Din Konularına Düzenleme Getirilmeli

Bu olayı siz nasıl yorumlarsınız? Nasıl olmasını isterdiniz?

  • Olduğu gibi kalsın. İnsanların alenen ve felsefe başlığında içerisinde din tartışması önemli değil.

    Oy: 53 32,3%
  • Hafif düzenlemeler getirilsin. Din konularının ana ekrandan gizlenmesi gibi düzenlemeler olabilir.

    Oy: 17 10,4%
  • Ağır düzenlemeler getirilsin. Din için ayrı bir altbaşlık açılması gibi düzenlemeler olabilir.

    Oy: 39 23,8%
  • Tamamen yasaklansın. Burası bir teknoloji forumu, alakasız konulara yer yok.

    Oy: 45 27,4%
  • Bilmiyorum. Aklımda hiçbir fikir oluşmadı ya da fikir belirtmek istemiyorum.

    Oy: 6 3,7%
  • Ayrıca belirtmek istiyorum. Bu başlıkların hiçbiri düşüncemi yansıtmıyor.

    Oy: 4 2,4%

  • Oy verenlerin toplamı
    164
Örneğin "Evrim yalan ve yerçekimi yok, gök itimi var" diyen bir dindarı elbette cahil olarak göreceğiz. Bunlar fikir değil, cehalettir.
Katılıyorum.

Dindar insanların şahsı ile problemim yok. Herkes inancını içinde yaşayabilir. Ben İslam dinine saygı duymak zorunda değilim.

Eğer ki saygı duymayı dayatıyorsanız şahsınıza olan saygıyı da kaybedersiniz. Din, vicdan meselesidir. İslam dini doğrudan size bunu mu emrediyor? Dolaylı şekilde İslam dini, inananlara yağdırdığı emirler ile; inançsızların "tevbe" ettirilmesini, etmiyorsa öldürmesini, yani saygı duydurulmasını emrediyor.

Gününüzdeki modern dünya ve "insan yasaları" sayesinde şiddet pekte o kadar kolay değil. Gerçek aslında şiddeti emrettiğidir ama vicdan meselesi olduğu için kendi vicdanınızın sesini dinlersiniz ve kendinize varsayımsal inançlar yaratarak gerçeği örtbas ederek vicdanınız rahatlatır ve emirleri imha etmiş olursunuz. Bu sizin "suni islam" ya da "ılımlı sahte islam" inancınızdaki dine saygı duyulurdu elbette ama öyle bir şey söz konusu bile değil. İslam arapların kültüründen yayılmış arap merkezli bir dindir. Ben o dine saygı duymuyorum.

İslam Tanrı'sı(Allah) insanlara mesaj gönderdi. Bu mesajların yazdığı kitaba Kuran deniyor. O kitapta yazan her cümle doğrudan doğruya Tanrı sözüdür ve yoruma açık değildir. Kelimesi harfine kadar cümle anlamı neyse odur. Yani vicdanınızda yarattığınız din, İslam dini değil.
 
Son düzenleme:
Tanrı var mı yok mu, din var mı yok mu, varsa neden var yoksa neden yok gibi konular felsefe başlığı altında sınıflandırılmalı.

İslam'ın veya herhangi bir dinin özellikleri ayetleri amacı doğruluğu, yanlışlığı veya belirli bir dine karşı olan ateist veya deist yaklaşımlar örneğin İslam'da sevgi yok İslam'da kölelik var gibi, bunlar da din başlığı altında sınıflandırılmalı.
 
O değil de "tarih" bölümü olsa iyi olurdu.
"İslam Tarihi" adı altında anlatılan bir hikaye. Sanıyorsunuz ki bütün bu anlatılanlar harfine kadar doğrudur. Anlatılana göre İslam öncesi o bölge kabileleri, doğan kız çocuklarını diri diri gömüyorlarmış.

Tarihsel olaylar hakkındaki araştırmalarınızı "İslam Tarihi" başlığı altında yapmak yerine "Tarih" başlığı altında yapmalısınız.

Müslüman olmayanların vicdanı yaralayan gerçekleri söylemesi, sizlerin de vicdanlarınızı yaralıyor. Bundan kurtulmak için sahte masallar ile dolu "İslam Tarihi" başlığı altında sonradan oluşturulmuş olay anlatımlarına biat ederek vicdan ve inancınızı kurtarıyorsunuz.

Tanrı(Allah) korkusu, sizleri inanç çemberine sokuyor. Olayları somut delilleriyle araştırmayı deneyin.
 
Son düzenleme:
Neden böyle konulara girilmemesi gerektiğinin çok iyi bir örneği !
 
@IBM 3090 VF
Tamamen ön kabullere dayanıyor. Yani burada Kuran'ın Tanrı sözü olduğu ön kabulü ile analize girişiyor.

Ön kabul nedir?

İlk önce Kuran Tanrı sözüdür demektir. Daha sonra araştırılan ve öğrenilen her yeni bilgi ve delili bu ön kabule dayandıracak şekilde modifiye etmektir. Aslında modifeye yanlış bir tanım. Anlatması da zor açıkçası.

Ahlakın/vicdanın(empati) temeli dinler değil "ayna nöronlarıdır." Psikopat katil manyaklara tahtası eksik deriz. İşte bu nöronlar ile alakalı da şimdi detaya girmeye gerek yok.

Ben dinsiz olarak din felsefesini ele alıyorum. Karşı argüman üretmek için, müslümanlar bu yazıda olduğu gibi "islam teolojisini" temel alıyor. Kavgalar da bu yüzden çıkıyor. Zaten İslam teolojisi İslam'ı kanıtlamaya ve dini savunmaya yönelik ortaya çıkmıştır. Aynı şekilde yahudi teolojisi...vb. Bunlar özeldir, din felsefesi ise geneldir.

Teoloji, inancı inancın içerisinden ele alarak inancı inceleyen disiplindir. Dini savunmak amacı ile, dinden kalkan ve yeniden dine dönen hareket vardır.(İnanç Çemberi) Diğer adı ile döngüsel gerekçelendirme.

Mantık hatası.
  • *Tanrı'nın(Allah) Evren'i yarattığını nereden biliyorsun?
  • +Çünkü Kuran'da öyle yazıyor.
  • *Peki Kuran'ın doğru olduğunu nereden biliyorsun?
  • +Onu Tanrı(Allah) gönderdi.
Görüldüğü gibi iddia edilen şeyin doğruluğunu kanıtlamak için ortaya bir iddia daha atıldı. Bu iki iddia birbirini "doğrula-mış" gibi gibi gözüktü. Aslında bu mantık hatası.

Fakat bu mantık hatası, söz konusu din felsefesi(genel) olduğunda anlamlı. İslam teolojisinde böyle bir mantık hatasından bahsedilemez. Çünkü inanç çemberi içerisinde hareket edildiği için zaten baştan belirli ön kabuller ile başlanmış oluyor.

Bu açıdan incelendiğinde "din felsefesi" insancıl amaçlar ile yaklaşarak, akla dayanan nedenler ile kendini haklı çıkarmaya çalışırken; müslümanlar teoloji ile İslam'ı ön kabul ettiğinde bu dine gelen eleştirilere karşı savunmak amacı ile bu hareketi yapar.

Kavgaların temel sebebi bu kadar basit.
 
Son düzenleme:
2-3 tane kendini bilmez, saygısız adam yüzünden dini konular veya felsefik tartışmalar neden yasaklansın veya onaylanmasın? Herkesin dininin kendine olması farklı, forumda insanların birbiriyle fikir alışverişinde bulunması farklı. Kafasına takılan bir soru olduğunda insanlar soru sorduğunda "Bana ne, cevaplamıyorum; git doğruyu kendin araştır, herkesin dini kendinedir." mi diyeceksiniz mesela? Veya birisi ateist ama ikna edilse müslüman vs. olacak, bu adama yardım etmeyecek misiniz veya konusunu onaylamayacak mısınız? Herkesin dini kendine düşüncesi bir yere kadar kabul edilebilir ama fazlası da bencilliktir. Düşünceni söylersin; inanıp inanmamak karşındaki insanın aklına kalmış bir şeydir.
 
Şimdiden başladı tartışmalar tabiatı gereği bazıları suçlayarak kapatılsın diyor bazılarıda bu böyle değil kardeşim diyip izah getiriyor ironik çıkamıyoruz bundan.
 
Dostum öncelikle yazın için, sonra da bana karşı sakinliğini koruduğun için teşekkürler. Ufak bir parantez açarak şunu söylemek istiyorum; Ben Müslüman düşmanı değilim! Ben Müslümanlara saygısızlık yapmıyorum ve hakaret etmiyorum. Benim tek derdim İslam dinini bilmeden, hacıdan ve hocadan öğrenen, inandığı dinin ve yaratıcısının kitabını açıp bir kez okumamış kişilerin, bana karşı eleştirel tavırları ve "google search" yaparak dinlerini savunmaları. Attığın linkteki yazı aslında gerçeklere dayanmadığını söylemek zorundayım. Çünkü ortak işlenen ve İslam toplumunca kabul gören hadis, Ayşe'nin ağzından şöyle anlatılır. (Yazıları kitabımdan doğruca aktardığım için yazım yanlışları olabilir şimdiden kusura bakma lütfen.)

"6 yaşında küçücük bir kızken Hz.Muhammed'le nikahım kıyıldı; daha sonra biz Medine'ye hicret ettik. Orada hastalandım; bu hastalıktan ötürü saçlarım döküldü. Daha sonra saçlarım yeniden gürleşti. Bir gün çocuklarla birlikte salıncakta oynarken annem Ümmü Ruman gelip beni çağırdı. Bende annemin yanına vardım. Beni ne yapacağını bilmiyordum. Elimden tuttu, ta evimizin kapısına kadar geldik. Ben yorgunluktan kaba kaba soluyordum. Nihayet soluğum biraz yatıştı. Sonra annem biraz su getirdi; O suyla yüzümü başımı sıvazladım. Daha sonra beni eve koydu. Evde Ensar'dan bir takım kadınlar hazır bulunuyordu. Bunlar bana, 'Hayır ve bereket üzerine geldin, kısmet getirdin!' deyip beni alkışladılar. Annem beni bu kadınlara teslim etti. Bunlarda benim kılığımı, kıyafetimi düzelterek içeri giren Hz. Muhammed'e teslim edip çıktılar. Beni hiç bir şey üzmedi; ancak Hz. Muhammed habersiz içeri girince çok sıkıldım. Ensar kadınlar beni Hz. Muhammed'e teslim ettiklerinde ben 9 yaşındaydım."

Hadisin devamı uzun ama ben burada keseyim. Öncelikle bahsedilen bu hadis Sahihi Buhâri ve onun özeti olan Tecrid-i Sarih'te kabul görüyor. Ayrıca Ayşe'nin 6 yaşında nişanlanıp, 9 yaşında evlenmesi ise Tüm hadis kaynaklarında neredeyse ortak işleniyor. Kaynak vermeye kalksam emin ol yazının tamamından daha uzun olur. Buradan anlıyorum ki bu hadisi görmezden gelmek ve doğruları çarpıtmak sadece reformistlerin işi. Çünkü bu konuda mezhepler arasında falan ihtilaf yoktur. Günümüz ahlak gereğince bu konu eleştirileceği için ayetler çarptırılıp, hadislerin üzeri kapatılınca sanıyorlar ki bunlar açığa çıkmayacak. Bunu yapan aynı reformistler bilimle çelişen bazı konuları da ayetleri eğip bükerek, farklı anlam çıkarıp, güya bir mucize varmış, "Tanrı bak 1400 yıl önce bunu bize söylemiş" gibi kendi yarattıkları inanç dünyasında yaşayıp gidiyorlar. Oysa ki Alâk suresinin evrimle alakası yoktur; dünyanın 6 günde yaratılışı Rölativite ile açıklanmaz. Bu Kuran 1400 sene evvel o günün şartları ile yazılmış, o yüzyılın kabul gören bilimini benimsemiş ve ona göre hazırlanmıştır. Çünkü Kuranda açıkça görülüyor ki Aristoteles'in evren modeli kabul görür. Eğer buraya kadar okuduysan teşekkür ederim dostum. Ayrıca şimdi okuma fırsatı bulduğum bir diğer konu iste "Arap cahiliye dönemi" yalanıdır. Eğer Araplar kız çocuklarını gömüyorlardır derseniz, Türkler de kadınlarını öldürüyordu demeniz gerekir. Bazı durumlarda kız çocuklarının kişilerce gömüldüğü doğru fakat bunu bir topluma addetmek yukarıda verdiğim örneğe benzer. Bunu araştırmak için İslam öncesi Arap tarihine bakmanız yeterlidir.
 
Son düzenleme:

Eğer din tartışılması için ayrı bir altbaşlık yoksa açılmalı. Ben ona oy verdim, din gerçekten çok özel bir şeydir ve herkes bence yorum yapmamalı. İnanan birine inanmayan biri veya tam tersi olan kişiler birbirlerine saygısızlık yapabilirler.
 
Sayın hocam, alaycı şekilde aldığınız yanıtlar elbette üzücüdür ve ahlâkî değildir. Hakaret algısı ile tepki veren müslümanların tepkisi de haklı değildir. Bunların sebebi doğru tartışma yöntemini ve etik kurallarını bilmemek veya önemsememekten kaynaklanıyor gibidir. Kişiler kendi düşüncelerini savunmak için tepkisel davranabilirler ve bu biraz yüksek egodan ve biraz da bir topluluğa aidiyet ihtiyacından kaynaklanıyor olabilir. Mesela Apple fanboy vs. Samsung fanboy kapışmaları veya Intel fanboy vs. AMD fanboy kapışmaları gibi. Sanırsınız bu fanboylara sanki madalya verilecek.

Size düzgün bir şekilde karşılık verecek daha nitelikli kişiler belki de vardır ama onlara şimdilik rastlamamış olabilirsiniz, bu biraz da şans işi gibidir. Aslında aradığınız bazı cevaplar profesyonel kişiler, akademisyenler tarafından başka internet sitelerinde veriliyor da olabilir, ama zaman ayırıp bakmak gerekiyor. Sonuçta burada cevap verenler, sıradan amatör üyelerdir. Sorunsuz sosyaller
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için çerezleri kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…