Türkiye gerçekten gelişmiyor mu?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

mirsady

Hectopat
Katılım
21 Nisan 2020
Mesajlar
3.593
Makaleler
5
Çözümler
12
Yer
Eskişehir
Selamlar arkadaşlar. Bu konuda.
"Biz neden üretmiyoruz? Kur neden bu kadar dalgalı? 2. Dünya Savaşı'nda ağır kayıplar vermiş Almanya ne oldu da önümüze geçti? 60 sene önce açlıkla boğuşan Güney Kore nasıl en iyi 11. ekonomiye sahip ?" Gibi sorulara yanıt vereceğim.

Cevap basit. Üretim. Türkiye sektöründeki zenginler senelerce aracı firma rolünü oynadılar. Sürekli yurt dışından tedarik edip millete sattılar. Bakın her şeyi devlet yapamaz. Hatta ekonominin % 70 payını özel sektör oluşturur. Arçelik Beko senelerce motorlarını parçlarını yurt dışından aldı. Doğalgaz aramalarına destek vermek yerine Rusya'dan alıp aygaz adına sattılar. Sabancı elektrik dağıtımı yaparak kazandığı paralarla Akbank'ı kurdu. Senelerce yüksek faizle kredi verdi.
O çok eleştirdiğimiz yol köprü otoban kısacası ulaşım sektörünün ne denli önemli olduğuna bir bakalım.

Lee Jong-Rak’a göre,( eski Güney Kore başkanı ) ekonominin temelleri tıpkı Türkiye’deki gibi başladı. Kore de Türkiye gibi doğal kaynaklardan yoksundu. Topraklarında bir damla dahi petrol çıkmıyordu. Devlet başkanı park, sıfırdan başlamak zorunda kaldı. Devasa altyapı yatırımlarına imza attı. Demir yollarını geliştirdi. Çelik sanayiine yatırım yaptı. Otobanlar inşa etti. İnşaat sektörü ülke ekonomisinin dinamosu oldu ve 1990’a gelindiğinde Türkiye’nin de 2000’li yıllarda yakaladığı kişi başına 10 bin dolar olan orta gelir düzeyine ulaştı.

1960 yılında, Güney Kore’de kişi başına düşen milli gelir 80 dolar seviyesindeyken, bu rakam kişi başına milli geliri o yıllarda 380 dolar olan Türkiye’den çok düşüktü. Başlangıçta herhangi bir doğal kaynağı olmayan, işlenmiş ürün ortaya çıkaramayan, sadece bir tarım ülkesi olan Güney Kore, 50 yıllık bir serüvenin ardından, bugün gelişmiş ülkeler arasında yer almış bulunuyor. Bundan 50 yıl önce, Türkiye'nin neredeyse çeyreği kadar ekonomiye sahip olan Güney Kore, bu kısa zaman diliminde bize yetişti ve yetişmekle kalmayıp, bizim neredeyse 3 katımız büyüklüğünde bir ekonomiye sahip oldular. Bu başarının en büyük nedeni, Güney Kore’nin 1960’lı yılların başından itibaren, milli marka ürünler üreterek dünya ekonomisinde milli sanayi politikalarını ilk sıraya koymalarıdır.

Almanya senelerce yerliliğe önem verdi. Her ne kadar kötü geçmişe sahip olsalar da Nazi Almanyası zamanında kurulan markalara sahip çıktılar. 1948 - 1964 yılları arasında ithal ürünlerin vergisini %200 seviyesinde tuttular. Küçük esnaflar birleşip fabrikalar kurdu. Halk gelişme aşamasındaki markalara destek oldu. Ulaşım ve inşaat sektörü gelişsin diye bir sürü ülkeden işçi aldılar. Zamanında dünyanın en düşük 4. asgari ücretine sahiptiler. Ama sıkı çalıştılar. Meslek liselerine teşvik verdiler. Şu an en zengin 4. ülkeler.

Peki biz ne yapıyoruz? Kendi kendimizi bitiriyoruz. Ben ne istiyorum; yerli markalara teşvik verelim, yabancı markaların satışları azalsın, hem ithalat azalsın, azalan ithalatta yerli firmalar satış yapsın kendini geliştirsin. Yerli firmalar ne yapıyor? Yabancı markalar karşısındaki fiyat avantajını kara çevirip, o parayı da kur olarak değerlendiriyor. Çünkü bizim halkımızda milliyet duygusu yok. Varsın yoksun para. Bir şeyler kazanmak isteyen bir şeylerini feda etmelidir dostlar. Biz de yerli olup da diğer firmalarla aynı paraya satanları değil, işini yapmaya çalışan firmalara destek verelim, bir süre daha yüksek banttan olan vergilere katlanmaya çalışalım. Yaşıtım arkadaşlar teknolojiye önem verelim. Teknofest, TÜBİTAK bunlar büyük nimet. Katılımı artıralım gelecek bize emanet. Ne olursa olsun bir olmaya çalışalım. Din dil ırk mezhep veya görüş farkımız olduğu için güzel işler yapanları ve yaptıkları her daim eleştirmeyelim. Ama sırf aynı fikirdeyiz diye de kötü işler yapanları da savunmayalım. İnsanlara sağcı solcu gözüyle bakmak yerine " bu adam bana bu zamana kadar ne hizmet yaptı ne yapamadı. " Olarak bakalım.

Dostlarım düşüncelerinizi merak ediyorum. Vesselam!
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Yeni nesil karı kız peşinde küpe takarsa gelişemeyiz ama bu forumda da bulunan çalışkan ve gelecek için umut veren gençler belki bir nebze Türkiye'yi geliştirir.
Sorun ekonomi değil gençlik. Milletin öğrencileri araba yapıyor. Biliyorum bizde kaynak yok ama kaynak olsa bile ben bütün gençlerin bilgisayar oyunlarını bırakıp gelip araba yapacak hali yok.
 
Yeni nesil karı kız peşinde küpe takarsa gelişemeyiz ama bu forumda da bulunan çalışkan ve gelecek için umut veren gençler belki bir nebze Türkiye'yi geliştirir.
Sorun ekonomi değil gençlik. Milletin öğrencileri araba yapıyor. Biliyorum bizde kaynak yok ama kaynak olsa bile ben bütün gençlerin bilgisayar oyunlarını bırakıp gelip araba yapacak hali yok.

Katılmıyorum. Gençliği yönlendirecek olan devlettir. Oda eğitimle olur. Meslek liselerinin durumunu biliyor musunuz?
 
Yeni nesil karı kız peşinde küpe takarsa gelişemeyiz ama bu forumda da bulunan çalışkan ve gelecek için umut veren gençler belki bir nebze Türkiye'yi geliştirir.
Sorun ekonomi değil gençlik. Milletin öğrencileri araba yapıyor. Biliyorum bizde kaynak yok ama kaynak olsa bile ben bütün gençlerin bilgisayar oyunlarını bırakıp gelip araba yapacak hali yok.

Gençlikten çok bu gençliği yaratan nesilde sıkıntı. Aile bu konularda ne teşvik ediyor ne de bilgisayar konusuna kısıtlama getiriyorlar. Şu an yeni nesil tabletlerle, telefonlarla büyüyor. Ailelerin kafa yapısı tablet vereyim de beni uğraştırmasın çünkü. Nesil düzgün büyüseydi böyle bir nesil olmazdı diye düşünüyorum.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Geri
Yukarı