Seni üzdüğüm için çok üzgünüm. Yapabileceğim bir şey var mı? Mesela JD SSD hediye edebilirim?
Gerçekten çok üzgünüm, bunca yazı yazıyorum ama söylediğimi ne anlıyorsun ne de anlamak istiyorsun. Tipik Türk insanı işte kendi görüşünden olmadığı an ne dinler, ne anlamak ister. 1 tane JD ürününü öneren yazım yok, 1 tane benzer ürünü önerdiğim yazım yok ama beni bununla suçluyorsun. Keşke benimde Mimar Sinan'ın hikayesindeki gibi bu durumu düzeltebilme şansım olsaydı :
Mimar Sinan, Süleymaniye Cami karşısında oynayan çocukların yanından geçerken bir çocuğun arkadaşına: “
Şu minare eğri yapılmış..” dediğini duymuş. Mimar Sinan hemen çocuğun yanına giderek; “Göster bakalım hangi minare eğri olmuş” deyince, çocuk eliyle işaret ederek “Şu minare eğri yapılmış ,sağ taraftaki minare eğri” der.
Bunun üzerine Mimar Sinan işçilere bize bir halat getirin der. İşçiler halatı getirir ve Mimar Sinan bir ucunu minareye bağlamalarını ister. Mimar Sinan küçük çocuğu yanına çağırır ve işçiler şimdi halatı çekerek minareyi düzeltecekler.
”Minare düzelince sen tamam diyerek bizleri uyar” demiş. İşçiler bakıyor minarede eğrilik falan yok ama bu olanlara da anlam veremeyince, Mimar Sinan’a, mimar başımız, sen bizlerden daha iyi biliyorsun ki, minarede eğrilik falan yok biz bunun neresini düzelteceğiz.
Mimar Sinan siz dediğimi yapın der. İşçiler halatı çekmeye başlar, Mimar Sinan çocuğa düzeldi mi der? Çocuk biraz daha der. İşçiler bir daha çeker halatı, Mimar Sinan yine sorar çoçuğa düzeldi mi? Çocuk biraz daha der, İşçiler yine çeker halatı çocuk tamam tamam
“Tamaaam düzeldiii..” der.
Mimar Sinan çocuğa: tekrar “Şimdi tamamen düzeldi mi?” diye sorunca, çocuk: “Evet düzeldi, şimdi daha güzel oldu, bak..” diye cevap verir. Mimar Sinan sonra işçilere dönerek şöyle demiş:
Eğer biz bu çocuğun kafasındaki minarenin eğriliğini düzeltmeseydik, çocuk caminin yanından her geçtiğinde caminin güzelliğini değilde minarenin eğriliğini görürdü kafasındaki minare eğriyken önlem almasaydık diğer çocuklarında kafasında eğri minare olarak kalabilirdi.
Dedikodular aslı astarı olmasa bile büyüdüklerinde kafalarında iz bırakırdı.
Böylece caminin adı da eğri minareli cami olarak yayılırdı” der.