Tamam.
32 yaşında aydınlandım resmen, önemli olan insanın içini rahat ettirecek bir bahane bulmasıymış. Yarın bir gün diyanet çıkıp X gruptaki kişileri öldürmek günah değildir dese yapacağınız şey bu olacak, diyanet dedi...
Ben katılım bankacılığını yeteri kadar araştırdım zaten, şimdi sen de tarihi araştırıp her dinde bu ve benzeri kurumların yönetimler tarafından nasıl kullanıldığını öğrenirsin diye umuyorum.
Dediğiniz şeylerin de komisyoncu faizcilikten hiçbir farkı yok. Senin paraya ihtiyacın var, buna gereken para ne kadar? 100 TL. Ne alacaksın? Araba. Tamam arabayı ben alıyorum sana ama bana 150 TL ödeyeceksin.
Ortamlarda faizci değiliz desinler. O parayı banka sana veriyor, arabayı sen gidip alıyorsun da parasını ödüyorsun. Ortada yine bir mal var. İş için dükkan mı açacaksın? Çek kredini, ortada yine mal var, krediyi sana havadan vermiyorlar. Krediyi ne için aldığını zaten belirtiyorsun, hava kredisine değil taşıt/kobi kredisine başvuruyorsun. Dediğiniz komisyoncu faizcilikle tek farkı o parayı alıp gidip sen alıyorsun alacağını, banka senin yerine almıyor. İkisinde de bankaya faiz ödüyorsun, birinde komisyoncu faizi, diğerinde reel faiz.
Paradan faiz isteyince haram, çöp parçası bile olsa ortada malın fiyatı üzerinden komisyon faizciliği helal.