Her şeyin eninde sonunda bitecek olması

Annem son günlerde biraz hasta. En son ben ölürsem kardeşin sana emanet, okut ve adam et dedi.

Dilim tutuldu, konuşamadım, yutkunamadım... İçten içe üzülüyorum, kaç gündür nasıl sabah olup nasıl gece olduğunu, nasıl yemek yediğimi, nasıl kalktığımı bilmiyorum, bildiğin programlanmış robot gibi yaşıyorum.

Telefonlara cevap vermek istemiyorum, mesaj yazmak istemiyorum. Geç saatlere kadar uyuyamıyorum, evde kalıp sadece onunla vakit geçirmek ve iş yükünü azaltmak istiyorum. Kısacası bitik ve kötü haldeyim, hiçbir yakınımın haberi yok ve artık bu halim birazcık dikkat çekmeye başladı.

En yakınıma, kız arkadaşıma anlatacak cesareti bile bulamadım kendimde, buraya dökeyim dedim içimi... Ben de sorguluyorum uzun uzun başlıktaki yazıyı...

Sözün özü her şey boş, her şey gelip geçici. Sevdiğiniz insanların kıymetini bilin, kaybedince çok geç oluyor her şey için.
Allah yardımcınız olsun kardeşim sabır versin Allah. Vallahi üzülüyorum yahu böyle durumlarda. Seni tanımasam bile...

Benimde annem 2 gün önce kolestrolü çıkmış, sapasağlam kadındı. Bana söyleyince kaç yıldır ağlamayan ben, gözümden 1 damla kontrolsüz düştü. Yüzümde ağlama ifadesi yok ama o göz yaşını tutamadım. Kedere boğulmuştum. Yazmamak gerekiyor aslında ama ben de içimi dökeyim dedim.
 
Hayat aptallara güzel. Keşke aptal olsam.(Hiçbirşeyin farkında değiller ve kafalarına takmıyorlar yanlış anlaşılmasın)
Yok ya o da kötü. Ne kadar acı çeksek de bizi biz yapan, o anki duruma kadar yaşadığımız tecrübeler ve aklımızdır. Karakteri bu oluşturur. Sadece bu yüzden aptal olmayı istememek lazım. Deli olduktan sonra topraktan farkın kalmıyor hatta insan gözüyle bile bakılmıyor aklını kullanamayana...
 
Yok ya o da kötü. Ne kadar acı çeksek de bizi biz yapan, o anki duruma kadar yaşadığımız tecrübeler ve aklımızdır. Karakteri bu oluşturur. Sadece bu yüzden aptal olmayı istememek lazım. deli olduktan sonra topraktan farkın kalmıyor hatta insan gözüyle bile bakılmıyor aklını kullanamayana...

Mutlu olduktan sonra hiçbir şey umrumda olmazdı.
 
Mutlu olduktan sonra hiçbir şey umrumda olmazdı.
Bunu şuan ki aklınla yazıyorsun. Mutluluğun tanımını bilmeyen birisi nasıl mutlu olur? Delinin ki mutluluk değil sevinçtir. İçgüdüsel olarak aşırı memnun durumda olduğunu dışarı vurma eylemidir 1 yaşındaki bir bebek gibi. Emin ol akıl, bize bahşedilen en büyük nimettir. Sahip çıkmak icap eder.
 
Bunu şu anki aklınla yazıyorsun. Mutluluğun tanımını bilmeyen birisi nasıl mutlu olur? Delinin ki mutluluk değil sevinçtir. İçgüdüsel olarak aşırı memnun durumda olduğunu dışarı vurma eyle midir 1 yaşındaki bir bebek gibi. Emin ol akıl, bize bahşedilen en büyük nimettir. Sahip çıkmak icap eder.

Mutlu olduğunu bilmez. Sadece mutludur. Hayattan haberi yok. Akıl çok büyük bir nimet evet. Ama aynı zamanda mutsuzluğun da kaynağıdır. Yoksa neyin ne olduğunu bilmeyen neden mutsuz olsun.
 
Dostum mutsuzluğun mutluluğundan kuvvetliyse psikolojik desteğe ihtiyaç var demektir. Yanlış anlaşılma olmasın psikolojik destek, uzmanından alınan manevi yardımdır. Hastalık değildir.

Bu konudaki ilk yazdığım paragraf burada önem taşıyor. Amaç. Bir amaç varsa onun için yaşarız. Hayat amacı olmayan insan yaşı 27'den büyükse kendini sorgulaması gerekmekte zannımca. Vesselam.
 
Dostum mutsuzluğun mutluluğundan kuvvetliyse psikolojik desteğe ihtiyaç var demektir. Yanlış anlaşılma olmasın psikolojik destek, uzmanından alınan manevi yardımdır. Hastalık değildir.

Bu konudaki ilk yazdığım paragraf burada önem taşıyor. Amaç. Bir amaç varsa onun için yaşarız. Hayat amacı olmayan insan yaşı 27'den büyükse kendini sorgulaması gerekmekte zannımca. Vesselam.

Ne yazama bilemedim. Mutlu olmaya çalışacağım. Değerli yorumun için teşekkür ederim.
 

Geri
Yukarı