Kaderin kendisiyle bağlantısı var mıdır?

Sence oradan fikirlerini birilerine zorla kabul ettirmeye çalışan cahillere mi benziyorum? Ben burada felsefe yapıyorum. İşin içinde mantık var.

Demek istediğimi anlamadınız galiba.

Dur açıklayayım;
"Allah her şeyi bilir. O, her şeye kadirdir." -> O zaman geleceği de bilmek zorundadır. İrade verdiği bir varlığın geleceğini de bilecektir.

"Allah, insanlara özgür irade vermiştir. Ama insan kaderini kendisi belirler." -> O zaman Allah'ın kusursuz bir yaratıcı olması imkansızdır. Allah, imkanları kısıtlı bir yaratıcı olacaktır.

Peki bir Müslüman; "Allah, kusursuzdur." diyor mu, demiyor mu? Eğer bunu kabul ediyorsa, kader kavramını da kabul etmek zorundadır. Eğer etmiyorsa, Kusursuz Tanrı söylemi ile çelişecektir.


Ateizm, deizm gibi görüşler neden var? Buradaki çelişkiler yüzünden. Bu söyleminin nedenini sen bulmalısın, ben değil. Müslüman olan sensin. Eğer iman ediyorsan cevabını da verirsen sevinirim.

Yani anladığım kadarıyla sana göre Allah geleceği bilmiyor değil mi?
Kendi fikrini, görüşünü belirtmene bir şey demiyorum.
Ben de inanmayan biri olarak "yok" diyorum. Ama eğer inanıyorsan Allah'ın her şeyi bildiğini de kabul etmelisin. İnançlı biri "kader" kavramını kabul etmek zorundadır.
Kendin kalın bir şekilde belirterek zorunluluk kılmışsın. Neye nasıl inanacağı bireyi bağlar. Sen argümanlarını sunarsın kabul edilir veya edilmez ama kendi düşüncelerini empoze edemezsin.
 
Kendin kalın bir şekilde belirterek zorunluluk kılmışsın. Neye nasıl inanacağı bireyi bağlar. Sen argümanlarını sunarsın kabul edilir veya edilmez ama kendi düşüncelerini empoze edemezsin.
Hocam, hâlâ aynı şeyi söylüyorsunuz. Bu bir zorunluluktur. (hatta bir olgudur.) Bir şeyin zorunlu olması için kural koyulması ya da zorla yaptırılması gerekmez. Mantığa ya da herhangi bir olguya karşı çıkmamak da zorunluluktur.

İsterse "bacak kılları almanın günah olduğu" bir dine inansın. Zerre umurumda değil. Ama burada belirtmek istediğim, çelişki yaratan durumlardır. Bunlar kesinlikle bir fikir değildir. İnanırsa inansın. Ama çeliştiği durumu yazıya döker müdahale etmek zorundayım.
 
"Allah, insanlara özgür irade vermiştir. Ama insan kaderini kendisi belirler." -> O zaman Allah'ın kusursuz bir yaratıcı olması imkansızdır. Allah, imkanları kısıtlı bir yaratıcı olacaktır.

Allah isterse herkesin kaderini belirler. Ancak Allah bunu yapmaz. Çünkü dünya sınav. Örnek sınava girdin ve sınav sonuçlarını sınav bittiğinde ögreniriz. İnsan da sınav sonucunu öldükten sonra ögrenir.
 
Allah isterse herkesin kaderini belirler. Ancak Allah bunu yapmaz. Çünkü dünya sınav. Örnek sınava girdin ve sınav sonuçlarını sınav bittiğinde ögreniriz. İnsan da sınav sonucunu öldükten sonra ögrenir.
Sen inandığın din üzerinden yürüyorsun. O zaman ben de öyle yapayım.

İmanın 6. şartı nedir?

-Kaza ve Kadere iman;

Kader, Allah'ın ezelden ebede kadar olmuş ve olacak, iyi-kötü her şey'in oluş zamanını, yerini ve her türlü özelliklerini ezelden bilmesi, öylece takdir ve tespit etmesidir.

Kaza ise, zamanı gelince ezelî ilmine ve takdirine uygun olarak eşya ve olayları yaratmasıdır.


Ben olaylara skeptik yaklaşırım. Örneğin;
Bir ülkenin tarihinde olan bir olay, yabancı başka kaynaklarda da var mıdır?

O yüzden Kaza ve Kadere iman, acaba sadece Türk İslami kaynaklarında mı geçiyor diye düşündüm. "Bu olabilir mi? Dalga mı geçiyorsun?" deme. Çünkü ibadet, kültürden kültüre değişiyor. Mesela, Kadir gecesi başka kültürlerde yoktur.

Yabancı kaynaklara baktım ve o kaynaklarda da Kaza ve Kadere iman var. Ve birçok ayet de kaderin var olduğu mevcuttur.

Kendi görüşüm ve mantığın öne sürdüğünü zaten yukarıda açıkladım:

Pierre-Simon Laplace şöyle demiştir;

“Evrenin şimdiki halini, geçmişin sonucu ve geleceğin nedeni olarak ele alabiliriz. Bir an için evrenin tüm güçlerinin ve bunu oluşturan tüm varlıkların konumlarını anlayabilen bir canlı olduğunu düşünürsek, ve bunun bu verileri inceleyebileceğini de düşünürsek, aynı anda evrendeki en büyük varlıklardan en küçük atomlara kadar her şeyi hesaba katarak bir hesap yaparsa, hiçbir şey belirsiz değildir ve gelecek de, aynı geçmiş gibi, onun gözlerinin önündedir.”

Yani her şey kusursuz şekilde ölçüldüğü zaman, bütün olasılıklar kusursuz şekilde bilinebilirdir.

Determinizme göre kişinin kendisinin bütün aldığı kararlar, yaptığı eylemler, düşünceler yine olduğu dünyanın dışına çıkamaz. Bir nevi dindeki kader kavramında da aynısı vardır.

Örneğin;

Bir yazı-turada, bütün etkenler hesaplandığında paranın hangi yüzünün geleceği kesin bir biçimde her seferinde bilinebilir.
 
İki olasılık vardır bence;
Ya tamamen Mutlak Determinizm gerçektir ve bir toz tanesinin hareketi bile kaderdir.
Ya da hiç bir şekilde kader yoktur her şey tesadüftür.
Bunun arası olamaz bence. Ya her şey kader ya da kader yok.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı