Öncelikle kendimize şunu soralım. Yaşlı insanlar kimlerdir? Genellikle ülkemizde 65 yaş ve üstü yaşlı sayılıyor. Ömrü olduğu sürece tüm insanlar yaşlanır. Buna göre, iyi insanlar da kötü insanlar da yaşlanır. Ben birisine sırf yaşı büyük diye saygı duymam, saygıyı hak etmeli. O yer verdiğiniz bir yaşlının gençliğinde veya ilerleyen yaşlarında tecavüz yapan, hırsızlık yapan birisi olduğunu bilseydiniz yer verir miydiniz? İşin duygusal kısmı bu.
Şimdi bir de bilimsel açıdan düşünelim. Arkadaşın dediği şey doğru. Yaşlı insanların da egzersiz yapmaları gerekir ki kemikleri ve kasları körelmesin. Bu bağlamda ayakta durmak da güzel ve kolay bir aktivitedir. Bunu ben demiyorum gerçekten yapılan araştırmalar söyler, dileyen internetten inceleyebilir. Ayrıca, kişi yaşlılık döneminde gerçekten çok çabuk yoruluyorsa ve güçsüzse bunun asıl sebebi gençliğindeki tembelliği veya yanlış spor aktiviteleridir. Vücuduna iyi bakan birisi yaşlılık döneminde bile dinç olur.
Otobüste kendi kendine gençlik bitmiş diye söylenen yaşlılardan nefret ediyorum. Aynı şeyi gençler de yapıyor kalkmış akıl veriyor kalk yaşlı var o otursun diyorlar. Sanane kardeşim? İster veririm yer ister vermem, bana akıl veremezsin. Hayır, gerçekten ihtiyacı olan biriyse zaten veririm de eli ayağı düzgün kişiye ben ne diye yer vericekmişim?
Emekli olduklarında bütün evde oturuyorlar televizyon izliyorlar, kahvede vakit öldürüyorlar ne kendilerine ne de ülkeye bir katkıları yok adamlar zaten bütün gün dinleniyor bari otobüste ayakta dursunlar sanki ne ya? Biz okula gidiyoruz, çalışıyoruz emek veriyoruz günümüzün hatta yılımızın çoğu bir şeyler peşinde koşmakla geçiyor bırakın da biz oturalım.
Son olarak şu gerçeğin de bilinmesini isterim ki, zayıf ama dinlenmiş kaslar (yani yaşlıların), güçlü ama yorgun kaslara (yani gençlerin) göre daha fazla ayakta durabilir.