Sizce hasan sabbah ateist miydi?

Katılım
23 Şubat 2020
Mesajlar
4.805
Makaleler
2
Çözümler
16
Yer
Sakarya
İyi forumlar herkese. Bu konuyu açmamın sebebi, okuduğum bir kitaptan gelen merak hissi. Fazla uzatmadan konuya girmek istiyorum.

Birkaç yıl önce "güvercin gerdanlığı" isimli kitabı okumuştum. Kitap: Tapınakçılardan Alamut'a, Hasan Sabbah'ın kartal yuvası'na kadar uzanan bir konuya sahipti. Kitapta bahsedilen olaylar doğru mudur bilinmez fakat bana göre Hasan Sabbah kesinlikle ilginç bir kişilikti. Kitapta Hasan Sabbah ile bir tapınak şövalyesi (ajan) arasında geçen diyalogda, Hasan Sabbah çok hasta olduğunu ve öleceğini söyler. Ölmeden önce ise ona: İslam ve diğer semavi dinlerin belirli kademelere sahip olduğunu ve insanları belli bir noktaya kadar çıkarabileceğini söylüyordu. Tapınakçı, Sabbah'a son kademeden sonra ne olduğunu sordu ve Sabbah hiçbir şey olmadığını, her şeyin bir oyundan ibaret olduğunu söyledi. Başka şeyler hakkında da konuşuyordu fakat unuttum.

Hasan Sabbah'ın ateist olduğunu savunan pek kaynak bulamadım ama kendisi astronomi, Matematik, Fizik ve büyü gibi şeyler ile yakından ilgiliymiş. Ben açıkçası ateist olduğunu düşündüm, sizinde yorumlarınızı merak ettim. Böyle bir konu açmaya karar verdim.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Kim neyin eksikliğini çekiyorsa o olmuştur Sabbah. Dindar, ateist, savaşçı, adalet dağıtıcısı, terörist, suikastçi...

Bir insanın neye inandığının veya neye taptığının önemi yoktur. İnsan sadece insanlığına göre yargılanmalıdır; inanışına, rengine, diline, milletine, ailesine, doğduğu yere, kişisel tercih ve görüşlerine göre değil...
 
Herkes neyin eksikliğini çekiyorsa o olmuştur Sabbah. Dindar, ateist, savaşçı, adalet dağıtıcısı, terörist, suikastçi...

Bir insanın neye inandığının veya neye taptığının önemi yoktur. İnsan sadece insanlığına göre yargılanmalıdır; inanışına, rengine, diline, milletine, ailesine, doğduğu yere, kişisel tercih ve görüşlerine göre değil...
Amacım yargılamak değil, merak.
 
Bir insanın neye inandığının veya neye taptığının önemi yoktur. İnsan sadece insanlığına göre yargılanmalıdır; inanışına, rengine, diline, milletine, ailesine, doğduğu yere, kişisel tercih ve görüşlerine göre değil...
Bir diğer deyişle tanrı insanın kalbindedir. Onun hisleri, yönelimleri, duyguları; kalbindeki tanrının gölgeleridir.
 
Sanmam. Düşüncesine göre kendi Allah'ının rızası için icraatler yapıyor. Eğitim yöntemlerinin ateist birisi tarafından kullanılabileceğini düşünmüyorum.
 
Sanmam. Düşüncesine göre kendi Allah'ının rızası için icraatler yapıyor. Eğitim yöntemlerinin ateist birisi tarafından kullanılabileceğini düşünmüyorum.
Astronomiye çok meraklı ve ilgili olması, oldukça hırslı bir yapısı olması ve insanları cennet vaad ederek kandırması gibi özellikleri nedeniyle bu düşünceye kapılmıştım bende.
 
Haşhaşilerin asıl amacı o dönemde Selçuklu İmparatorluğu, Bağdat merkezli Abbasi halifeliğini destekliyordu, koruyordu. Bilindiği gibi Abbasi halifeliği sünniydi. Ayrıca bunun dışında Mısır merkezli şii Fatımi Halifeliği vardı.

Ehl-i sünnet inancına sahip Müslüman Selçuklu birlikleri şii olan Fatımi Halifeliği ile de mücadele içindeydi.

Hasan Sabbah şii mezhebine mensuptu ve dolayısıyla Fatımi Halifeliğinin eski gücüne sahip olmasını istiyordu. Bu nedenle Selçuklu İmparatorluğundan kurtulursa Fatımiler'in tekrardan eski şanlı günlerine döneceğini düşünüyordu. Bu nedenle dini kullanarak kendisine bir örgüt kurdu.

Haşhaşiler.

Örgütte müritleri haşhaş adı verilen uyuşturucu bitki ile uyuşturup, Alamut Kalesi içerisinde düzenlemiş olduğu sahte cennetle kandırarak Selçuklulara karşı savaşmaya teşvik ediyordu Sabbah. Haşhaş etikisiyle iyice uyuşan suikastçi müritler Selçuklu devlet adamlarına saldırıyor, halkın üzerinde dehşet etkisi bırakmayı hedefliyordu. İngilizce'deki Assasin's kelimesi de temelde buradan gelme.

Aynı zamanda sahte cennet vaadi, yaratıcıyla konuştuğu iddiası ve uyuşturucuyu kullanarak dünyanın ve tarihin dehşet verici ve lanet örgütlerinden birini kurmuş bir psikopattır Hasan Sabbah.

O dönemdeki ortadoğu coğrafyasının durumunu merak edenlere "Arapların Gözüyle Haçlı Seferleri - Amin Maalouf" kitabını önerebilirim.
 
Astronomiye çok meraklı ve ilgili olması, oldukça hırslı bir yapısı olması ve insanları cennet vaad ederek kandırması gibi özellikleri nedeniyle bu düşünceye kapılmıştım bende.

Ateist olsa kendi emrindeki insanlara cennet vaad etmezdi bence kendi yolundan gitmelerini isterdi cennet vaadine inanacak insanlar cenneti istiyordur.
Psikopat yerine zeki denebilir bence.
 
Ateist olsa kendi emrindeki insanlara cennet vaad etmezdi bence kendi yolundan gitmelerini isterdi cennet vaadine inanacak insanlar cenneti istiyordur.
Psikopat yerine zeki denebilir bence.
Zaten iş olsun diye emretmedi, haşhaş ve dini kullanarak güçlü bir tarikat kurma isteği vardı içinde ve istediğini elde etti de zaten.

Onlarca hatta yüzlerce, haşhaş ile cennete gittiğini sanan müritlere sahipti. Bu dünyada mutlu olamayan müritler, çabucak ölüp cennete gitmek isterlerdi. İşte bu şekilde dünyanın en tehlikeli suikast grubu oluşmuş oldu.

Müritler cennete gitmekle meşgul olurken, Hasan Sabbah da onların ekmeğini yiyordu.
 
Uyarı! Bu konu 5 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Technopat Haberler

Yeni konular

Yeni mesajlar

Geri
Yukarı