Evrenin İşleyişi - Büyük Patlama 1080p Torrent

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Kendini bilime adayan biri teori nedir bilmiyor sanırım? Ispatı olmayan şey nedir? Bu mu bilim?
Bu arada bilimin insanlara etkisini anlatmak için en büyük örnek dinler olabilir. Bu gayet açık. Bağdaştırılmayacak neresi var acaba?
Neyse forumu tartışma ortamına çevirmeden konuyu kapatalım lütfen. Bu konu uzun tartışmalara sebebiyet verebilir.
Devam etmek isterseniz cevabınızı buyurun yazın. Ama benim zamanım kısıtlı, üzgünüm.
 
Ben yıllardır teorilerimle nam salmışımdır;)
Benim habere çıkışlarım, bu konunun kamu oyunda aşırı reklamasyona yönelmesidir.
Tarihimizde öyle bilim adamları vardır ki bulduğu ve ispatladığı şeyleri söyleyemeden, ya da onlardan para kazanamadan daha sonra buluşları takdir edilmiştir.
 
Önceki mesajınızda sonradan eklediğiniz kısmı ele alarak "helal olsun adam yapmış" diyorum :D
Çalışmalarınızdan haberim olmadığı için ve ilk eleştirdiğim mesajınızda da aksini anladığım için ortalığı biraz karıştırmış olabilirim.
Bilgisiz olduğunuzu ima ettiğim için kusuruma bakmayın :)
 
Yine de kafana takılan birşeyler olursa Recep'e sor'ma bana sor:D
Bilgim dahilinde mutlaka yanıt alacaksın.
 
Güzel espri oldu :D Teknoloji konusunda yardıma ihtiyacım yok açıkcası, çok teşekkür ederim.
Yazılımcıyım bende. Yazılım konusunda da sorularınızı ben cevaplayabilirim :D
 
Foruma hoş geldin :) Görüşlerini takdir ettim. Yazılım konusunda biraz yetersiziz ve bu konuda bazı tatsız olaylar geldi başımıza :) Forumda takıldıkça buranın ne kadar güzel bir yer olduğunu ve zamanla sana hem maddi, hem manevi çok şey kazandıracağını görebilirsin.
 
Demek ki bu yüzden anlaşamadık. Ben yazılımcılar ile hiç anlaşamam:D
Çünkü benim gerçek işim bir donanımı tasarlamak, planlamak, yapım aşamasını gerçekleştirip testini yapmaktır:D
Sene 1990'lı yıllarda donanım mı, yazılım mı? konulu bir tartışma söz konusu olmuştu.
 
Bizler de uzaylı değil miyiz? Ya da kazıp çıkarttığımız kılıç dişli bir kaplan fosili bize uzaylı gibi görünecek kadar yabancı değil mi? Bir yandan yaşadığımız evreni anlamaya, simülasyonlarla canlandırmaya çalışırken bir yandan daha üzerinde yaşadığımız gezegenin tektonik yapısı, depremler, gelgitler, atmosferik olaylar üzerine araştırmalarımız sürüp gidiyor. Gezegenimizin en derin çukurlarını bir kenara bırakın, ormanların kuytularında, uzakta bir mağarada bile daha keşfetmediğimiz, kategorilendirmediğimiz yaşamlar var. Doğacak çocukların birkaç nesil sonra nasıl görüneceğini bir kenara bırakalım, sosyal gelişimimiz, toplumsal olayların akışı, bunların sosyal ağlar üzerinden ilişkilendirilip Big Data dediğimiz dev veri tabanlarında analizine kadar o kadar çok ilgiyle, heyecanla, merakla araştırılacak, öğrenilecek şey var ki. Varolmanın dayanılmaz güzelliği diyorum buna :) Çocukken okuduğum ilk Bilim Teknik dergilerinde "Ay Üssü" hayallerinden bu yana bütün bu bilgilere kolayca ulaşabilmek hayranlık verici değil de nedir? :) İyi forumlar hepimize...
 
Foruma hoş geldin :) Görüşlerini takdir ettim. Yazılım konusunda biraz yetersiziz ve bu konuda bazı tatsız olaylar geldi başımıza :) Forumda takıldıkça buranın ne kadar güzel bir yer olduğunu ve zamanla sana hem maddi, hem manevi çok şey kazandıracağını görebilirsin.

Hoşbulduk, teşekkür ederim. :)
Tayfun Kumaş'ı tanıyorsun, yakın dostum olur. Onun sayesinde buranın ne kadar güzel olduğunu öğrenip duruyordum zaten.
Yazılım konusunda da yetersiz olduğunuzu fark ettim. Umarım zamanla bu konuda ilerleme sağlayabilirsiniz.
Paylaşımcı ruhum sağolsun, elimden geldiğince ve zamanla foruma ısınıp yardımda bulunabilirim :D


Demek ki bu yüzden anlaşamadık. Ben yazılımcılar ile hiç anlaşamam:D
Çünkü benim gerçek işim bir donanımı tasarlamak, planlamak, yapım aşamasını gerçekleştirip testini yapmaktır:D
Sene 1990'lı yıllarda donanım mı, yazılım mı? konulu bir tartışma söz konusu olmuştu.

Ne diyeyim ki. Hak veriyorum :D Bende teknolojiye ilk olarak donanım ile adım attım ama benim için yazılıma ısınma aşaması olmuştu.
Zamanla donanımdan sıkılıp yazılımda uzman anlamda geliştikten sonra geçen sene kariyer yapmaya başladım :D
Açıkcası donanımın rutin hareketleri beni sıkıyordu. Mekatronik gibi bir şey olsa gam yemeyeceğim ama bildiğin akşama kadar notebook ve pc tamiri yapıyordum.
Şimdi de hergün farklı aksiyon senaryoları yormaya başladı :D

Öyle işte :D Benim geçmişim senin ki kadar eskiye gitmiyor maalesef. Windows 2000 çıkmadan önce bu dünya ile tanışmıştım.
56k modem ile flash oyun sitelerinde geziyor, bulduğum programları not defterinde açıp bu ne böyle diye inceliyordum :D


Bizler de uzaylı değil miyiz? Ya da kazıp çıkarttığımız kılıç dişli bir kaplan fosili bize uzaylı gibi görünecek kadar yabancı değil mi? Bir yandan yaşadığımız evreni anlamaya, simülasyonlarla canlandırmaya çalışırken bir yandan daha üzerinde yaşadığımız gezegenin tektonik yapısı, depremler, gelgitler, atmosferik olaylar üzerine araştırmalarımız sürüp gidiyor. Gezegenimizin en derin çukurlarını bir kenara bırakın, ormanların kuytularında, uzakta bir mağarada bile daha keşfetmediğimiz, kategorilendirmediğimiz yaşamlar var. Doğacak çocukların birkaç nesil sonra nasıl görüneceğini bir kenara bırakalım, sosyal gelişimimiz, toplumsal olayların akışı, bunların sosyal ağlar üzerinden ilişkilendirilip Big Data dediğimiz dev veri tabanlarında analizine kadar o kadar çok ilgiyle, heyecanla, merakla araştırılacak, öğrenilecek şey var ki. Varolmanın dayanılmaz güzelliği diyorum buna :) Çocukken okuduğum ilk Bilim Teknik dergilerinde "Ay Üssü" hayallerinden bu yana bütün bu bilgilere kolayca ulaşabilmek hayranlık verici değil de nedir? :) İyi forumlar hepimize...
Baştan sona gülümseyerek okudum. Çok güzel bir yorum olmuş, elinize sağlık :)
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Ne diyeyim ki. Hak veriyorum :D Bende teknolojiye ilk olarak donanım ile adım attım ama benim için yazılıma ısınma aşaması olmuştu.
Zamanla donanımdan sıkılıp yazılımda uzman anlamda geliştikten sonra geçen sene kariyer yapmaya başladım :D
Açıkcası donanımın rutin hareketleri beni sıkıyordu. Mekatronik gibi bir şey olsa gam yemeyeceğim ama bildiğin akşama kadar notebook ve pc tamiri yapıyordum.
Şimdi de hergün farklı aksiyon senaryoları yormaya başladı :D

Öyle işte :D Benim geçmişim senin ki kadar eskiye gitmiyor maalesef. Windows 2000 çıkmadan önce bu dünya ile tanışmıştım.
56k modem ile flash oyun sitelerinde geziyor, bulduğum programları not defterinde açıp bu ne böyle diye inceliyordum :D

Sene 1988. İlk bilgisayarımı (COMMODORE 64) alıp büyük bir hızla eve gelmiştim. Harala gürele, baara çığıra çevrilen oyunlardan sonra, acaba bu bilgisayarın içerisinde 'A' tuşuna bastığımda neler oluyor diye düşünmemden sonra mikrobu almış oldum. Zaten elektronik ile yakından ilgili olmamdan dolayı, işlemci komutları, makina dili ve assembler gibi abuk konulara girmeye başlamıştım. 2 sene kadar sonra ilk virüs böcüğümü yazmıştım. Hiç unutmuyorum. Oyuncu oyunu büyük bir zevkle ve metanetle oynayıp tam bitireceği anda, uygun satıra yerleştirmiş olduğum SYS 64738 komutu ile bilgisayarı resetliyordum:D
Haliyle o kadar emek boşa gidiyordu. Ama yaptığım şeyin inceliğini düşününce, bilgisayara uygun komutlarla iş yaptırmak fikri üzerinde çalışmıştım. Ama teknolojiye yetişemiyordum. Ben bir şeyi yaptırmaya çalışırken EPROM programlama devreleri çoktan piyasaya sürülmüştü bile:( 180 MARK karşılığı Almanyadan bi tane getirtmiştim.
Daha sonra AMIGA 500 ler, Z 88 ler, İ 286 lar, 386 lar derken zaten ipin ucunu kaçırmış olduk. Daha önce de belirtmiş olduğum gibi, donanımcılar ile yazılımcılar arasında ciddi bir yarış başlamıştı. Ben en iyisi kendi alanım olan, elektronik ve devreler ile yoluma devam ettim. Hatta o yıllarda Z 88 işlemcisi ile bir bilgisayar bile yapmaya kalkışmıştık ta 3 arkadaşımız, 3 aylık maaşı kadar bütçe ile bitirememiştik.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Geri
Yukarı