Türk tarih bilgilerinin objektif olmaması

Tarih dersinde Osmanlı'yı cok adaletli ve halkın mutlu oldugunu anlatırlar. inanan insanlar var...
Hocam gerçekler malesef öyle değil. Osmanlı'da özellikle fakir anadolu halkı çok mutsuzdu. Hatta Klasik Dönem Osmanlısına bakacak olursak neredeyse tüm isyanlar Anadolu Türkmenleri tarafından çıkartılmıştır. Bunun sebebi Osmanlı'nın ana karasını Balkanlar, Ege ve Marmara'dan oluşmasıdır. Diğer tüm bölgeler ise tabiri caiz ise Osmanlı'nın sömürgesi idi. Osmanlı bir Balkan Devleti idi ve Balkanları kaybedince devlet tamamen yok olmaya mahkum oldu.
 
Kesinlikle katılıyorum. Bir de herkesi Türk gösterme saçmalığı var. Ural-Altay gurubundan olan tüm dilleri türkmüş gibi gösteriyorlar. Bu zırvadan başka bir şey değil. Hem her şeyi Türk olarak atfetmek türklüğe hakarettir.
Sanılanın aksine ilk türkler hunlar döneminde değil, göktürk devleti ile ortaya çıkmıştır. Orta asyada dağınık halde yaşayan Altay halkları "Türk" adı ile yeniden teşkilatlanarak millet olmuşlardır. Hani hunlar Türk'tür derler ya bu yanlış. Türklerin kökeni hunlardır ama hunlar Türk değildir. Bu "ben dedem ile aynı kişiyim demek gibi bir şeydir." aynı şeyi diğer ural-Altay halkları için de yapıyorlar. Macarlar, finler filan türkmüş bu da tamamen yanlış. Evet aynı dil gurubu içinde yer alıyoruz ama aynı millet değiliz. Türk kavramı yalnızca ural-Altay gurubundan Altay ailesinde ki turanid gurubunun turkic kısmından oluşur. Türk tabiri Moğol'ları, Japon'ları, korelileri, finleri, macarları ve estonları kapsamaz.

Konuyu diriltmiş gibi oluyorum ancak bildigime göre macarlar Türk oldugunu biliyorlar ve slavlaştıklarını diyorlar eskiden Türk oldukları ancak şu an olmadıklarını biliyorlar diye biliyorum
Bildigim yanlış bir şey mi var? ( Merak ettim ondan sordum )
 
Konuyu diriltmiş gibi oluyorum ancak bildigime göre macarlar Türk oldugunu biliyorlar ve slavlaştıklarını diyorlar eskiden Türk oldukları ancak şu an olmadıklarını biliyorlar diye biliyorum
Bildigim yanlış bir şey mi var? ( Merak ettim ondan sordum )
Hocam Macarlar asimile olmadılar. Onlar zaten Macarlardı. Daha doğrusu Macarların ataları, Avarlar'dır. Avarlar ve biz Türk toplumları dilsel ve kültürel olarak akrabayızdır. Yani aynı ulusun farklı kolları.
Kısaca Macarlar Türk değildir ama Türkler ile kuzenlerdir. Ural-Altay ailesi vardır. Macarlar, Estonyalılar ve Finlandiyalılar Ural gurubunda yer alırken Türkler, Moğollar, Japonlar ve Koreliler ise Altay gurubundadır.
 
Bir Türk olarak bildiğimiz çoğu tarihi bilginin objektiflikten uzak olduğunu düşünüyorum. Gerek lise tarih hocaları olsun gerek üniversite hocaları olsun coğunun Türk tarihi hakkında verdiği bilgilerin gerçekçi değil. En basitinden Çin seddi olayı. Çinlilerin türklerden korktukları için inşa ettiği olayı tamamen yalan. Üstüne bizim milletin çoğuna sorsan mete han Çinlileri korkuttu ve Çin seddi inşa ettiler der. Fakat Çin seddi mete han döneminde değil babası teoman döneminde inşa edildi. E teoman döneminde ise Türkler tek çatı altında toplanmamış halde savruk bir biçimde yaşıyor orta asyada. Yani Moğol'lar ile birlikte çoğu göçebe küçük gruplar halinde ve Çin köylerine vs saldırarak yağma yapıyorlar büyük ihtimal. Çin bu dönemde imparatorluk seviyesinde. İnanılmaz kalabalıklar ve sınırları da geniş olduğu için sınır boylarında olan köyleri yağma tehlikesinden kurtarmak hem de gelecek saldırılar için bir çeşit koruma olarak yapıyorlar.

Osmanlı tarihini azıcık gerçekçi bir şekilde okusanız mesela Osmanlı padişahlarının Fatih de dahil o kadar da iyilik meleği olmadığını anlarsınız. Çoğunda inanılmaz bir iktidar hırsı ve güç için çoğu şeyi mübah gören bir yapısı var. Eğer güçlü bir imparatorluk kurmak istiyorsan da bunlar şart. Öyle hoşgörülü yok çok yardımsever yok bilmem ne bunlar gerçekçi değil. Böyle bir hükümdar 1 sene bile yönetemez bir ülkeyi. İktidarın temel şartı aslında kötülükten gelir. Zaten Osmanlı'nın en parlak döneminde de halk fasfakir bir şekilde hayat sürüyordu. Tüm araziler devletin. Halk sadece küçük bir alanı sürüp asker yetiştirmek ve vergi vermekle yükümlü. İstanbul'da küçük kıyamet adlı deprem olduğunda 2.beyazıd halktan ilk avarız vergisini aldı. Deprem olunca bile halk devlete vergi veriyordu siz düşünün gerisini yani halkın hiçbir hakkı yok. Sadece padişah için çalışıyorlar. Şu an Osmanlı torunuyum diye gezenler Osmanlı'nın herhangi bir döneminde 5 dakika bile yaşayamaz. İstanbul'un fethinden sonra da İstanbul'da bildiğin yağma oldu. Yeniçerilerin evlenmesi yasak olduğu için fethettiği bölgelerde cinsel ihtiyaçlarını giderme hakları vardı. Bunları kimse anlatmaz. İlber Ortaylı bile çıkıp demez bunu. O dönemin şartlarına göre tabii bunlar normal. Şeyhülislamın vereceği bir fetva ile normalleşiyor. Bu dediğime inanmayan gitsin araştırsın. Fetih sonrası 3 gün yeniçerilere izin verilirdi. İstediklerini yapardı yapılara zarar vermek hariç.

Günümüzde gerçekçi tarih bilgilerine ulaşmak zor. Yabancılardan okusak ya abartıyorlar kötülemek için ya da gerçekten doğru söyleseler bile kıllanıyorsun. Bizimkilerden okusak çoğu istese de objektif olamıyor.

Çok doğru söylüyorsunuz, Tarih'te objektiflik diye bir şey yok. Ve söylediğiniz o hoşgörülü yardım sever lider anlayışı gerçekten nokta atışı tespittir. Dünyaya ve tarihi adını kazımış çoğu lider acımasızlığı ve verdiği kararlar sayesinde bunu başardılar.
 
Bir Türk olarak bildiğimiz çoğu tarihi bilginin objektiflikten uzak olduğunu düşünüyorum. Gerek lise tarih hocaları olsun gerek üniversite hocaları olsun coğunun Türk tarihi hakkında verdiği bilgilerin gerçekçi değil. En basitinden Çin seddi olayı. Çinlilerin türklerden korktukları için inşa ettiği olayı tamamen yalan. Üstüne bizim milletin çoğuna sorsan mete han çinlileri korkuttu ve Çin seddi inşa ettiler der. Fakat Çin seddi mete han döneminde değil babası teoman döneminde inşa edildi. E teoman döneminde ise türkler tek çatı altında toplanmamış halde savruk bir biçimde yaşıyor orta asyada. Yani Moğol'lar ile birlikte çoğu göçebe küçük gruplar halinde ve Çin köylerine vs saldırarak yağma yapıyorlar büyük ihtimal. Çin bu dönemde imparatorluk seviyesinde. İnanılmaz kalabalıklar ve sınırları da geniş olduğu için sınır boylarında olan köyleri yağma tehlikesinden kurtarmak hem de gelecek saldırılar için bir çeşit koruma olarak yapıyorlar.

Osmanlı tarihini azıcık gerçekçi bir şekilde okusanız mesela Osmanlı padişahlarının Fatih de dahil o kadar da iyilik meleği olmadığını anlarsınız. Çoğunda inanılmaz bir iktidar hırsı ve güç için çoğu şeyi mübah gören bir yapısı var. Eğer güçlü bir imparatorluk kurmak istiyorsan da bunlar şart. Öyle hoşgörülü yok çok yardımsever yok bilmem ne bunlar gerçekçi değil. Böyle bir hükümdar 1 sene bile yönetemez bir ülkeyi. İktidarın temel şartı aslında kötülükten gelir. Zaten Osmanlı'nın en parlak döneminde de halk fasfakir bir şekilde hayat sürüyordu. Tüm araziler devletin. Halk sadece küçük bir alanı sürüp asker yetiştirmek ve vergi vermekle yükümlü. İstanbul'da küçük kıyamet adlı deprem olduğunda 2.beyazıd halktan ilk avarız vergisini aldı. Deprem olunca bile halk devlete vergi veriyordu siz düşünün gerisini yani halkın hiçbir hakkı yok. Sadece padişah için çalışıyorlar. Şu an Osmanlı torunuyum diye gezenler Osmanlı'nın herhangi bir döneminde 5 dakika bile yaşayamaz. İstanbul'un fethinden sonra da İstanbul'da bildiğin yağma oldu. Yeniçerilerin evlenmesi yasak olduğu için fethettiği bölgelerde cinsel ihtiyaçlarını giderme hakları vardı. Bunları kimse anlatmaz. İlber Ortaylı bile çıkıp demez bunu. O dönemin şartlarına göre tabii bunlar normal. Şeyhülislamın vereceği bir fetva ile normalleşiyor. Bu dediğime inanmayan gitsin araştırsın. Fetih sonrası 3 gün yeniçerilere izin verilirdi. İstediklerini yapardı yapılara zarar vermek hariç.

Günümüzde gerçekçi tarih bilgilerine ulaşmak zor. Yabancılardan okusak ya abartıyorlar kötülemek için ya da gerçekten doğru söyleseler bile kıllanıyorsun. Bizimkilerden okusak çoğu istese de objektif olamıyor.
Anladığım kadarıyla arkadaş burada demek istiyor ki, Türkler başarılı tarihe sahip ancak anlatım biçimi çok yanlış. Her şeyi kendilerine göre anlatıyorlar demek istemiş diye yorumladım. Yani umarım öyledir. Çin seddi olayına gelecek olursak, Türklerin bir çatı altında toplanmasına gerek yoktu çin köylerine saldırmak için ve dediğin gibi çinliler sonuç olarak saldırılardan korunmak için seddi inşa etti temel amaçta. En fazla saldırı yapanların arasında Türkler vardı yoğunlukla. Türkler kimse kabul etmek istemese de eskiden Barbar bir milletti. Bunu Türk olarak söyleyebiliyorum çünkü Türkler yumuşak millet olmadı hiçbir zaman. Tabi şuanki günümüz hariç...
 
Hocam gerçekler malesef öyle değil. Osmanlı'da özellikle fakir anadolu halkı çok mutsuzdu. Hatta Klasik Dönem Osmanlısına bakacak olursak neredeyse tüm isyanlar Anadolu Türkmenleri tarafından çıkartılmıştır. Bunun sebebi Osmanlı'nın ana karasını Balkanlar, Ege ve Marmara'dan oluşmasıdır. Diğer tüm bölgeler ise tabiri caiz ise Osmanlı'nın sömürgesi idi. Osmanlı bir Balkan Devleti idi ve Balkanları kaybedince devlet tamamen yok olmaya mahkum oldu.
Mustafa kemal zamanında anadoludaki olan isyanlar anadolu halkının çok mu mutlu olduğunu gösteriyo o vakit?
 
Mustafa kemal zamanında anadoludaki olan isyanlar anadolu halkının çok mu mutlu olduğunu gösteriyo o vakit?
İç Anadolu, özellikle Doğu Anadolu'da Osmanlı'nın nüfüzu neredeyse hiç yoktu. Doğu Anadolu'da ağalık sistemi (derebeylik) hakimdi. Cumhuriyet ile birlikte Doğu'da ki feodalite çökünce doğal olarak ağalar isyan çıkardı. İsyanlarını Şeriate, Kürtlüğe veya Monarşiye bağladılar. Bu isyanların tek amacı feodal yapının geri gelmesi ağaların yetkisini kaybetmemesiydi. Cumhuriyet, köylü halkına mülk edinme hakkını verdi ve bu ağaların işine gelmedi olay bundan ibaret.
 
İç Anadolu, özellikle Doğu Anadolu'da Osmanlı'nın nüfüzu neredeyse hiç yoktu. Doğu Anadolu'da ağalık sistemi (derebeylik) hakimdi. Cumhuriyet ile birlikte Doğu'da ki feodalite çökünce doğal olarak ağalar isyan çıkardı. İsyanlarını Şeriate, Kürtlüğe veya Monarşiye bağladılar. Bu isyanların tek amacı feodal yapının geri gelmesi ağaların yetkisini kaybetmemesiydi. Cumhuriyet, köylü halkına mülk edinme hakkını verdi ve bu ağaların işine gelmedi olay bundan ibaret.
İsyanlar sadece iç ve doğu anadoluda çıkmadı batıdada isyanlar vardı örneğin bolu isyanı. osmanlının toprak sistemi arasında devlete ait araziler olduğu gibi şahsa ait arazilerde vardı ve bu cumhuriyet ile gelmedi. Feodalite merkezi otorite zafiyetinden ortaya çıkmıştır fakat osmanlıdaki toprak sistemini bizzat merkezi otorite belirlemiştir
Eğer sizin derebeyleri diye benzettiğiniz tımar sahipleri ise bunu onlara merkezi otorite sunmuştur ve feodalitedeki gibi başıboş bırakılmamıştır devlet tarafından bazı şartlar sunulmuştur ve özellikle bu bölgelerde salyaneli veya salyanesiz standardı gözetilmiştir ve devletin her bölgede olduğu gibi bu bölgelerde de ciddi nüfuzu vardı nasıl olmasın ki devletin en önemli sancakları bu kürt bölgelerinde yer alıyordu.
Osmanlı dönemindeki Türkmen isyanı diye bahsettiğin isyanların neredeyse hepsi alevi isyanlarıdır ve iran desteklidir sebebi ise tamamen meshepseldir hiçbir alevi sünniden hoşlanmaz.
Osmanlı ne zaman yönünü batıdaki fetihlere çevirse iran içerdeki şii alevi gruplar sayesinde osmanlıda karışıklık çıkartıyordu o yüzden yavuz sultan selim seferlerini batıya değil doğuya yapmıştır.isminden bile anlaşılıyor iran güdümlü olduğu "Şahkulu isyanları"
 
Kesinlikle katılıyorum. Birde herkesi Türk gösterme saçmalığı var. Ural-Altay gurubundan olan tüm dilleri Türkmüş gibi gösteriyorlar. Bu zırvadan başka bir şey değil. Hem her şeyi Türk olarak atfetmek Türklüğe hakarettir.
Sanılanın aksine ilk Türkler Hunlar döneminde değil, Göktürk Devleti ile ortaya çıkmıştır. Orta Asyada dağınık halde yaşayan Altay halkları "Türk" adı ile yeniden teşkilatlanarak millet olmuşlardır. Hani Hunlar Türk'tür derler ya bu yanlış. Türklerin kökeni Hunlardır ama Hunlar Türk değildir. Bu "Ben dedem ile aynı kişiyim demek gibi bir şeydir." Aynı şeyi diğer Ural-Altay halkları için de yapıyorlar. Macarlar, Finler filan Türkmüş bu da tamamen yanlış. Evet aynı dil gurubu içinde yer alıyoruz ama aynı millet değiliz. Türk kavramı yanlızca Ural-Altay gurubundan Altay ailesinde ki Turanid gurubunun Turkic kısmından oluşur. Türk tabiri Moğolları, Japonları, Korelileri, Finleri, Macarları ve Estonları kapsamaz.
Türkler Hunlardan önce vardı bunun en büyük örneği Türkçenin var olması ve Çinliler Hunların Türkçe konuştuğunu yazıyordu. Burdaki konumda biraz ele aldım: Asya Hunlarının etnik kimliği neydi? , "Altay halkları" ne kadar doğru tabir tartışılır her Altay halkı aynı dili konuşmuyor hatta "Altaic" dediğimiz Moğol, Türk gibi etnik grupların dillerinin aynı kökenden geldiği de tartışmalıdır. Yani bu halklar birleşince Türkler oluşmadı tam tersine Türkçenin kökeni minimum 3000+ yıldır yani Hunlardan da önce konuşuluyordu bu da demek ki Türkler vardı.
Aynı şekilde Hunların Hanedanının kökeni o devletin kimliğini belirliyor altında yaşayanlar değil. Asya Hunları Yüe-çileri veya Tung-huları hakimiyeti altına alınca devletin kimliği moğol-irani-Türk'e dönüşmüyor.
Macarlar ve Finler ile aynı dil grubunda yer almıyoruz. Ural-Altay artık neredeyse çürümüş bir teori. Ural dilleriyle Altay dilleri arasında bağlantı kelime alışverişinden öteye gitmez. Zamanda geriye gittikçe dillerin benzemesi gerekirken diller ayrılıyor. "Turanid" kavramıda doğru değildir zaten artık kimse tarafından kullanılmaz. Türklerin Han, Wei ve Tang hanedan kayıtlarına ve Türklerin genetik tarihine göre kökenine bakarsanız Hunların batıya olan göçleri sonucu Hunların orta asyada ki Hint-avrupa kökenli insanlar ve toharlar, soğdlar gibi irani göçebelerin atalarıyla karışması sonucu ortaya çıkan insanları tip bakımından sınıflandırmaya çalışan çürümüş bir kavramdır.
Aynı şekilde Chan-yu olduğu düşünülen birkaç kurganın genetik analizi Kuzey doğu asyalı ve sibiryalı çıkmıştır. Hanedan ile halk arasında büyük bir genetik fark var bunun sebebi yukarda açıkladığım gibi batıya göç bu araştırmada buna değinilmiş: https://www.science.org/doi/10.1126/sciadv.adf3904 elitler daha homojen iken halk çok daha heterojen. Aynı şekilde Göktürk yönetici ailesinden bulabildiğimiz bir örnek bu Göktürk prensesi ve %97.7 kuzey doğu asyalı çıktı bu kız Göktürklerin kurucu, ilk kağanlarının soyundan gelmekte: https://www.researchgate.net/public...the_Northeast_Asian_origin_of_Gokturk_Khanate . Bu araştırmada da bariz şekilde görülüyor ki Göktürk halkı ile Göktürk hanedanı arasında çok büyük genetik fark var. Göktürk halkı batıda karıştığı hint-avrupalı insanlar yüzünden Afanasiyevo genetik mirası almış. Yani belli ki Türkler tarih sahnesine ilk çıktığında eskimiş tanımla "Turanid" değillerdi.
Göktürkler hanedan içinde hint-avrupalıya benzeyenleride sevmiyorlardı. Tang hanedan kayıtı 194.a 5163:8'e göre: "Ssu-mo'nun siması Hu'lara(İrani) benziyor: Kendisinde pek Türk tipi yok diye, Shih-pi, Ch'u-lo kağanlarda onun Aşina hanedanına gerçekten mensup olup olmadığını konusunda şüphe duymuştu. Onun için Ch'u-lo kağan devrinde, ona hep Chia-pi tegin unvanını tercih ettiler; bunun sonucunda da, o, müstakil askeri olan şad mertebesine yükselemedi." 5163:7 "Ssu-mo'ya gelince o Elig kağanla aynı soydandı." -Görülüyor ki Göktürkler hanedan içinde kağan soyundan gelmesine rağmen görünüşede çok değer veriyorlardı. Belki kağan olacak Ssu-mo tegin Şad bile olamadı.
Konuyu diriltmiş gibi oluyorum ancak bildigime göre macarlar Türk oldugunu biliyorlar ve slavlaştıklarını diyorlar eskiden Türk oldukları ancak şu an olmadıklarını biliyorlar diye biliyorum
Bildigim yanlış bir şey mi var? ( Merak ettim ondan sordum )
Macarlar Türk değildir ve Slavlaşmadılar onların da kendilerine öz bir kültürü var. Macarlar bir Ural halkıdır. Dillerininde ki Türkçe kökenli kelimeler tamamen Hunların altında yaşamalarından ve Onogurlar gibi boylarla kelime-kültür alışverişine girmeleri. Macarlar Hunların himayesinde olan birçok etnik gruptan biriydiler Hunlar batıya göç ederken yanlarına birçok farklı kültürden insanı da kattılar avrupa Hunları üzerinde yapılan çalışmalardan çıkan insanların bu kadar heterojen olmasının sebebide budur.
 
Hocam bence hiçbir (bundan emin değilim) ülkenin resmi tarih anlatısı objektif değil. Belli bir yaştan sonra ortaokul, lise yıllarında anlatılanların pek te doğru olmadığını anlıyorsunuz.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı