Sorun pozitif ayrımcılıkta ve işin özünü görememelerinde. Sorun kadınların daha aşağı düzeyde olduğu yanılgısı, kadınların ve erkeklerin toplumsal olarak klişeleşmiş rollerine dayalı ön yargılar ve gelenekler. Kadın ve Erkek aynı değildir, her konuda da eşit olmak zorunda da değildir. Sadece kadın ve erkek arasında değil, iki erkek veya iki kadın arasında da eşitsizlik söz konusu olabilir ki genelde öyledir. Herkes birbirinden farklıdır. Burada anlaşılması gereken şey, bir insanın bireysel olarak diğer bireyler ile cinsiyetinden bağımsız olarak aynı eşit haklara sahip olması gerektiğidir.
Günümüzde popüler olan en sık söylemlerden biri: “Kadına el kalkmaz” lafını ben de anlayamıyorum. Bu lafı söyleyen erkekler de, kadınlar da eşit derece garipler bana göre. Kadına el kalkmaz ne demek?
“Acaba şiddet herhangi bir insana cinsiyetinden bağımsız olarak gerekli midir?”
Kadına el kalkmıyor da erkeğe el kalkabiliyor mu? Eğer buna inanıyorsanız bir kere bu yaptığınız da başlı başına bir cinsiyetçiliktir, eşitlik falan değil. Çünkü kadın şiddete uygun değil ama erkek şiddete uygundur diyorsunuz.
Evet maalesef ki büyük bir çoğunluğunu kadınlar oluşturuyor ama şiddete bağlı ölüm oranı yüksek olduğu gibi ölenler sadece kadınlardan oluşmuyor maalesef. Şiddetin arkasında eğitimsizliğin, yoksulluğun, aile öğrenimi ve tabii ki kaçınılmaz bir gerçek olan toplumsal olgular vardır ki kadına şiddetin en temel sebeplerinden biri de budur.
Güçlünün kuralları koyduğu bir çağda yaşamıyoruz maalesef, çıkarın artık bunları aklınızdan. Artık insanları cinsiyetlerine, fiziksel özelliklerine göre sınıflandırmaktan vazgeçip her birinin ayrı bir birey ve insan olduğunun farkına varmanız gerekmekte. Ya şiddete karşıyız, hiçbir insana el kalkmaz demeyi öğrenin ya da hiçbir şey dememeyi, bilgisizliği tercih edin.
Bunun çözümü ise tamamen eğitimden geçiyor, gerek erkeklere gerek kadınlara. Sonuçta erkeklerin kendini özel hissetmesini sağlayan sevgisini gösterdiğini sanan ama aslında cinsiyetçilik yaptığının farkında olmayan anne ve baba ebeveynler de var. Erkek çocuklara hürlük sağlandığı gibi aynı zamanda kız çocuklara baskıcı bir aile yetişimi de farklı farklı sonuçlara yol açacaktır.
Sizce hiç mi iyi bir erkek yoktur? Erkek olmak mı kötüdür? Eğer buna inanmıyorsanız illaki ezilen erkeğin de olduğuna inanabilmelisiniz. Nadir de olsa yer yer haklı olan erkeklerin yanlış bir algı yüzünden haksızlığa uğrayıp linç yemesi mümkün değil mi ? Sokakta bir kadın size sırf kötülük olsun diye bir şey yapsa, kendinizi gerçekten sizi linçlemek isteyen bir kitleye açıklayabileceğinize inanıyor musunuz? İstediğimiz şey gerçekten bu mu? En doğrusu?
Lütfen şunu aklınızdan çıkarmayın, bir erkeğin kötü olabileceği kadar bir kadın da kötü olabilir. Bakın, bu sözümde kimsenin başına gelen kötü bir olayın haklılığını savunmuyorum. Kötü insanlar vardır ve kötülüğün bir cinsiyeti yoktur. İstistisiğe aldanıp, çoğunluğun peşinden koşmadan, kimseye saldırmadan önce bir olay hakkında objektif görüş elde edip bilgi toplayın. Yargısız infaza varmayın. Objektif olun. Evet, ataerkil bir toplumda yaşadığımız gerçeği reddedilemez ama bunu düzeltmek için yanlış bilinç oluşturuyoruz gibi gözüküyor. Traziyi eşitlemek yerine teraziyi zıt bir duruma
çevirmeyin.
Yanlışımla eksiğimle bu benim görüşüm. Katılmadığınız veya yanlış bulduğunuz yerleri bildirirseniz üstünde düşünür yanlışsam kendimi düzeltir, anlaşılmadıysam açıklamaya çalışırım. İyi günler.