmeyi tercih ederim.

Parti Şapkası · 9 Ağustos 2020

Fatih un dedi:
Ya da o zamanın hayal gücü diyebilir miyiz?

Din, peygamber, kitap tartışmadığım için o konuda evet ya da hayır diye yorum yapamam. Tek söyleyebileceğim şey insanların içinde yaşadığı çağa uygun şeylerin gerçekleşmesi daha muhtemel.

TheShelt · 9 Ağustos 2020

Pokemon Ferhat dedi:
(Bkz: Talkan katliamı) (bkz: Curcan katliamı)

İnanmayanların sığındığı iki uydurma. Araştırın kendiniz de görürsünüz. Kulaktan dolma bilgiler onlar.

AlanTuring · 9 Ağustos 2020

332005 dedi:
Onursuzca yaşayacağıma onurluca dünyada bir iz bırakarak ölmeyi tercih ederim.

Evet ben de böyle diyorum burada güzel anlar yaşatayım insanlara ama yine de ölmek ağır geliyor ve değersizleştiriyor her şeyi.

Pokemon Ferhat · 9 Ağustos 2020

Jira dedi:
Inanma. Inan diye boğazını sıkan mi var?

Nedir bu tavır? Ben böyle bir şey dediğimi hatırlamıyorum da.

332005 dedi:
Ama akside kanıtlanamıyor ne doğru olduğunu ispatlayabilirsin ne yanlış olduğunu.

Ne tanrıya inanırım ne de tanrıya inanmam. İkisi de aynı oranda yanlıştır bana göre.

Numbness · 9 Ağustos 2020

AlanTuring dedi:
Evet ben de böyle diyorum burada güzel anlar yaşatayım insanlara ama yine de ölmek ağır geliyor ve değersizleştiriyor her şeyi.

Dostum emin ol sonsuza kadar yaşamak istemezdin. İçinde yaşadığımız dünyayı güzelleştirelim, yeter. Yapabildiğimiz kadar.

Tanrıya inanmak veya inanmamak - Sorgulamak

Ayrıntılı düzenleme

Tyrant

Decipat

Fatih un

Hectopat

Numbness

Kilopat

callish

Femtopat

332005

Kilopat

Parti Şapkası

Kilopat

TheShelt

Hectopat

AlanTuring

Megapat

Pokemon Ferhat

Centipat

Numbness

Kilopat

Benzer konular

Technopat Haberler

Yeni konular

Yeni mesajlar

Gizliliğinize önem veriyoruz