Bedene ihtiyaç duymayan beyin var mıdır?

Bilimle alakası olmadığını yazdıklarınızı okudukça görüyorum zaten :)
Bilimde insanın kendinin daha rahat yaşamasını sağlayan bir araç. Bulunduğu ortamı ve kendini anlamak, zayıflıklarını ve avantajlarını anlamak karşılaşacağınız/karşılaştığınız durumlarda başa çıkabilmenizi sağlayacaktır ki bu hayatta kalma oranınızı arttıracaktır. Yoksa zaman gibi değerli bir kaynak neden boşuna(?) harcansın. Bir getirisi var.
Doğaya hükmediyorsunuz, neyin savaşı? YGS falan da bu topraklara has. Gördüğünüzden başkasına ulaşabilmek için biraz farklı yerlere bakmayı deneyin.
Sadece dünya ile savaşmıyorsun ki, virüslere, göktaşlarıyla, soğukla, sıcakla, ölümle, yaşamla hatta kendi türünüzle bile savaşıyorsun. Kendi içinizde örnekleri sınırlandırıyorsunuz. Nereye baksanız zaten oradan bir hayatta kalma belirtisi görebilirsiniz. Örnek sayısı sonsuz. Verdiğiniz tüm argümanlara kendiniz düşünerek bile bunu bulabilirsiniz. Benim verdiğim örnekler sadece birkaçı. Hayatın kendisi zaten sonuna kadar mücadele. Mücadeleyi ya tek bir türle ya tek bir olguyla kıyaslıyorsunuz. Bütün kümeden sadece bir sayıyı seçip "sadece bu" diyorsunuz. Ama daha torbada belki senin bile hiç bilmediğin etkenler var.
 
Bilimde insanın kendinin daha rahat yaşamasını sağlayan bir araç. Bulunduğu ortamı ve kendini anlamak, zayıflıklarını ve avantajlarını anlamak karşılaşacağınız/karşılaştığınız durumlarda başa çıkabilmenizi sağlayacaktır ki bu hayatta kalma oranınızı arttıracaktır. Yoksa zaman gibi değerli bir kaynak neden boşuna(?) harcansın. Bir getirisi var.
Ancak sizin yaptığınız felsefe de değil. Felsefe yaptığınızı sanıyorsunuz. Siz ortaya atılan bir soruya genelleme yaparak cevap bulduğunuzu düşünüyorsunuz. Bunun yerine farklı sorular sorarak ortaya attığınız ya da kafanızdaki düşüncenin doğrulanması üzerine değil de yanlışlanması üzerine konuşursanız felsefe yapmış olursunuz.
 
Neyse arkadaşlar, başlığa bakarak konunun felsefe olduğunu sandım. Uzadıkça uzadı. İyi geceler herkese. @fr2by'nin beyin alanında belli bir uzmanlığı varmış. Konuyu kendi deneyimlerine ve bilgilerine göre cevaplayacaktır.
Konuyu açan kişi "beyin" olarak sormuş. İlk attığım mesajda beynin vücut olmadan nasıl çalışacağını günümüz dünyasındaki bazı sağlık durumları üzerinden örneklendirerek cevapladım.
 
Bilimde insanın kendinin daha rahat yaşamasını sağlayan bir araç. Bulunduğu ortamı ve kendini anlamak, zayıflıklarını ve avantajlarını anlamak karşılaşacağınız/karşılaştığınız durumlarda başa çıkabilmenizi sağlayacaktır ki bu hayatta kalma oranınızı arttıracaktır. Yoksa zaman gibi değerli bir kaynak neden boşuna(?) harcansın. Bir getirisi var.

Sadece dünya ile savaşmıyorsun ki, virüslere, göktaşlarıyla, soğukla, sıcakla, ölümle, yaşamla hatta kendi türünüzle bile savaşıyorsun. Kendi içinizde örnekleri sınırlandırıyorsunuz. Nereye baksanız zaten oradan bir hayatta kalma belirtisi görebilirsiniz. Örnek sayısı sonsuz. Verdiğiniz tüm argümanlara kendiniz düşünerek bile bunu bulabilirsiniz. Benim verdiğim örnekler sadece birkaçı. Hayatın kendisi zaten sonuna kadar mücadele. Mücadeleyi ya tek bir türle ya tek bir olguyla kıyaslıyorsunuz. Bütün kümeden sadece bir sayıyı seçip "sadece bu" diyorsunuz. Ama daha torbada belki senin bile hiç bilmediğin etkenler var.

Siz savaşmayı tercih etmişsiniz.
 
Konuşmayı bile "savaş" olarak nitelemeniz neden? Genelde "iletişim" olarak ifade edilir.
Şu anda iletişim dediğiniz şey ikimizin fikirlerinin savaşıdır. Kendi argümanınızla benim argümanlarım savaşıyor. Birbirimize karşı mücadele verdik. Kazanç? Yok. Iletişimin kendisi de üstünlük aracıdır. Bilgiyi aktarabilmekte bir hayatta kalma şekli olarak tanımlanabilir.
 
Uyarı! Bu konu 5 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı