Ölüm bir kurtuluş değil

Psikoloğa görünseniz iyi olur. Sadece bir hayatımız var ve öldükten sonra geri gelebilmek için başka bir şansımız yok.

Sen öyle sanabilirsin. Doğmadan önce hiçtin ama birden var oldun. Doğmadan öncesi ölümle aynı. Ama benliğin bir kez oluşabildi. Sonsuz zamanda sonsuz olasılıklar vardır ve bir şeyin ihtimali 1 ise (Bu ihtimal en az bir kez zaten oluştu çünkü doğdun) sonsuz sürede bu sürekli tekrarlanır. Bence yaşadığın hayattan kurtulamazsın. Tekrar edecek.
 
Belki de ölüyoruz ve trilyonlarca katrilyarlarca yıl biz ölüyken geçiyor. Fakat zaman yok. Bilinç yok. Biz bunun farkına varmıyoruz. Gece uyuyup sabah kalkmak gibi zaman geçiyor. Bu arada evren birkaç kez yok olup yeniden var oluyor ve her şey teyp kaseti gibi başa sararak aynı hayata gözlerimizi yeniden açıyoruz. Böyle sistemi resetlemek gibi falan.

Nietszche Bengi dönüş gibi.
Bu durumda evrenin birkaç kez yok olup yeniden var olduğu sıralarda biz neden ilk yeniden var oluşta yeniden dünyaya gelmiyoruz da birkaç yeniden var oluşta geliyoruz? Düşüncede büyük bir boşluk söz konusu.
 
Sen öyle sanabilirsin. Doğmadan önce hiçtin ama birden var oldun. Doğmadan öncesi ölümle aynı. Ama benliğin bir kez oluşabildi. Sonsuz zamanda sonsuz olasılıklar vardır ve bir şeyin ihtimali 1 ise (Bu ihtimal en az bir kez zaten oluştu çünkü doğdun) sonsuz sürede bu sürekli tekrarlanır. Bence yaşadığın hayattan kurtulamazsın. Tekrar edecek.
Eğer ki evrenin oluşması için bir şey gerekmiyorsa evren bir kere oluşup durmayacaktır, sonsuz kere oluşacaktır. Bu da sonsuz tane ben, sonsuz tane sen ve sonsuz tane başkası demek ama bence evrenin oluşumunda başka olaylar var ve sadece bir defa dünyaya geleceğiz. Başka şansımız yok.
 
Sen yokken, bilincin yokken dünya ve evreni ne yapacaksın? 1 milyon yıl önceki dünya ile işin var mı? Ya da 1000 yıl önce ölen bir elemanın bugünle ya da geçen zamanla ne gibi bir ilgisi olabilir.

Bilincimiz olduğu sürece varız, bilinç gidince her şey önemsiz.

Bilincin yok olması önemli değil. Bilinç yokken, sen hiçken, bir kez bilinçli oldun mu? Evet. Demek ki öldükten sonra bunun bir kez daha aynen tekrarlanmaması için sebep yok. Ölüyken doğmamışken dirildin. Öldükten sonra da aynen dirilirsin merak etme. Tabii aynı şekilde aynı hayatla.
 
İnanan için hayatı güzelleştiriyor inanmayan için de böyle derin bilinmezliklere sürüklüyor.

Çok iyi yazmışsınız. Kafanı açtığın zaman görüyorsun gerçekleri. Tüm uydurmaları.

@Züber hocam bu sadece bir fikir. Bir bilgisayar oyunu da olabilir. İçimizden birisi tanrı olabilir ve her şey aslında eğlence amaçlı olabilir. Simülasyonda olabilir...
 
Belki de ölüyoruz ve trilyonlarca katrilyarlarca yıl biz ölüyken geçiyor. Fakat zaman yok. Bilinç yok. Biz bunun farkına varmıyoruz. Gece uyuyup sabah kalkmak gibi zaman geçiyor. Bu arada evren birkaç kez yok olup yeniden var oluyor ve her şey teyp kaseti gibi başa sararak aynı hayata gözlerimizi yeniden açıyoruz. Böyle sistemi resetlemek gibi falan.

Nietszche Bengi dönüş gibi.
Sen uyurken videoya alayım ben, sabah uyanınca gösteririm. Dünya ve Evren duruyor yani yerinde.
 
Peki nasıl var oluyor? Bir yaratıcıya inanıyor musunuz? Veya bir dine?

Hayır yaratıcıya inanmıyorum. Bunun için ruh bile gerekmiyor. Sadece evren sona ulaşıyor ve sonsuz zaman diyoruz 1 milyar, 1 trilyon, 1 katrilyon yıl değil. Burada yazamayacağım kadar büyük sayılar düşünelim. Geçen bu süre bize 1 saniye bile gelmez. Çünkü bilinç yok, zaman algısı yok. Daha sonra evren aynı şekilde yeniden oluşur ve bizleri oluşturan atomlar, aynı şekilde bir araya gelirler. Sonsuz zaman da o atomların o şekilde birebir aynı konuma kaçınılmaz şekilde geleceklerini düşünüyorum ve böylelikle aynı bilinç ve hatta tüm her şey eksiksiz olarak yeniden oluşacak ve aynı olaylar ve tamamen aynı şekilde sonsuza kadar tekrar edecek.
Bir kere dejavunun bilimsel başka bir açıklaması var ve kesinlikle beyinin algılaması ile ilgili. Zaman ile ilgili araştırma ve düşüncelerim hâlâ sürmekte, bir sonuca henüz varamadım.

Bu bilimsel açıklamaların çoğu bana dinsel yobazlığı hatırlatıyor. Açıklanamayan her şeye mutlaka bilimsel bir kılıf uydurmaya çalışma durumu var. Beyinde dejavu oluşturan algılama hatasının, direkt ispatını mesela bir şekilde gösterebilmişler mi? Bu açıklama sadece bir teori sonuçta. Aynı benim teorim gibi.

Benzer şekilde, bilim dediğin şey, insan bilincinin, beynin hangi kısımlarında oluştuğunu ve nasıl oluştuğunu dahi kanıtlayabilmiş değil. Sadece beynin X bölgesinden kaynaklanıyor olabilir şeklinde teoriler var.

Biz insanlar hemen hiç bir şeyi kesin ve net olarak bilemiyoruz. Mesela elektromanyetizma konusu, yıllar önce, görünmeyen güçler vs. in cin peri gibi algılanmış ve bilimsel çevrelerce alay edilmişti.
 
Son düzenleme:
Hayır yaratıcıya inanmıyorum. Bunun için ruh bile gerekmiyor. Sadece evren sona ulaşıyor ve sonsuz zaman diyoruz 1 milyar, 1 trilyon, 1 katrilyon yıl değil. Burada yazamayacağım kadar büyük sayılar düşünelim. Geçen bu süre bize 1 saniye bile gelmez. Çünkü bilinç yok, zaman algısı yok. Daha sonra evren aynı şekilde yeniden oluşur ve bizleri oluşturan atomlar, aynı şekilde bir araya gelirler. Sonsuz zaman da o atomların o şekilde birebir aynı konuma kaçınılmaz şekilde geleceklerini düşünüyorum ve böylelikle aynı bilinç ve hatta tüm her şey eksiksiz olarak yeniden oluşacak ve aynı olaylar ve tamamen aynı şekilde sonsuza kadar tekrar edecek.

Bu sizin düşünceniz, saygı duyuyorum. Fakat bir yaratıcının olmaması imkânsız. Hele de sizin düşüncelerinizde buraya bir yaratıcının etkisini katmadan konuşursanız yanılmış olursunuz. Bir de olaya bir yaratıcı katıp düşünün ve öyle yazmayı deneyin.
Ayrıca size bir sorum olacak. Dediğinize göre evren sürekli yenilenir ve biz yeniden var oluruz. Peki önceden yaşadıysak ve bunu hatırlamıyorsak, bir dahaki yaşamımızı nasıl yaşayacağız? Mantık hatası var.
 
Son düzenleme:
Hangi bakış açısından baktığına bağlı. Ayrıca burada din üzerinden konuşmayacağım. Mesela felç bir insan için ölüm kurtuluştur(ahiret anlamında değil).çünkü bütün hayatını eziyet çekerek doldurmuştur. Ama evet dediklerin doğru olabilir.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı