gaf2134
Decapat
- Katılım
- 20 Ağustos 2019
- Mesajlar
- 503
Defalarca anlattık, bir daha anlatalım. Fizik kanunları, evrenin dokusu sayesinde ortaya çıkan şeylerdir. Kuantum dünyası haricinde bu kanunlar evrendeki her yerde geçerlidir. Çünkü evren her yerde evren.
Yok, ezberleyip gelmişsin. 7 sayfadır aynı argümanlar. Bilimde tesadüfe yer yoktur. Evrimde bile tesadüf denmez, denemez. Çünkü bir sürü çevresel etken vardır. Bunları gözlemlersek bunun "tesadüf" olmadığını anlarız.
Evren tesadüfen oluşmadı. Çoklu evrenler hipotezini bilir misin? Evren düzende olduğu için biz buradayız, biz burada olduğumuz için düzenli değil. Çünkü determinist bir evren. Evrenin düzenli olması lazım, çünkü fizik kanunları var.
![]()
Bilimin Temel Varsayımları: Bilim, Gerçek Arayışını Hangi Temel Varsayımlar Üzerine İnşa Eder? - Evrim Ağacı
Gerçek, anlaması son derece zor olan; halen eksiksiz bir tanımına sahip olmadığımız, baş döndürücü bir olgudur.[1] İnsanlık, kendinievrimagaci.org
Bunu da 15 kere anlattık. Bir kaynak ver, kaosun rastgele ve tesadüfen olduğuna dair. Bak bir daha alıntılıyorum aynı mesajı.
Sen sorgula. Argüman ezberleyip geliyorsun, biz karşı argüman sunuyoruz; yine aynı argümanı söyleyip bize araştırmamızı ve sorgulamamızı söylüyorsun.
Çoklu evrenler hipotezi diyorum yine. Ortaya çıkan her evren başarılı olamıyor, bizim evrenimiz başarılı olanlardan birisi. Big-Bang öncesine dair en çok kabul gören hipotez budur.
İnancın aklının ve beyninin önüne geçiyor. Şu an sunduğun argümanların "evren düzenliyse bir tasarımcıya ihtiyaç vardır, bu kalemin bile bir yaratıcısı varsa evrenin nasıl olmasın?" Bu iki argümandan hiçbir farkı yok.
Lütfen, argüman ezberleyip gelme. Argümanına bir cevap veriyoruz. Sen aynı argümanı papağan gibi tekrar ediyorsun. Madem bu kadar dogmatik görüşlüsün, ben de bir şey sorayım. Tanrın nasıl oluştu? Zamanın oluşumundan önce (Yani evrenin oluşumundan önce) bir hiçlik vardı, hiçbir şey olamaz yani. Nasıl oluştu tanrı? Bunu kesin ve net bir şekilde cevaplarsan tamam diyeceğim.
Hala kendi inancınızı sorgulamıyorsunuz. Mesela bilim bize bitkilerin nasıl büyüdüğünü açıklamıyor. Sadece olayların hangi aşamalarla gerçekleştiğini açıklıyor. Bilim bize evrendeki olayların sıralaması açıklıyor. Bunu da evrende bir düzen olması sebebiyle yapabiliyor. Mesela yağmur yağdıktan sonra bitki büyüyor. Bunu defalarca deniyor ve defalarca olayın sıralanışını bu olduğunu görüyor. Gözlemlenebilir alanın dışına yorum yapmadığı için koyduğu kural gereği, teorisi şu olur. "Yağmurun yağması bitkinin büyümesine etki eder."
Delili de şu, yağmur yağmadığında bitki büyümüyor. Ya tamam da bu birisinin tercihi de olabilir. Yani maddi alanın dışında olan ve yağmur yağdığında bitkiyi büyütmeyi tercih edip, yağmadığında da büyütmemeyi tercih eden bir ilim sahibi bir İlahta olabilir. Sırf her seferinde öncesinde yağmur var diye bu inanılmaz fiil yağmura verilir mi? Ki bitkinin büyümesi dediğin olay içinde matematik, kimya, fizik ve biyoloji kanunlarının fiilen işlediği inanılmaz bilinç gerektiren bir olay ve bütün evrenle alakalı bir olay bağımsız değil. Yani buradaki bitki ile Çin'deki bitkinin aynı kanunlara uyduğunu görüyoruz. Veya buradaki bitkinin atomuyla, bize yüz milyon ışık yılı mesafedeki atomun uyduğu fiziksel düzen aynı. Bunu tüm evreni ihata eden bir ilim, irade sahibi bilinçli bir varlığa vermek çok daha mantıklı.