Öncelikle kardeşiniz değilim ve hemfikirim, tabii ki isteyen istediğine inanır. Fakat sorunuz tutarlı değil, çünkü inanan kişinin yapması gerekenler dahilinde, birlikte aile kuracağı kişi hakkında da bazı sorumluluklar mevcuttur. İkili ilişkilerde ortak ahlaki değerler olmazsa, ilişkinin sağlıklı ilerlemesi pek mümkün değildir. Karşı taraf bunu reddederse zorlamak değil, güzellikle oradan ayrılmak gerekir. Sizin bunları kabul etmiyor olmanız, bunları tutarsız yapmaz. Sorunuzda da inanış ya da dünyevi görüşe ulaşma hadisesini "kendini ikna etme" olarak ifade etmeniz veya görmeniz, sorunun manasız tartışmalara vesile olmasına gebedir. Çünkü dine itikat; ikna ile değil, bilginin neticesindeki kabul ile oluşur.