Okulun disiplin kurulundan, en sert hocanın yanına git, hocam ben ameliyatlıyım, şu kadar zaman hastanede yattım, sürekli bana sataşıyorlar artık sinirlerim bozuldu, okulu bırakma noktasına geldim, polise gitmeyi düşünüyorum, bu işi kökten çözelim, uğraşak halim kalmadı, falan deyin.
Çekinmeyin, böyle salaklar insanları sindirmekten haz alır, lisedeyken yolundan gelip yoluna giden biriyken bile böyle tipler vardı, bıçak mı sorarsın, okulun önüne serserileri yığmak mı sorarsın. Gidip en yetkili hocalara bu salakları anlattık, hocalar da bir halt yiyemedi, mal döver gibi döv yine hayır etmiyor, hocalar da bize dövün diyor, zaten gücümüz yetiyordu, hatta sınıf başkanı falan olmuştum, hırlamaktan başka bişey yapamıyorlar, işin ilginç yanı bunların hepsinin aile yapısı bozuk ağır travma geçirmiş kişilik bozukluğu olan tipler olması, lisenin son sınıfına gelince hiçbiriyle sorun kalmamıştı, hepsi kendiliğinden düzelmişti, bu salaklar ortamın gazına gelip dayılık davası yapmaya kalkıyorlar, ulan sanki belediye başkanı neyin derdindesin... Aradan çok uzun yıllar geçti, konuyu görünce aklıma geldi, haberlerde görmüştüm, düğünde kafasına sıkmışlar, inan eski saçmalıkları unutup üzüldüm yahu, bazı çocukken çok azgın oluyor, çocuğun ailesi her hafta okula gelirdi, yani düşün ben okulda görmeye tahammül edemiyordum, bunun gibi birkaç tane olmuştu lise yıllarımda...
En iyisi hocanın masasına yakın sıralardan birine otur, önden cam kenarı, ilk sıralar olsun, onları görme.