İnceleme Red Dead Redemption 2

RED DEAD REDEMPTION 2 İNCELEME​

İnceleme sürprizbozan içeriyor.



Sanat eseri.​



1669228236728.png



Giriş Kısmı ve Hikâye:​



Red Dead Redemption 2 ilk duyurulduğunda çoğu oyuncu onun harika bir oyun olacağı konusunda hemfikirdi. Sonuçta Rockstar Games diğer birçok firmanın aksine her yıl oyun çıkarmak yerine 4-5 yılda bir yeni oyun çıkarıyor fakat çıkardığı oyunlar da sektöre yön veren yapımlar oluyordu. Red Dead Redemption 2 ilk duyurulduğunda ben de diğer oyuncular gibi oyunun kaliteli olacağından emindim fakat PS3 veya Xbox 360 sahibi olmadığımdan dolayı ilk oyunu oynamadığım için nasıl bir şey beklemem gerektiğinden emin değildim. Daha sonra yapılan duyurularda yeni oyunun ilk oyunun öncesinde geçeceği açıklanınca oyuna olan merakım daha da arttı, çünkü ilk oyunu oynamasam bile bu oyunu anlayabilecektim. Ancak oyunun bilgisayar platformu için duyurulmaması canımı sıkmıştı. Çünkü Xbox One veya PS4'üm de yoktu. Oyun 2018'de çıktı ve tarihin en yüksek puanlanan oyunları listesinde adını başlara yazdırdı. Oyun basınındaki neredeyse her firma oyuna tam puan vermişti. Ben ise bilgisayara çıkmadığı için oyunun oynayamamış ve birkaç videosunu izlemekle yetinmiştim. Daha sonra oyun 2019'da bilgisayar platformuna çıktı fakat o yıl benim çok yoğun olduğum bir seneydi. 2020 yılı geldiğinde oyunu oynama fırsatı buldum. Daha oyunu oynamaya başladığım ilk saatlerden bu oyunun bir şaheser olduğunu kabul etmiştim. Hikâye tam benim sevdiğim tarzda, yavaş yavaş ve oturaklı başlıyordu, oyunun hiç acelesi yoktu. Grafikler ve animasyonlar zaten daha ilk dakikadan kendine hayran bırakmıştı, bu kadar canlı karakter ve at animasyonlarını daha önce hiçbir oyunda görmemiştim. Girişte arkada çalan Vahşi Batı müzikleri de oyuna çok güzel eşlik ediyordu.


Oynanış konusunda RDR 2'nin neredeyse kusursuz bir iş çıkardığını söylemek mümkün. Onlarca farklı bölge bulunduran ve her bölgede o bölgeye özgü hayvanların, karakterlerin ve atmosferin bulunduğu haritası, muhteşem animasyonları, keyifli silah kullanımı, yan görevlerin en az ara görevler kadar iyi olması, ana görevler dışında birçok farklı etkinlik bulunması ve rahat at kontrolleri ile RDR 2 başarılı bir şekilde oynanış konusunun altından kalkıyor. Bunların yanında RDR 2 oynanış konusunda gerçekçiliğe önem veren bir oyun. Karakterinizi uzun süre uyutmazsanız, yemek yedirmezseniz, sıcak havada kalın veya soğuk havada ince şeyler giyerseniz bunların oyunda olumsuz etkileri olur. Bunlardan oynanış bölümünde daha detaylı bahsedeceğim. Oynanış ve hikâyenin yanında grafikler de RDR 2'nin en güçlü olduğu konulardan biri. 2018'de çıkış yapan bir oyun olmasına rağmen RDR 2 benim bugüne kadar gördüğüm en iyi grafiklere sahip olabilir. Bu kadar büyük çaplı bir açık dünya oyunu olmasına rağmen RDR 2 gerçekten grafikleriyle beni şaşırttı. Artık daha fazla uzatmadan oyunun hikâyesini anlatmaya başlamak istiyorum. Anlatırken hikâyedeki kilit kısımlara değineceğimin uyarısını bir kere daha yapayım.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.01-21.57.png



Blackwater kasabasında başarısız bir feribot soygununa karışan ve kaçarken kasabada büyük bir çatışma çıkaran Dutch van der Linde liderliğindeki van der Linde çetesinin bazı üyeleri bu olaydan sonra ölmüş, bazı üyeler ise kayıplara karışmış ve onlardan haber alınamamıştır. Yaşananlardan sonra apar topar Blackwater'da kurdukları kampı terk eden çete, kanun adamlarına izlerini kaybettirmek için karlı dağlara doğru kaçmıştır. Kaçarken büyük bir kar fırtınasına yakalanan çete bu fırtınayla birlikte daha da zor duruma düşmüştür. Çete ilerlemeye çalışırken fırtınanın ilerisinde Dutch tarafından sığınabilecekleri bir yer bulması için ileri gönderilen çete üyesi Arthur Morgan belirir ve ileride terk edilmiş bir madenci kampı bulduğunu ve orada bir süre kalabileceklerini söyler. Çete madenci kampına gelir ve Blackwater kasabasındaki çatışmada yaralanan çete üyesi Davey'i de buraya taşırlar ancak Davey yaralarına yenik düşer ve ölür. Daha sonra Dutch burada çeteyi cesaretlendirmek için ve çetenin moralini yüksek tutmak için bir konuşma yapar. Daha sonra aynı Arthur gibi etrafı keşfetmeleri için Dutch'ın gönderdiği çete üyeleri olan John Marston ve Micah'ya bakmak için Arthur ile Dutch yola çıkar. İkili dışarı çıktıklarında Blackwater'daki çatışma sırasında kendisine başka bir görev verilen ve orada bulunmayan Arthur, Dutch'a orada neler yaşandığını sorar, Dutch ise Arthur'a onu çatışma esnasında bulamadıklarını söyleyerek konuyu geçiştirir.


Dutch ile Arthur atları üzerinde fırtınada ilerlerken ileride diğer çete üyelerinden Micah Bell belirir. Dutch ona bir şey bulup bulamadığını sorar, Micah ise ileride bir evin ışıklarının yandığını söyler ve üçlü o eve gitmek için yola koyulur. Yolda Dutch, Micah'ya çete üyelerinden Davey'nin ve Jenny'nin öldüğünü, Mac ve Sean'a ise ne olduğunu bilmediklerini söyler. Eve vardıklarında Dutch, ev sahibini üç silahlı adamın korkutabileceğini söyleyerek Micah ve Arthur'a saklanmalarını söyler. Dutch ev sahibine seslendiğinde içeriden üç kişi çıkar. Dutch içeriden çıkan kişilere fırtınada kaybolduklarını ve zor durumda olduklarını söylese de onlar bunu pek umursamaz. Tam bu sırada Micah, arkasına saklandığı el arabasının içinde bir ceset olduğunu fark ederek bunu Arthur'a söyler. Arthur da evden çıkanlara ateş eder ve çatışma çıkar. Çatışmadan sonra evde bulunanların rakip çete O'Driscolllar olduğu öğrenilir. O'Driscol üyeleri ev sahibini öldürüp evi kendileri için kullanmaya başlamışlardır. Dutch, Arthur'a evde bulduğu erzakları çete için almasını söyler. Arthur erzakları aldıktan sonra önceki olaylar sırasında ölen atının yerine evin ahırında bulunan başka bir atı almak için ahıra gider. Ahırda başka bir O'Driscoll üyesi ile karşılaşan Arthur onu döverek sorgular ve burada ne aradıklarını sorar. O'Driscoll üyesi ise bir tren soygunu planladıklarını ve bundan dolayı burada bulunduklarını söyler. Sorguladıktan sonra adamı öldürmek veya bağışlamak oyuncunun seçimine bırakılmıştır. O'Driscoll üyesini sorguladıktan ve ahırdaki atı aldıktan sonra Arthur, Dutch'ın yanına döner fakat evin içinden gelen çığlık sesleri duyulur. Eve girdiklerinde Micah'nın bır kadın ile tartıştığı görülür. Micah her ne kadar kadının bir O'Driscoll üyesi olduğunu söylese de Dutch buna inanmaz. Micah arbede sırasında masada bulunan lambayı düşürür ve evde yangın çıkar. Dutch, kadının çaresizliğini görür ve onu yanına alır ve kampa doğru yola çıkarlar. Kadın yoldayken adının Sadie Adler olduğunu ve evini basan O'Driscoll üyelerinin eşini öldürdüğünü söyler.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.01-22.20_1.png



Arthur kampa döndükten sonra John Marston'ın sevgilisi Abigail, Dutch'ın onu etrafa göz atması için gönderdiğinden beri John'un geri dönmediğini söyleyerek Arthur'dan yardım ister. Arthur ilk başta John ile arası bozuk olduğu için gitmek istemese de Hosea'nın ricası üzerine Javier ile birlikte John'u aramayı kabul eder. Yolda Arthur, Javier'e feribot soygunu sırasında neler olduğunu sorar. Javier ise ilk başta parayı aldıklarını ve her şeyin yolunda gittiğini fakat sonradan Pinkerton ajanlarının ortaya çıkıp üzerlerine mermi yağdırdıklarını söyler. Ayrıca Javier, Arthur'a Dutch'ın silahsız bir kadını kötü bir şekilde öldürdüğünü de söyler. Arthur ise bunu duyunca şaşırır ve normalde Dutch'ın böyle biri olmadığını söyler. Arthur ve Javier biraz ilerledikten sonra John'un atının öldüğünü ve cesedinin çürüdüğünü görürler, Javier, John'un yakınlarda olabileceğini düşünüp havaya ateş eder ve ardından John'un onlara seslenip yardım istediği duyulur. İkili John'u bulduklarında John'un kurt saldırısına uğradığını ve yüzünün yara içinde olduğunu görürler. Arthur John'u taşıyarak atların olduğu yere götürür ve onu bindirir. Daha sonra başka kurtlar da ortaya çıkar fakat Arthur kurtları öldürür. Kurtlar atla kaçarken de peşlerine takılsa da Arthur onları da halleder ve John'u sağ salim kampa getirmeyi başarırlar.


Kampa döndükten sonra Dutch, O'Driscollların kampını basmaya gideceklerini söyler ve çete üyelerinin çoğunu yanına alarak yola çıkar. Yolda Arthur, Dutch'a O'Driscoll çetesinin lideri Colm O'Driscoll ile arasındaki husumetin sebebini sorar. Dutch ise önceden Colm'un kardeşini öldürdüğünü, bunun üzerine de Colm'un sevgilisi Annabelle'i öldürdüğünü söyler. O'Driscoll kampına vardıklarında çete bir süre kampı gözetler, daha sonra sessizce kampa yaklaşırlar. Daha sonra çatışma başlar ve kamptaki O'Driscoll üyeleri öldürülür. Çatışma bittikten sonra Dutch, çeteden etrafı aramalarını ve işe yarar bir şeyler bulmalarını ister. Bunun üzerine Arthur dinamit bulur ve Bill'e verir, Micah ise O'Driscoll çetesinin soymayı düşündüğü tren ile ilgili bir soygun planı bulur. Dinamitleri ve planı alan çete kampa dönmek için yola koyulur. Yolda at süren bir O'Driscoll üyesi görülür, Dutch, Arthur'a adamı yakalayıp kampa getirmesini söyler. Arthur adamı yakalar ve kampa döner. Kampa döndüklerinde Dutch, O'Driscoll üyesine "Kurtarılması gerekeni kurtarırız, beslenmesi gerekeni besleriz, vurulması gerekeni de vururuz. Bakalım sana ne gerekecek?" der ve sorgulamak için onu kampta tutar.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.01-22.33.png



Olanlardan sonra çete, treni soymak için hazırlıklara başlar. Hosea dikkatleri daha fazla üzerlerine çekeceklerini ve gereksiz olduğunu söyleyerek Dutch'ı treni soymaması için ikna etmeye çalışsa da Dutch bulundukları yerden kurtulmak için para gerektiğini söyleyerek Hosea'yı dinlemez. Plana göre tren geçerken yerleştirilen dinamit patlatılacak daha sonra da tren soyulacaktır. Çete atları üzerinde bir tepeye geçerek trenin gelmesini beklemeye başlar, Bill Williamson ise dinamit düzeneğinin başında treni beklemektedir. Tren gelir ve Bill dinamiti patlatmaya çalışır fakat bir aksaklık olur ve dinamit patlamaz. Bunun üzerine Lenny Javier ve Arthur koşar ve trenin üzerine atlar. Javier trenden düşer, işi halletmek Lenny ile Arthur'a kalır. Arthur tren üzerindeki korumaları halleder ve treni durdurur. Daha sonra gelen takviye korumalar da halledilir. Dutch, trenin içerisinden çıkmamakta ısrar eden görevlilere çıkmalarını söyler fakat görevliler çıkmaz. Bunun üzerine bütün çete trene ateş etmeye başlar ve görevliler çıkmak zorunda kalır. Çıkan görevliler Leviticus Cornwall adında birine çalıştıklarını söylese de Dutch onları dikkate almaz. Çete treni aramaya başlar. Arthur trenin içinde birtakım tahviller bulur ve Dutch'a götürür. Dutch ise bu tahvillerin kolayca satılabileceğini ve değerli olduklarını söyler. Daha sonra çetedekileri alıp kampa gidecek olan Dutch, Arthur'a geriye kalan tren görevlilerine ne isterse yapabileceğini söyler ve treni çalıştırıp buradan uzaklaştırmasını ister. Burada görevlileri öldürmek veya gitmelerine izin vermek oyuncunun seçimine bırakılmıştır. Daha sonra Arthur treni uzaklaştırır ve kampa döner.


Arthur kampa döndüğünde çetenin eşyaları topladığını görür. Karlar da erimeye başlamış ve güneş açmıştır, hava yolculuk için uygundur. Çete yola çıkar ve Horseshoe Overlook adında bir yere gidip oraya kamp kurar. Bu bölge ağaçların ve yeşilliğin arasında, Valentine isimli kasabaya yakın bir yerdir. Arthur; Uncle ve çetenin kadın üyeleri olan Mary-Beth, Karen ve Tilly'yi alarak kasabaya gider. Kadınlar çetenin soyabileceği herhangi bir şey bulabilmek için etraftan bilgi toplarlar. Bu sırada Mary-Beth gelip Arthur'a zengin insanlarla dolu bir trenin buranın yakınlarından geçeceğini öğrendiğini söyleyerek bunun kolay ve kazançlı bir iş olabileceğini söyler. Arthur bunu mantıklı bulur. Daha sonra ortalıkta görünmeyen Karen'ı arayan Arthur, Karen'ı bir erkek tarafından dövülürken bulur. Karen'ı da aldıktan sonra kampa dönmeye hazırlanan Arthur'u Valentine'daki biri tanır ve bu kişi Arthur'a "Sen Blackwater'da değil miydin? Seni gördüm." der. Arthur bunu reddetse de adam kaçmaya başlayınca Arthur onu kovalar. Kaçarken adamın atı tepe kenarında dengesini kaybeder ve düşer. Adam tepe kenarındaki bir taşa tutunur ve düşmemek için Arthur'dan yardım ister. Burada adamı öldürmek veya onu kurtarmak oyuncunun seçimine bırakılmıştır. Arthur adamı kurtarırsa onu tehdit eder ve adam kimseye bir şey söylemeyeceğini söyleyerek oradan uzaklaşır.


Arthur kampa döndükten sonra Bill, Javier ve Charles'ın kasabayı keşfetmek için gittiklerini öğrenir. Daha sonradan Arthur da kasabada onların bulunduğu meyhaneye gider. Meyhanede kavga çıkar ve Arthur kendisinin neredeyse 2 kat iriliğinde Tommy adlı biriyle dövüşmek zorunda kalır ve onu yener. Dövüşten sonra Dutch ve çetenin diğer üyelerinden Trelawny gelir. Trelawny çetenin diğer üyelerinin aksine çeteyle birlikte kampta kalmamaktadır, kendi başına gezer ve önemli bir şeyler bulduğunda çeteye haber verir. Trelawny, Blackwater soygunundan sonra kaybolan ve kendisinden haber alınamayan diğer çete üyesi Sean ile ilgili bir şeyler bulduğunu söyler. Sean ödül avcıları tarafından yakalanmıştır ve kanun adamlarına teslim edilecektir. Bunu önlemek için Sean'ı kurtarmanın yolları aranmaya başlanır.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.02-19.24_2.png



Kampa geri dönüldüğünde çetedekiler Arthur'un kaçarken yakaladığı Keiran adlı O'Driscoll üyesini konuşturmaya çalışır. Kieran her ne kadar onlardan biri olmadığını, sadece birkaç haftadır o çetede bulunduğunu söylese de Dutch, Bill ve Arthur buna inanmaz. Bill, Kieran'ı hadım etmekle tehdit edince Kieran yakınlarda bir yerde Colm da dahil olmak üzere O'Driscoll üyelerinin bulunduğu bir yer olduğunu ve onları oraya götürebileceğini söyler. Arthur, John ve Bill, Kieran'ı da alarak yola çıkar. Vardıklarında bölgede bulunan O'Driscoll üyelerinin hepsini hallederler. Arthur, Colm'u bulmak için bölgede bulunan kulübeye girmeye çalışır fakat kulübeden biri çıkar ve tam Arthur'u öldürecekken Kieran adamı vurup Arthur'u kurtarır. Daha sonra Arthur, Colm'un orada bulunmadığını görerek Kieran'ın onlara tuzak kurduğunu düşünür. Ancak Kieran tuzak kursaydı onu kurtarmayacağını söyleyerek bunu reddeder. Bunun üzerine Kieran'ı öldürmekten vazgeçen Arthur ona gitmesini söyler. Kieran ise bu olaydan sonra hiçbir yere gidemeyeceğini, gittiği anda O'Driscollların onu öldüreceğini dile getirir ve bundan sonra onlarla birlikte olduğunu söyler. Arthur çok istekli olmasa da çete bunu kabul eder.


Arthur O'Driscoll üyelerinin bulunduğu bölgeye baskın yaptıktan sonra Sean'ı kurtarmak için Javier ve Charles'ın bulunduğu yere gider. Javier ve Charles, Blackwater'a yakın bir noktadan kasabayı gözetlemektedir ve Sean'ı aramaktadır fakat onu göremezler. Daha sonra Josiah Trelawny yanlarına gelir ve Sean'ın federal hapishaneye götürüleceğini ve şu an bir teknede bulunduğunu söyler. Trelawny, Charles, Arthur ve Javier bir süre tekneyi takip ederler. Sean tekneden indirildikten sonra Charles arkadan dolaşır ve Trelawny teknenin önündeki adamları oyalar, böylece Arthur ve Javier onları öldürür. Daha sonra çatışma çıkar, Sean bulundukları yere yakın küçük bir kampa götürülmüştür. Hepsi birlikte kampa gider ve oradaki ödül avcılarını öldürdükten sonra Sean'ı kurtarırlar. Kampa dönüldüğünde çete, Sean kurtarıldığı için kutlama yapar.


Bir süre sonra Dutch'ın Lenny ve Micah'yı etrafı keşfetmeleri için yolladığı öğrenilir. Lenny geri döndüğünde Micah'nın Strawberyy adlı kasabada yakalandığını ve idama mahkum edildiğini, kendisinin de linç edilmekten son anda kurtulduğunu söyler. Arthur, Micah'yı kurtarmak istemese ve onun hakkında iyi şeyler düşünmediğini söylese de Dutch'ın ısrarı üzerine Micah'yı kurtarmayı kabul eder. Arthur, Strawberry'ye gittikten sonra Micah'nın kasaba şerifinin ofisinde bulunan hapiste bulunduğunu görür. Hapishane duvarının yakınında bulunan bir düzenekle duvarı yıkar Arthur, Micah'yı oradan çıkarır. Kasabada büyük bir çatışma çıkar ve bu çatışma sırasında Micah kasabada bulunan bir eve giderek evde bulunan bir adamla kadını öldürür ve tabancalarını o evden alır. Daha sonra ikili atlarla kaçarak izlerini kaybettirirler. Micah, bu karışıklıktan sonra Dutch'a kendini affettirmek için iyi bir iş bulmadan kampa geri dönmeyeceğini söyler ve teşekkür olarak Arthur'a bir ters el silah kılıfı hediye eder.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.03-23.06_1.png



Arthur kampa döndüğünde çetenin gelir ve giderleriyle ilgilenen üyesi Leopold Strauss, Arthur'a birkaç kişiye çete adına borç verdiğini ve onun bu borçları toplaması gerektiğini söyler. Arthur gider ve Strauss'un borç verdiği kişilerden borçları toplar, parası olmayanların değerli eşyalarını alır. Arthur borçları toplayıp kampa döndüğünde Strauss onlara borçlu olan bir kişi daha olduğunu ve bu kişinin Valentine yakınlarında yaşayan Thomas Downes olduğunu söyler. Arthur, Downes'ın evine gider, onun hasta olduğunu görür ancak yine de onu döver ve parayı ister. Arthur, dövüldükten sonra yere yığılan Downes'a parayı hazır etmesini söyler ve oradan ayrılır, ardından Downes'ın eşi ve oğlu gelerek onu panikle kontrol ederler.


Arthur kampta bulunan masasının üzerinde bir mektup olduğunu fark eder. Mektup eski sevgilisi Mary Linton'dandır. Mary, Arthur'a Valentine'da yaşadığını ve her ne kadar bunu söylemeye utansa da onun yardımına ihtiyacı olduğunu söyler. Arthur, Mary'nin evine gittiğinde ona eşinin nasıl olduğunu sorar, Mary ise onun öldüğünü söyler. Arthur da bunun üzerine "Eşin öldü ve dul kaldın, bu yüzden mi beni çağırıyorsun?" diye sorar. Mary ise öyle olmadığını, konunun ailesi ile alakalı olduğunu söyler. Arthur da Mary'ye ailesinin onu hep küçük gördüğünü söyleyerek yardım etmek için bir sebebinin olmadığını söyler. Mary ise konunun küçük kardeşi Jamie ile ilgili olduğunu, başının belada olduğunu söyler. Mary, Jamie'nin Chelonia adlı bir tarikata katıldığını ve eğer Arthur onu kurtarmazsa öleceğini söyler. Burada Mary'ye bu konuda yardım edip etmemek oyuncunun seçimine bırakılmıştır. Oyuncu yardım etmeyi kabul ederse Arthur gidip Jamie'yi kurtarır ve Mary'ye getirir, daha sonra Mary ile Jamie bir trene binerek giderler.


Arthur, Mary'nin kardeşini kurtardıktan sonra John kampta onu bulur ve Mary-Beth'in daha önceden Arthur'a bahsettiği tren soygununu Uncle'dan duyduğunu ve bu işi birlikte halledebileceklerini söyler. Arthur'a benzinle dolu bir vagon bulup bu vagonu tren raylarına yerleştirirlerse makinistlerin treni durdurmak zorunda kalacağını, böylece treni soyabileceklerini söyler. Arthur bir vagon çalar ve John'un söylediği noktaya bırakır. Ardından vagonu bıraktığı yerde John ve Charles ile buluşur ancak onu çağırmamalarına rağmen Sean'ın da geldiği görülür. Arthur ve John, Sean'ı yanlarına almak istemese de Sean'ın ısrarı üzerine gelmesini kabul ederler. Vagonu raya bıraktıklarında planladıkları gibi tren durur ve John ile Arthur içeri girerek trendekileri soyar. Paraları aldıklarında devriye gezen iki kanun adamı görürler. Arthur iki kişi olduklarını gördüğü için onları tehdit eder ve gitmelerini söyler ancak sonra arkadan daha fazla kanun adamı gelir ve çatışma çıkar. Çatışmadan sonra atlarla kaçıp izlerini kaybettirirler ve soygunu başarıyla gerçekleştirmiş olurlar.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.04-22.50.png



Soygundan sonra kampa döndüğünde Abigail, Arthur'dan Jack'in sıkıldığını ve onunla vakit geçirmesini ister. Arthur, Jack'i alır ve balık tutmaya götürür. Tam geri dönecekleri sırada iki kanun adamı gelir. Bu kanun adamları Pinkerton ajanları olan Andrew Milton ve Edgar Ross'tur. Ajan Milton, Arthur'un başında 5 bin dolarlık ödül olduğunu, eğer Dutch'ı kendilerine teslim ederse ödülün kaldırılacağını ve artık aranmayacağını söyler. Arthur ise uzun süredir Dutch'ı görmediğini söyleyerek Milton'ı buna inandırmaya çalışır. Milton buna inanmaz ve ayrıca Blackwater soygunundan sonra çetenin bir daha kendisinden haber alamadığı Mac Callendar'ı kendisinin yakalayıp "yavaş ama merhametli" bir şekilde öldürdüğünü söyleyerek Arthur'u kışkırtır, daha sonra da Ross ile birlikte oradan ayrılırlar. Arthur hemen kampa dönüp olanları Dutch'a anlatır, Dutch da Pinkertonların bunu çeteyi paniğe sokup yanlış bir hamle yapmasını sağlamak için yaptığını söyleyerek soğukkanlı davranmaları gerektiğini söyler. Yine de kısa zamanda kampı buradan başka bir yere taşımak gerektiğini belirtir.


Micah'nın kendine küçük bir kamp kurduğunu öğrenen Arthur onun yanına gider. Micah, Arthur'a bir at arabası soyacağını ve bu işte iyi para olduğunu söyleyerek ondan yardım ister. Kazanacağı iyi bir parayla Dutch'a kendini affettirebileceğini düşünen Micah bu işi bir fırsat olarak görür. İkili arabayı soyarlar ancak daha sonra O'Driscoll üyeleri tarafından tuzağa düşürülürler, O'Driscolllarla aralarında büyük bir çatışma çıksa da işi hallederler ve arabanın arkasında bulunan kutunun kilidini kırarak iyi miktarda para elde ederler. Böylece Micah artık kampa geri dönebilecektir.


Daha sonra Arthur, John ile Valentine'da buluşur. John bir koyun sürüsünü çalıp kasabadaki hayvancıya teslim etme konusunda anlaştığını ve kazancın iyi olduğunu söyler. Arthur ve John gidip sürüyü çalar ve teslim eder. Ancak teslim alan kişi bunların çalıntı olduğunu ima ederek alacakları paradan kendisine %25 rüşvet verirlerse kimseye bir şey söylemeyeceğini söyler. Başta Arthur çok sinirlenir ancak John adamla pazarlık yaparak verilecek rüşveti %18'e düşürür ve anlaşma sağlanır. Arthur çok memnun olmasa da kabul etmek zorunda kalır. Daha sonra John, Dutch'ın kendilerini kasabadaki barda beklediğini söyler ve ikili onun yanına giderler. Bara girdiklerinde Dutch ve Strauss'un sohbet ettiğini görürler, Dutch, John ile Strauss'a dışarıyı kontrol etmelerini söyler, Dutch ve Arthur da içki içerler. Tam bu sırada dışarıdan bir ses gelir, gelen kişi Leviticus Cornwall'dur ve Dutch'ın kendisini soyduğu için çok öfkelenmiştir. Ayrıca Cornwall'un adamları Strauss ve John'u da rehin almıştır. Dutch bir süre dışarı çıkmayınca Cornwall, adamlarına Strauss ve John'u öldürmelerini söyleyerek oradan ayrılır. Ardından Dutch ve Arthur elleri havada dışarı çıkarlar. Dutch kendisinin Dutch olmadığını söyleyerek adamları oyalar ve Arthur hızla silahına davranarak Strauss ile John'u rehin alan kişileri öldürür. Kasabada büyük bir çatışma çıkar ve Strauss ayağından vurularak yaralanır. Dutch, Strauss'u bir vagona bindirir ve çatışma sırasında o vagonu siper olarak kullanırlar. Daha sonra John gidip atları getirir ve Arthur, Strauss'u John'un atına bindirir. Dutch, John ve Strauss atlarla bölgeden uzaklaşırlar. Arthur da kalan adamları indirdikten sonra izini kaybettirir.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.05-20.58.png



Yaşanan büyük çatışmadan sonra kampın bir an önce taşınmasına karar veren Dutch, Micah'nın yeni bir kamp yeri bulduğunu ve Arthur ile Charles'ın gidip o bölgeyi kontrol etmesini ister. Bölgeye gittiklerinde bölgenin çok açıkta olduğunu ve kamp için uygun olmadığını görürler. Etrafı kontrol ettiklerinde saklanan bir Alman kadın ve iki çocuğunu bulurlar. Çocuklar, babalarının kaçırıldığını söyler. Charles, adamı kurtarmaları gerektiğini söyler, Arthur bunun kendilerinin işi olmadığını söylese de kabul eder. Adamın ne tarafa götürüldüğünü sorduktan sonra yola çıkarlar ve at izlerini takip ederek yolu bulmaya çalışırlar. Yoldayken Charles, Arthur'a neden John'a soğuk davrandığını ve aralarında ne yaşandığını sorar. Arthur ise eskiden John ile kardeş gibi olduğunu ancak Jack ilk doğduğunda John'un çeteyi terk ettiğini ve bir yıl kadar geri dönmediğini, bu yüzden onu hâlâ affedemediğini söyler. Bu sırada adamın tutulduğu yeri bulurlar ve bu bölgenin kamp için Micah'nın önerdiği bölgeden daha uygun olduğunu görürler. İkili adamı kurtardıktan sonra gelenlerle çatışır, daha sonra Arthur adamı ailesine götürmek için yola çıkar, adamın altın işiyle ilgilendiği ve fidye için kaçırıldığı öğrenilir. Adamı ailesine teslim ettikten sonra adam teşekkür etmek için Arthur'a bir bar altın verir. Daha sonra Arthur buldukları yere geri döner ve çete de eşyalarla birlikte oraya gelir.


Kampı taşıdıktan sonra Dutch, Hosea ve Arthur'a balık tutmaya gitmeyi teklif eder. Üçlü balık tutmaya gitmek için yola koyulur, Dutch, Hosea ve Arthur'a biraz para kazandıktan sonra kimsenin onları bulamayacağı bir yere gideceklerini, ama parayı bulana kadar onların desteğine ihtiyaç duyduğunu söyler. Daha sonra yolda yeni kamp kurdukları bölgeye yakın olan Rhodes kasabasının şerifiyle karşılaşırlar. Şerif, Josiah Trelawny ve birkaç farklı suçluyu tutuklamıştır. Dutch kendilerini farklı isimlerle tanıtıp şerifle konuşur ancak tam bu sırada diğer suçlular kafesi açarak kaçar. Arthur ve şerif yardımcısı suçluların peşine düşüp onları yakalarlar ve kasabaya doğru yola çıkarlar. Şerif yardımcısı bu bölgede Grayler ve Braithwaite olmak üzere iki zengin ailenin bulunduğunu ve birbirleriyle mücadele ettiklerini anlatır. Kasabaya vardıklarında suçluları teslim ederler ve bunun karşılığında Şerif Gray, Trelawny'yi serbest bırakır. Trelawny de Dutch'a bu iki aileden bahseder ve bu ailelerin altın sahibi olabileceğinden bahseder. Dutch da Arthur ve Hosea'ya etrafta olup bitenlere dikkat etmelerini ve bilgi toplamalarını söyler. Ardından Dutch hâlâ balık tutmak için vakit olduğunu belirtir. Burada Dutch ve Hosea ile balık tutmaya gidip gitmemek oyuncuya bırakılmıştır.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.05-22.52-min.png



Trelawny'den aldığı bilgilerden sonra Dutch, bölgede bulunan iki aileye de yakın olmaya karar verir. Dutch, Şerif Gray ile arasını iyi tutar ve bunun üzerine Dutch, Arthur ve Bill Rhodes kasabasında şerif yardımcısı olur. Öte yandan da Hosea Braithwaite ailesinin lideri Catherine Braithwaite ile arasını iyi tutarak çete için yararlı olabilecek şeyler bulmaya çalışır. Bu sıralarda Uncle, Bill, Arthur ve Charles'a kampın yakınlarından bir vagonun geçeceğini ve bu vagonda iyi miktarda para bulunduğunu söyler. Gidip vagonu soyarlar ancak vagondaki adamlardan biri bu vagonun Leviticus Cornwall'a ait olduğunu söyler. Hemen ardından vagon korumaları gelir ve çete kaçmak zorunda kalır. Kaçtıktan sonra bir evin ahırında saklanırlar ancak kanun adamları oraya da gelir ve ev sahibini sorgular. Ev sahibi ahırdan sesler geldiğini söyler ve kanun adamları ahıra gelir. İlk başta saklandıkları için kanun adamları çeteyi göremese de Bill bir şeye çarpar ve düşürür, ardından çatışma çıkar. Çatışmadan sonra ormana kaçan ekip izini kaybettirse de çetenin başı Leviticus Cornwall ile tekrar belaya girer.


Vagon olayından sonra Micah ve Pearson gelip Colm'un bir barış görüşmesi yapmak istediğini söyler. Dutch bunu mantıksız bulsa da ve Arthur bunun bir tuzak olduğunu söylese de Micah tuzak olursa bunu bildikleri için durumu kendi lehlerine çevirebileceklerini, tuzak değilse de artık O'Driscollar sorunundan kurtulacaklarını söyleyerek Dutch'ı ikna eder. Arthur, Dutch ve Micah, Colm ile buluşmaya gider. Plana göre Dutch ve Micah, Colm ile konuşacak, Arthur da her ihtimale karşı dürbünlü tüfekle onları gözetleyecektir. Colm geldiğinde Dutch ile birlikte bir süre Colm'un kardeşini ve Annabelle olaylarını konuşurlar. Bu sırada Arthur onları gözetlerken arkadan bir O'Driscoll üyesi gelerek Arthur'u bayıltır ve kaçırır. Arthur bir süre O'Driscollların kampında Colm tarafından dövülür çetenin diğer üyelerinden biri tarafından omzundan vurulur. Daha sonra bir yolunu bulur ve kamptan kaçarak tekrar Dutch'ın yanına döner. Bu olaydan sonra Arthur yaraları iyileşene kadar bir süre dinlenir.


Dutch, Rhodes'ta bulunan iki aileyi de soyup kazandıkları parayla kayıplara karışmak istemektedir. Dutch bunu söyledikten sonra Arthur, John ve Javier ile Graylerin köşkünde buluşur. Şerif Gray'in babası, John'a Braithwaitelerin malikânesinde 5 bin dolar değerinde atların bulunduğunu söyler. Arthur, John ve Javier atları satın alacaklarını söyleyerek Braithwaitelerin ahırına girer. Ahırdaki görevliyi öldürdükten sonra atları alıp kaçarlar fakat Braithwaiteler peşlerine takılır. Onları atlattıktan sonra atları satmak için birine götürürler fakat atları satın alan adam bu atların çalıntı olduğunu bildiğini ve atlara ancak 700 dolar ödeyebileceğini söyler. Çete bunu kabul etmek zorunda kalır. Atları çaldıktan sonra tekrar Braithwaite malikânesine dönen Arthur, Cathrine Braithwaite tarafından Graylerin tarlalarını yakması için görevlendirilir. Sean ve Arthur, Greylerin köşküne sızar ve kaçak içki döktükleri tarlaları ateşe verirler ve oradan uzaklaşırlar.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.08-20.33.png



Tarla olayından sonra Micah, Sean, Arthur ve Bill, Rhodes'ta buluşur. Arthur, Graylerin tarlasını yaktıktan sonra Rhodes'a geri dönmeyi mantıklı bulmasa da Micah tarlayı kendilerinin yaktığını Graylerin bilmediğini söyleyerek Şerif Gray'in kendileriyle konuşmak istediğini belirtir. Birlikte kasabada yürürler ancak etraf çok sessizdir. Daha sonra birden her yerden ateş açılmaya başlanır, bu bir tuzaktır ve Grayler tarlalarını yakanların Dutch'ın çetesi olduğunu öğrenmiştir. Açılan ateş sonucu Sean başından vurularak ölür. Kasabada büyük bir çatışma çıkar. Kasabadaki tüm Grayleri öldürdükten sonra Micah ile Arthur şerifin ofisinin önüne gelir ve dışarı çıkmasını söylerler. Şerif dışarı çıktığında şerifin Bill'i rehin aldığı görülür. Şerif Arthur ile Micah'dan silahlarını atmalarını istese de Arthur ile Micah hızlıca silahlarına davranır ve şerif ile adamlarını öldürüp Bill'i kurtarırlar. Çatışma bittikten sonra Arthur, Bill ve Micah'ya bunu yapmamaları gerektiğini önceden belirttiğini söyler ve Sean'ın ölümünün onlar yüzünden olduğunu dile getirir. Arthur, Bill'e Sean'ın cesedini gidip gömmesini söyler, Micah'dan da bir süre kendisiyle muhatap olmamasını ister.


Kampa dönüldüğünde Jack'in ortalarda olmadığı ve kaçırıldığı öğrenilir. Hosea, Braithwaitelerin çevirdikleri işi anladığını ve bu yüzden Jack'i kaçırmış olabileceğini söyler. Abigail, Dutch'tan oğlunu geri getirmesini ister. Dutch, Jack'in kaçırıldığını duyunca öfkeden deliye döner ve çetenin birçok adamını yanına alarak Braithwaitelerin malikânesini basmaya gider. John da çok sinirlenmiştir. Malikâneye vardıklarında Dutch, John'dan sakinleşmesini ister ve Hosea da John'u sakinleştirmeye çalışır. Çete hep birlikte malikânenin bahçesine girer ve Dutch, Braithwaitelere bağırarak dışarı gelmelerini söyler. Dutch ilk başta konuşarak Jack'i geri vermelerini istese de Braithwaiteler oralı olmaz. Bunun üzerine malikânede büyük bir çatışma çıkar. Çatışmadan sonra çete içerideki bütün odaları arasa da Jack'i bulamaz. Bunun üzerine Catherine Braithwaite'i alarak dışarı çıkarırlar ve malikâneyi yakarlar. Dutch dışarıda Catherine'e Jack'in nerede olduğunu sorar. Catherine ise onu Angelo Bronte isminde birine verdiklerini ve ya Saint Denis'de olduğunu ya da İtalya'ya gönderildiğini söyler. Bunun üzerine çete Catherine'i orada bırakarak geri döner.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.08-22.02_1.png



Çete kampa geri döndüğünde Ajan Milton ve Ross kampa gelir ve çeteyi tehdit eder. Milton tehditkâr bir şekilde oradaki herkesi öldürmek istemediğini ve sadece Dutch'ı istediğini söyler. Dutch ise onunla dalga geçer ve çetedeki herkes silahlarına hazır eder, Dutch da Milton'a onları takip etmeyi bırakmasını söyler.. Bunun üzerine Milton ve Ross kamptan ayrılır ve Milton 50 adamla geri döneceğini ve orada bulunan herkesi öldüreceğini söyler. Dutch, Pinkertonların kampın yerini öğrenmesinden dolayı artık güvende olmadıklarını söyler. Çete bir kez daha taşınmak zorunda kalacaktır. Arthur, Lenny ile birlikte daha önceki işlerden birinde keşfettiği Shaddy Belle adında terk edilmiş bir malikâne olduğunu ve çetenin daha iyi bir yer bulana kadar geçici bir süre orada kalabileceğini söyler. Dutch, Arthur ve John'dan gidip mekânı kontrol etmelerini ister. Yolda John artık Jack'i kurtarmaya gitmeleri gerektiğini ve gereksiz yere birçok kişi öldürüp dikkatleri üzerlerine çektiğini söyleyerek Dutch'ı eleştirir. Arthur da Jack'i kurtarmaya gideceklerini ama önce Milton gelip herkesi öldürmeden kampı taşımaları gerektiğini söyleyerek John'u rahatlatır. Bölgeye geldiklerinde malikânede hâlâ birkaç Lemoyne Raiders üyelerinin bulunduğunu görürler ve onları öldürdükten sonra cesetlerini ortadan kaldırarak bölgeyi kamp için uygun hâle getirirler. Daha sonra da çete toparlanıp bölgeye gelir ve yeni kamp kurulur.


Kamp kurulduktan sonra Dutch ve Arthur gelişmiş bir şehir olan Saint Denis'ye doğru yola çıkar. Şehre vardıklarında Dutch, Arthur'dan Angelo Bronte'yi soruşturmasını ve nerede kaldığını öğrenmesini ister. Arthur, Bronte'nin yerini bulduktan sonra Dutch ve John ile Bronte'nin evinin önünde buluşur. Bronte güçlü tanıdıkları olan ve bir bakıma şehri yöneten zengin bir İtalyan'dır. Evine geldiklerinde Dutch, Bronte'ye Jack'i neden aldığını sorar. Başlarda ortam oldukça gergin olsa da ortam yumuşar ve şakalar yapılır. Şakalarla birlikte Bronte de arada söylediği laflarla Dutch, Arthur ve John'u aşağılamakta ve onlara üstten bakmaktadır. Bronte, Jack'i onlara geri verebileceğini ancak bir şartı olduğunu söyler. Bronte, Saint Denis'deki mezarlıkta mezarlık hırsızlığı yapan birtakım serserilerin olduğunu söyler ve o serserileri öldürüp zulalarını kendisine getirdikleri takdirde Jack'i onlara geri vereceğini söyler. Bunun üzerine John ve Arthur mezarlığa gider, Dutch ise Bronte ile olan sohbetine devam eder. John ve Arthur soyguncuların icabına bakar ve zulalarını alıp geri dönerler. Bronte de söz verdiği gibi Jack'i onlara geri verir. Dutch ise Bronte'nin onları belediye başkanının evindeki bir partiye davet ettiğini söyler ve bu partinin şehirdeki insanları tanımaları açısından önemli olabileceğinden bahseder. Jack kampa geri getirildiğinde çete Jack kurtulduğu için kampta parti verir.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.08-23.26_1.png



Jack'i kurtulduktan sonra Hosea, Dutch, Bill ve Arthur davetli oldukları partiye giderler. Partide ilk olarak Bronte'nin yanına giden çete onunla biraz konuşurlar ancak Bronte yine alttan alttan onları aşağılamaktadır ve bu Dutch'ın hoşuna gitmez. Ayrıca Bronte Dutch'a şehirde bulunan tramvay istasyonunda gündüzleri yüklü miktarda para bulundurulduğunu ve orayı soyabileceklerini söyler. Daha sonra Dutch, Arthur'a etrafı gezerek bilgi toplamasını söyler. Arthur, belediye başkanının bir görevliyle Cornwall ile ilgili bir şeyler konuştuğunu duyar ve görevliyi evin içine kadar takip eder. Görevli gittikten sonra belediye başkanının odasını karıştıran Arthur, Cornwall'un belediye başkanına çok gizli bir mektup gönderdiğini görür ve mektubu alıp Dutch'a götürür. Ardından Hosea ve Bill gelir ve Hosea şehir bankasında yüklü miktarda para bulundurulduğunu ve orayı soydukları takdirde yeteri kadar paraya sahip olabileceklerini söyler. Bu fikir Dutch'ın da hoşuna gider ve birlikte kampa dönerler.


Kampa döndüklerinde kamp O'Driscolllar tarafından basılır ve O'Driscollların Kieran'ı öldürdükleri görülür. Çete O'Driscoll baskınını atlatır ve O'Driscolllar kaçar. Dutch yaşananlardan sonra tramvay istasyonu işini aradan çıkarmak ister ve Arthur ile Lenny'yi yanına alarak soygun için yola çıkar. İstasyona vardıklarında ve kasayı açtıklarında kasada neredeyse hiç para olmadığını görürler, ayrıca tam bu sırada onlarca polis de etraflarını sarmıştır. O anda bunun Bronte tarafından kendilerine kurulan bir tuzak olduğunu anlarlar. Dutch o sırada sokaktan geçmekte olan tramvaya binerek kaçmaya çalışabileceklerini söyler. Tramvaya binerler ve peşlerinden gelen polislerle çatışırlar. Sonradan tramvay fazlasıyla hızlanır ve Arthur onu yavaşlatamaz, bunun üzerine kaza yaparlar. Lenny ve Arthur kazayı hafif sıyırklarla atlatır, Dutch da kafasını çarpar ancak kendindedir. Çatışmaya devam ederler ve bir vagona binerek şehirden kaçarlar. Dutch, Bronte'nin kendisini kandırmasına çok öfkelenir. Arthur, Dutch'a şimdi ne yapılacağını sorduğunda Dutch banka işinin son şansları olduğunu ve Hosea'nın da kendisine bu konuda katıldığını, bankayı bir an önce soymaları gerektiğini söyler.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.09-22.35_2.png



Tramvay olayından sonra Bronte tarafından kandırılmayı hazmedemeyen Dutch, banka soygunundan önce Bronte'yi ortadan kaldırmak gerektiğini söyler. Hosea bunu gereksiz bulsa ve intikam almakla uğraşamayacak kadar fazla dertlerinin olduğunu söylese de Dutch konunun intikam olmadığını söyler ve banka soygunundan önce geride Bronte gibi bir düşman bırakırlarsa bunun sorun olabileceğini bahane eder. Daha sonra Arthur ile Dutch bataklıkta yaşayan bir köylüye yardım ederler ve karşılığında Dutch, köylüden onları sandal ile Bronte'nin evinin arka bahçesine bırakmasını ister. Daha sonra çetenin birçok üyesini yanına alan Dutch, Bronte'nin evine baskına gider. Çete evdeki korumaları öldürür ve John ile Arthur, Bronte'yi alarak Dutch'ın yanına götürür. Çete sandala doğru ilerlerken polisler de gelir ve onlarla da çatıştıktan sonra Bronte ile birlikte sandala binerler. Bronte sandalda yine Dutch'ı aşağılamaya çalışır ve kendisini kurtarıp Dutch'ı öldürecek olan kişiye bin dolar vereceğini söyler. Çeteden kimse tepki vermez ve Bronte de hepsinin akılsız olduğunu söyler. Bunun üzerine Dutch çileden çıkar ve Bronte'nin kafasını suya daldırıp onu boğar, daha sonra da cesedini sandaldan bir timsahın önüne atıp onu timsaha yem eder. Bunun üzerine John, Dutch'ın artık kontrolden çıktığını düşünerek ona "Okuduğun felsefe kitaplarının hangi kısmında bir adamı timsaha yem etmek yazıyor?" diye sorar.


Bronte işinden sonra Arthur kendilerine yardım etmesi için ona para teklif eden kızılderililer Rains Fall ve Eagle Flies'a yardım etmeyi kabul eder. Leviticus Cornwall, kızılderili kabilesinin kamp kurduğu bölgede petrol arama çalışması yapmak için onları oradan çıkarmak istemektedir, bunu kanıtlayıp hükümete göstermek için de kızılderililerin Cornwall'un raporlarına ihtiyacı vardır. Arthur, Eagle Flies'ın yardımıyla bu raporları çalar ve bu işi de halletmiş olur.


Daha sonra banka soygunu için düğmeye basılır ve hazırlıklar yapılır. Plana göre Hosea ve Abigail bir patlama ile şehirdeki polislerin dikkatini farklı yere çekecek, daha sonra da çete bankaya girerek soygunu gerçekleştirecektir. Soygundan önce Dutch çeteye bir konuşma yapar ve bunun son soygun olduğunu ve soygundan sonra uzaklara gideceklerini söyler. John ise buna inanmaz ve "Daha önce de bunları duymuştuk." diyerek Dutch'ı eleştirir. Dutch da John'a biraz inançlı olmasını söyler ve yola çıkarlar. Şehre vardıklarında patlamayı bekleyen çete patlama gerçekleştikten sonra bankaya girer ve soygunu yapar. Kasalardaki paraları ve altınları çuvala doldurdukları sırada dışarıdan Milton'ın sesi gelir. Milton, Hosea'yı yakalamıştır. Dutch, bir anlaşma yapabileceklerini söyleyerek Milton'a Hosea'yı bırakmasını söyler. Ancak Milton artık anlaşmaların bittiğini söyler ve Hosea'yı vurarak öldürür. Hosea'nın ölmesiyle Dutch bir anlık şaşkınlığa uğrar, ardından çete ile Pinkertonlar arasında büyük bir çatışma çıkar. Çatışma esnasında Dutch, Arthur'a bankanın yan tarafındaki duvarı dinamitle yıkmasını söyler. Arthur duvarı yıkar ve çete bankadan dışarı çıkıp yan binadaki merdivenlerden çatıya çıkar. Çıktıklarında Dutch, Arthur'a John'un tutuklandığını söyler. Daha sonra Arthur ve Lenny kaçış yolu bulmaya çalışırlar ancak gelen Pinkertonlar Lenny'yi de öldürür. Çete saklanmak için boş bir daire bulur ve gece olana kadar orada beklerler. Dutch gece olunca dışarı çıkacaklarını ve bir gemiye binip uzaklaşacaklarını, daha sonra ortalık sakinleşince geri döneceklerini söyler. Gece olur ve çete dışarı çıkar, gizlice rıhtıma giderler ancak gemiye binmek için geçmeleri gereken yolu Pinkertonlar kapatmıştır. Charles bir planının olduğunu söyler ve koşarak ajanların önünden geçer, ajanlar onun peşinden gittiğinde de çete oradan geçerek gemiye biner.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.10-22.55_1.png



Çete gemiye bindikten sonra bir fırtına başlar ve gemi batar, çetenin soygundan kazandığı paralar ve altınlar da denizin dibini boylar. Geminin batışı sırasında Arthur geride kalır ve sandal ile gemiden kaça diğer çete üyelerine yetişemez, daha sonra da suya düşer. Arthur gözünü tekrar açtığında kendini tropikal bir adada bulur. Bir süre yürüyerek ilerledikten sonra bir duman yükseldiğini fark eden Arthur, dumana gider ve burada diğer çete üyelerini bulur. Çete üyeleri Arthur'a su verir ve onu dinlendirirler fakat bir süre sonra adada bulunan yerel ordu gelir ve çete üyelerini tutuklar. Çete üyelerini zincirle götürdükleri sırada adadaki yerliler orduya ateş eder ve bunu fırsat bilen çete üyeleri zincirden kurtularak kaçmaya başlar. Javier kaçarken ayağından vurulur Dutch geri dönüp onu almakla kaçmak arasında kalır fakat Javier çok fazla düşman olduğunu söyleyerek çeteye kaçmalarını söyler. Dutch gelip onu kurtaracaklarını söyler ve çetedekilerle birlikte kaçar. Adadaki yerlilerin lideri Hercule çetedekilerin kaçmasına yardım eder ve onlara silah verir, çete de peşlerinden gelenleri böylece halleder. Hercule, kendisinin ve adadakilerin başının Albay Fussar adında biriyle dertte olduğunu söyler ve eğer Fussar'a karşı kendisine yardım ederlerse çetenin geri dönüşünü ayarlayabileceğini söyler. Başka çaresi olmayan Dutch bunu kabul etmek zorunda kalır.


Dutch ile Arthur bir mağaranın girişinde Javier'i kurtarmak için buluşur. Dutch bir kadın ile anlaştığını ve kadının mağaranın içinden Javier'in tutulduğu yere giden yolu kendilerine göstereceğini söyler, bunun için Dutch kadına banka soygunundan elinde kalan son altın külçesini verir. Kadın bir merdivene kadar Arthur ve Dutch'ı getirir fakat merdivenden çıkmadan önce Dutch'tan daha fazla altın ister ve bıçak çeker. Dutch bunun üzerine yaşlı kadını boğarak öldürür. Arthur da Dutch'a artık onu tanıyamadığını ve boş yere insanları öldürüp durduğunu söyler. Dutch ise yaptığı her şeyi çetenin hayatta kalması için yaptığını belirtir. Daha sonra Arthur ve Dutch Javier'in sürüklenerek bölgeye getirildiğini ve ona işkence yapıldığını görürler. Javier'i kurtarıp şeker tarlalarına doğru kaçarak izini kaybettiren çete artık bir an önce adadan kurtulmak istemektedir. Bunun üzerine Hercule ile birlikte çete Albay Fussar'ın birliklerine karşı savaşırlar ve adaya yanaşan gemiyi batırırlar. Daha sonra kendilerini geri götürecek olan geminin kaptanının Fussar tarafından kaçırıldığını öğrenen çete kaptanın tutulduğu yere gider. Oradaki adamları hallettikten sonra Arthur, kaptanın bulunduğu kulübeye girer ancak arkasından Fussar'ın yardımcısı gelerek ona silah doğrultur. Daha sonra Dutch gelerek Fussar'ın yardımcısına, Fussar gelerek Dutch'a silah doğrultur ve bir Meksika açmazı oluşur. Arthur yerde bulunan tüfeği ayağıyla yerdeki kaptana atar ve kaptan Fussar'ın yardımcısını öldürür, Fussar ise kaçar. Çete Fussar'ın peşine düşer ve Arthur orada bulunan bir topu kullanarak Fussar'ın kaçtığı kuleyi yıkıp onu öldürür. Ardından çete adadan ayrılarak geri döner.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.11-15.31_1.png



Arthur geri döndükten sonra direkt olarak Shady Belle'e gider fakat çetenin oradan ayrıldığını ve mekânın boş olduğunu görür. Sadie tarafından bırakılan şifreli bir mektubu okuyan Arthur çetinin Lakay'e taşındığını öğrenir. Tam o sırada Pinkerton ajanları evi mekânı kontrol etmeye gelir. Arthur onları öldürdükten sonra Lakay'deki yeni kamp yerine gider. Çete Arthur'u sevinçle karşılar, Arthur, Dutch ile kendisi ortadan kaybolduktan sonra çetenin bütün yükünü Charles ile Sadie'nin üstlendiğini ikilinin güvende olmak için kampı Shady Belle'den Lakay'e taşıdığını öğrenir. Çetenin önemli üyelerinin yokluğunda Swanson gibi çetenin tüm üyelerinin elini taşın altına koyduğu görülür. Sadie ve Abigail de John'un tutuklandığından ve Sisika isimli bir cezaevine nakledildiğinden bahseder.


Bu sırada Dutch da yeni kampa gelir ve çete onu da mutlulukla karşılar. Abigail Charles ile Hosea'nın cesedini morgdan çalıp onu gömdüğünü söyler, bu sırada Bill sinirli birşekilde gelerek kampın yerini bir türlü bulamadığından ve etraftaki herkese sorarak ancak gelebildiğinden bahseder. Tam bu sırada Milton'ın sesi duyulur ve Milton, Cornwall'un şirketi ve ABD hükümeti adına onları tutuklamaya geldiğini söyler. Kamp Pinkertonlar tarafından kuşatılmıştır. Hemen ardından kamptaki kulübe Pinkertonlar tarfından kurşun yağmuruna tutulur ve yangın çıkar. Arthur ve Sadie sürünerek kulübeden çıkar ve kulübenin arkasında bulunan gizli bir bölmeden geçerek Pinkertonlara beklemedikleri bir yerden saldırır. Daha sonra Arthur, Pinkertonların getirdiği makineli tüfeği kullanarak onları savuşturur. Çatışmadan sonra Dutch hemen buradan ayrılmaları gerektiğini belirtir. Ardından Abigail, Dutch'a John konusunda ne yapacağını, onun idam edileceğinin konuşulduğunu söyler fakat Dutch şimdi bunun sırası olmadığını söyleyerek Abigail'i geçiştirir. Bunun üzerine Abigail, Sadie ve Arthur'dan John'u kurtarmalarını ister, Sadie de bu isteği kabul eder.


Arthur, Sadie ile Saint Denis'de buluşmaya gittiği sırada bir öksürük krizi geçirir ve yere yığılır. Sokaktan geçen biri onu bularak doktora götürür. Arthur doktora gerek olmadığını ve iyi olduğunu söylese de öksürürken ağzından kan gelmektedir ve ayakta bile duramamaktadır. Muayene olduktan sonra doktor Arthur'a tüberküloz olduğunu ve hastalığının daha kötüye gideceğini, sıcak bir yerlere gidip orada kalmasını söyler. Böyle bir fırsatı olmayan Arthur doktordan ayrılır ancak içten içe yıkılmıştır. Arthur birkaç dolarlık borç için dövdüğü ve sonradan öldüğünü öğrendiği Thomas Downes'tan tüberküloz kapmıştır, bunun için de ayrı bir pişmanlık duyar ve vicdan azabı çeker. Doktordan çıktıktan sonra Arthur'un oyundaki onur seviyesine bağlı olarak eskilerden birtakım konuşmalar duyulur ve Arthur hayali olarak bir geyik (yüksek onur seviyesine sahipse) veya bir kurt (düşük onur seviyesine sahipse) görür.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.14-16.44_1.png



Arthur, doktordan çıkıp Sadie ile buluştuktan sonra John'u nasıl kurtaracaklarını sorar. Sadie ise bir sıcak hava balonu pilotu ayarladığını ve balon ile ilk başta cezaevini gözleyip John'a bakacaklarını, daha sonra da gidip onu kurtaracaklarını söyler. Arthur balon ile birlikte cezaevine bakıp geri döner ancak döndüğünde Sadie'nin O'Driscoll üyeleri tarafından kovalandığını görür. Arthur balondan O'Driscoll üyelerine ateş eder, daha sonra O'Driscoll üyelerinin balona açtığı ateş sonucu balon pilotu ölür. Arthur bir yandan balonu kontrol etmeye çalışır bir yandan da Sadie'ye ip uzatıp onu balona çeker, daha sonra balon düşer fakat kalan düşmanları da öldüren Sadie ile Arthur kurtulur. Arthur, Lakay'e döndükten sonra Dutch, Charles ile onu başka bir çete olan Murfree Brood'un kullandığı Beaver Hollow adlı bölgenin yeni kamp için uygun olduğunu söyleyerek orayı çeteden temizlemeleri ve kampa uygun hâle getirmeleri için bölgeye gönderir. Arthur ve Charles bölgeyi çeteden arındırdıktan sonra Arthur burada Murfree Brood tarafından tutsak tutulan bir kızı kurtararak Annesburg kasabasındaki ailesinin yanına götürür. Arthur kızı bıraktıktan sonra Annesburg'da daha önceden borç için dövdüğü ve ölümüne sebep olduğu Thomas Downes'ın eşi Edith Downes'ın geçinmek için hayat kadınlığı yaptığını görür ve hastalandıktan sonra duyduğu pişmanlık daha da derinleşir.


Arthur kampa döndükten sonra bir süredir ortalıkta görünmeyen, Dutch'ın sevgilisi Molly O'Shea sarhoş bir şekilde kampa gelir. Dutch artık onu ilgi göstermediği için Molly kendini içkiye vermiştir. Molly kampa geldiğinde Dutch'a her şeyi Milton ve Ross'a anlattığını söyler. Dutch, Molly'ye silah çeker ancak bu sırada Arthur, Molly'nin sarhoş olduğunu ve ne dediğini bilmediğini söyleyerek Dutch'ı engellemeye çalışır. Tam o anda Susan Grimshaw, Molly'yi vurarak öldürür ve çeteye ihanet etmenin cezasının ölüm olduğunu belirtir. Daha sonra Arthur, John'u kurtarmak için Sadie ile tekrar buluşur ve bir ada bulunan cezaevine ulaşmak için sandala binerler., Abigail de onlarla gelmek ister ancak ikili bunu kabul etmez. Cezaevine vardıklarında Sadie ve Arthur bir polisi rehin alır ve karşılığında John'u isterler. John getirilir ve ikili onu aldıktan sonra çatışarak sandala kadar ilerleyip başarılı bir şekilde onu kurtarırlar. Daha sonra atlara binip kampa gitmek üzere yola koyulurlar. John yolda banka soygunundan sonra neler olduğunu sorar. Arthur ona Lenny'nin öldüğünü ve Guarma hakkında olup biteni anlatır. Ayrıca Arthur, John'a Dutch'ın Sadie ile birlikte kendisini kurtarmaya gelmelerini istemediğinden de bahseder. John da soygun sırasında Pinkertonlar kendisini yakalarken Dutch'ın onu kurtarmak için bir şeyler yapma fırsatı olduğunu ancak bunu yapmadığını söyler. Arthur da Dutch'ın ya kendisinde olmadığını ya da düşündükleri gibi bir adam olmadığını söyler. Arthur ile Sadie, John ile kampa döndüğünde Dutch, John'a burada ne aradığını sorar ve kendisini kurtarmak için henüz kimseyi göndermediğini söyler. Arthur da bu kararı kendisinin verdiğini belirtir. Bunun üzerine Dutch öfkelenir ve bir planının olduğunu, John'u kurtarmaya zaten gideceğini söyleyerek oradan Micah ile birlikte ayrılır.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.15-17.16.png



John'u kurtardıktan sonra Arthur, Micah ve Dutch ile Annesburg'da buluşmaya gider.. Arthur ilk geldiğinde Micah onun yakasına yapışarak takip edilip edilmediğini sorar ve ikili arasında bir gerginlik olur. Micah, Dutch'a yakınlaşmıştır ve Dutch'ın desteğini arkasına aldığı için tavırları değişmiştir. Daha sonra Dutch gelerek Leviticus Cornwall'un kasabaya geleceğini söyler. Arthur bunun mantıksız olduğunu ve gereksiz yere dikkatleri üzerlerine çekeceğini söylese de Dutch sadece Cornwall ile konuşacağını söyleyerek Arthur'u geçiştirir. Micah, Arthur ve Dutch saklanarak Cornwall'un gelmesini beklerler. Cornwall geldikten sonra onun Milton ve Ross ile konuştuğu görülür. Conrwall, Dutch'ın çetesini bir türlü yakalayamadığı için Milton'ı azarlamaktadır. Daha sonra Milton ile Ross gider ve Dutch, Cornwall'un karşısına çıkar. Bir süre Cornwall ile konuştuktan sonra Dutch, Cornwall'a bulunduğu gemiyi ve 10 bin dolar verdiği takdirde onu öldürmeyeceğini söyler, Cornwall alaycı bir tavırla gülerek bu teklifi reddeder, bunun üzerine Dutch, Cornwall'u vurarak öldürür.


Cornwall vurulduktan sonra kasabada Pinkertonlar ile Micah, Dutch ve Arthur arasında büyük bir çatışmak çıkar. Çete çatışarak ilerler ve buldukları atlara binerek izini kaybettirir. İzlerini kaybettirdikten sonra Dutch, Micah'nın çatışma sırasında bulduğu belgelere göz atar. Bu belge ile Dutch, Cornwall'ın şirketinin ordu ile tren taşımacılığı konusunda anlaşma yaptığını görür ve bu taşıyıcılığı yapacak olan treni geçeceği rotadaki köprüyü havaya uçurarak engelleyebileceklerini ve bunun da kendilerine zaman kazandıracağını düşünür, bu yüzden Arthur'a gidip Bill ile dinamit ele geçirmesini söyler. Ardından Dutch, Micah'ya kendisiyle gelmesini ve konuşacak konular olduğunu söyler. Arthur ne konuşacaklarını sorduğunda Dutch planı konuşacaklarını söyleyerek soruyu geçiştirir. Böylelikle Arthur, Dutch'ın artık Micah'ya kendisinden ve John'dan daha çok güvendiğini görür.


Kampa dönüldüğünde Arthur'un daha önceden yardım ettiği Kızılderili Eagle Flies kampa gelerek kabilesinin atlarına Albay Favours tarafından el koyulduğunu söyleyerek çeteden yardım ister. Kızılderilileri kullanarak dikkatleri kendilerinden Kızılderililere çekebileceğini ve böylelikle hükümet Kızılderililerle uğraşırken kaçabileceklerini düşünen Dutch, Eagle Flies'a yardım etmeyi kabul eder. Gece olduktan sonra çete ve Kızılderililer atların tutulduğu tekneye sızarak teknedekileri hallederler fakat tekne kontrolden çıkar ve kayaya çarptıktan sonra batmaya başlar, bir an önce atları alarak kıyıya çıkılır ve Kızılderililer atlarını geri almış olur.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.16-17.32.png



Bir süre sonra Colm O'Driscoll'un yakalandığı ve idam edileceği haberi alınır. Dutch, Colm'un bir şekilde idamdan kaçacağını tahmin eder ve öldüğünden emin olmak ister. Bu yüzden Arthur ile Dutch polis kılığına girer ve Sadie de şık bir kıyafet giyerek Colm'un idam edileceği yere giderler. Ortalıkta Colm'un adamlarının gezdiğini gören Dutch bir şeyler döndüğünü anlar ve adamları takip ederler. Colm'un adamlarını gizlice dinlediklerinde çatıya bir adam yerleştirildiğini ve Colm'un bu şekilde kurtarılacağını öğrenirler. Bunun üzerine Arthur çatıya çıkarak Colm'un adamını öldürür ve Dutch ile Sadie de aşağıdaki adamları rehin alır. Kurtarılma planı suya düşen Colm asılarak idam edilir, ancak hıncını alamayan Sadie rehin aldıkları adamları da öldürür ve şehirde çatışma çıkar. Arthur, Dutch ile Sadie'yi çatıdan korur ve ikili vagona binip kaçarlar, Arthur da üstünü değiştirip bölgeden uzaklaşır, böylece bir düşmanın daha icabına bakılmış olur.


Arthur, Colm'un icabına bakıldıktan sonra Dutch'ın önceden bahsettiği köprüyü havaya uçurmak için John ile buluşur. Arthur, John ile buluştuğunda John'a artık bu işin bittiğini ve Dutch'a olan sadakatin bir anlamının kalmadığını, bu yüzden zamanı geldiğinde Abigail'ı ve Jack'i alarak ortadan kaybolması gerektiğini söyler. John da artık Dutch'ın kaos yaratmaktan zevk alır hâle geldiğini söyler ve Arthur'un dediklerini mantıklı bulur. Ardından ikili birlikte köprüyü havaya uçurur ve ardından John oradan ayrılır.


Bu olaylardan sonra Eagle Flies tekrar kampa gelerek kabilesinin petrol aramak için yerinden edilmeye çalışıldığını söyleyerek bunu durdurmak için baskına gideceğini söyler ve çeteden yardım ister. Bunun yine dikkatleri Kızılderililerin üzerine çekeceğini düşünen Dutch teklifi kabul eder. Kızılderili kabilesinin lideri ev Eagle Flies'ın babası Rains Fall da kampa gelerek oğluna ve çeteye gitmemeleri için yalvarır fakat kimse onu dinlemez. Charles da artık Kızılderilileri kullandığı için Dutch'a öfke beslemektedir. Çete ve Kızılderililer baskına gider ve petrol fabrikasında büyük bir çatışma çıkar. Çatışmadan sonra Dutch, fabrikada çok değerli tahvillerin olabileceğini söyler ve fabrika müdürünün odasına giderek tahvilleri çalar. Tam fabrikadan çıkacakları sırada fabrika Albay Favours'ın askerleri tarafından basılır. Dutch ve Arthur çatışır ancak Arthur geride kalır ve yakalanır. Arthur, Dutch'tan yardım ister fakat Dutch arkasını dönüp gider. Ardından Eagle Flies gelip Arthur'u kurtarır fakat Albay Favours tarafından vurulur. Arthur da Albay Favours'ı vurur ancak Eagle Flies ağır yaralanmıştır. Arthur onu dışarı taşır ve çıktığında Dutch'a onu ölüme terk ettiğini söyler ancak Dutch başka bir seçeneğinin olmadığını ve onu terk etmediğini söyler. Bu olay üzerine Arthur'un Dutch'a olan güveni tamamen tükenmiştir. Yaralı Eagle Flies'ı alan Arthur onu babası Rains Fall'a götürür ancak Eagle Flies babasının önünde hayatını kaybeder.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.18-21.14_1.png



Dutch, Favours'un askerlerinin maaşlarını taşıyan bir tren bulduğunu ve bunun son soygun olacağını, soygundan elde edecekleri yüklü miktarda para ile artık kaçabileceklerinden bahseder. Her ne kadar artık John ve Arthur'un Dutch'a güveni kalmasa da Arthur bu soygundan kazanılacak para ile John'un ailesiyle birlikte kaçabileceğini düşünür ve John'a hazırlık yapmasını söyler. John da Abigail ile konuşur ve ona eşyalarını toplamasını söyler. Soyguna Micah'nın Dutch ile tanıştırdığı ve çeteye dahil ettiği Joe ve Cleet isimli iki yeni üye de dahil olur. Her ne kadar Arthur ve John bu ikiliyi sevmese de ses etmezler. Dutch'ın planına göre tren Saint Denis'deki istasyonda duracak ve çete burada treni duyacaktır. Çete istasyona gelir ve treni beklemeye başlar. Tren gelir ancak istasyonda durmaz ve bunun üzerine çete atlarla treni takip edip vagonlara atlarlar. Trendekilerle çatıştıkları sırada John omzundan vurularak trenden düşer, at ile takipte olan Dutch, Arthur'a parayı almasını, John'u kendisinin gidip getireceğini söyler. Çete parayı alır ve Dutch geri döner ancak yanında John yoktur. Dutch elinden geleni yaptığını fakat John'u kurtaramadığını söyler. Bu haberle şaşkınlığa uğrayan Arthur çeteyle birlikte kampa döner.


Çete kampın önüne geldiğinde Tilly gelip Pinkertonların Abigail'ı kaçırdığını söyler. Micah ise John olmadan Abigail'ın yalnızca bir tuzak olduğunu ve Pinkertonların eninde sonunda onu bırakacaklarını söyler. Duyduklarıyla şok olan Arthur, Dutch'ı ikna etmeye çalışsa da Dutch, Micah'nın haklı olduğunu söyleyerek çeteyle birlikte oradan uzaklaşır. Sadie ise bu işi yapmak için ikisinin yeterli olduğunu söyler ve Arthur ile Abigail'ı kurtarmaya giderler. Abigail'ın tutulduğu yere geldiklerinde Arthur dürbünlü tüfek ile Pinkertonları indirir ve Sadie ilerler. Sadie tam Abigail'ın tutulduğu kulübeye girerken Milton tarafından yakalanarak kulübeye kapatılır. Arthur hemen kulübeye girer ancak Milton ona silah doğrultur. Milton, Arthur'a önceden Dutch konusunda bir teklif yaptığını ve onun bunu değerlendirmediğini söyler, Arthur ise bir aptallık ettiğini dile getirir. Milton ise Guarma'dan döndüklerinden beri Micah'nın uslu bir çocuk olduğunu ve her dediği şeyleri yaptığını söyler, bunun üzerine çetedeki hainin Molly değil Micah olduğu ortaya çıkar. Bu sırada Arthur, Milton'ın silahını elinden almaya çalışır ve ikili arasında bir boğuşma olur, ikisi boğuşurken Abigail, elleri bağlı olan Sadie'nin silahını alır ve Milton'ı başından vurarak öldürür. Üçü birlikte bölgeden kaçarlar ancak Arthur daha sonra atları durdurup kampa gidip bir konuşma yapması gerektiğini söyler. Abigail, John'a ne olduğunu sorduğunda Arthur onun öldürüldüğünü veya tutuklandığını söyler. Bunun üzerine Abigail artık ihtiyacı olmadığını belirterek Dutch'ın çetedekilerin parasını sakladığı kasanın anahtarını Arthur'a verir ve kasanın kampın yanında bulunan mağarada olduğunu söyler. Arthur, Sadie ve Abigail'i oradan gönderir ve Dutch ile konuşmak için kampa gitmek üzere yola koyulur.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.20-00.08_2.png



Arthur kampa gittiğinde Dutch'a gidip Abigail'ı Milton'ın elinden kurtardığını ve Milton'ın öldüğünü söyler. Ayrıca Milton'ın söylediklerine göre Micah'nın onunla oldukça sıkı fıkı olduğunu belirten Arthur, Micah'nın öttüğünü ve çeteyi sattığını söyler. Micah ise bunları kabul etmez ve Arthur'un yalan söylediğini belirtir. Bunun üzerine Arthur, Micah'ya silah çeker ve Dutch'a bir karar vermesini söyler. Tam bu sırada omzundan yaralanmış olan John kampa gelir ve Dutch'ın onu ölüme terk ettiğini söyler. Dutch başka seçeneği olmadığını söylese de John, Arthur'un bulunduğu tarafa geçer. Susan Grimshaw da Micah'ya silah çekerek silahını indirmesini söyler. Ardından Javier koşarak gelir ve Pinkertonların kampa doğru geldiğini söyler, Micah ise fırsattan istifade edip bir anlığına dikkati dağılan Grimshaw'u vurarak öldürür. Dutch ise iki tarafa da silah çekerek kimin kendisine ihanet ettiğini bağırarak sorar. Ancak daha sonra Dutch ve çetenin diğer üyeleri Micah'nın olduğu tarafa geçerek Arthur ile John'a silah doğrultur. Daha sonra Pinkertonlar ateş etmeye başlar ve biraz çatıştıktan sonra John ile Arthur mağaraya doğru, çetenin diğer üyeleri ise başka tarafa kaçar. Kaçarken Arthur, John'a hainin Micah olduğunu söyler ve John da "Onu aylar önce öldürmeliydik zaten." der.


Mağaradan çıktıklarında Arthur, John'a Abigail ile Jack'in güvende olduğunu söyler, John da ona teşekkür eder ve ikili atlarına binip kaçarlar. Hem çetenin diğer üyeleri hem de Pinkertonlar John ve Arthur'un peşine takılır. İkili ormana doğru kaçar ancak Pinkertonlar ikilinin atlarını öldürür, atlarını vuran Pinkertonları vurduktan sonra Arthur atını okşar ve ölümünü izler. John, Arthur'a gitmeleri gerektiğini söyler, Arthur da Dutch'ın sakladığı paranın yerini bildiğini ve Abigail'ın kasanın anahtarını verdiğini söyler ve John'a paranın ne olacağını sorar. John da ailesinin yanına gitmesi gerektiğini söyler. Burada oyuncuya parayı almak için kampa dönme veya John'un kaçmasına yardım etme şeklinde iki seçenek verilir.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.20-00.19_1.png



1-) Kaçması için John'a Yardım Etmek:


Arthur hayatında yapacağı son şey bu bile olsa John'u kurtaracağını söyler. İkili tepeye doğru tırmanır ve bir yandan Pinkertonlar ile çatışır. Biraz tırmandıktan sonra Arthur daha fazla devam edemeyeceğini, yalnızca ikisinden birinin hayatta kalabileceğini söyleyerek şapkasını ve çantasını John'a verir ve ailesine gitmesini söyler. John başta kabul etmese de Arthur onu ikna eder ve John gider. Arthur bir süre Pinkertonlar ile çatışır fakat arkadan gelen Micah, Arthur'un üzerine atlar ve yere düşerler. İkili arasında bir kavga olur ve kavga sırasında Micah'nın silahı yere düşer. Dövüşten sonra Micah da Arthur da bitkin düşer ve Arthur sürünerek Micah'nın silahına uzanmaya çalışır. Arthur tam silaha elini attığı anda Dutch gelir ve Arthur'un eline basar. Arthur, Dutch'a ona her şeyini verdiğini ve Micah'nın bir hain olduğunu, bunu ikisinin de bildiğini söyler. Micah ise Arthur'un hasta olduğunu ve ne dediğini bilmediğini söyler ve Dutch ile kendisinin başardığını, artık gidebileceklerini söyler. Arthur ise sadece John'un başardığını, kendisinin de denediğini ve sonunda amacına ulaştığını söyler. Dutch ise ağlamaklı bir şekilde ayağını Arthur'un elinden çeker, Micah'nın birlikte kaçma teklifine kulak asmaz ve Arthur ile Micah'yı orada bırakıp yürüyerek oradan uzaklaşır. Arthur'un ise silahı alıp Micah'yı vuracak gücü kalmamıştır. Buradan sonra gerçekleşecek olay Arthur'un oyun içindeki onur seviyesine bağlı olarak iki farklı şekilde gerçekleşir.


Arthur'un Onur Seviyesi Yüksek ise:

Dutch gittikten sonra Micah öfkeyle orayı terk eder ve Arthur'u orada kendi hâline bırakır. Dövüşten ve hastalıktan yorgun düşen Arthur daha önceden Hosea'ya bahsettiği gibi tepeden gün doğumuna bakarak John'u ve ailesini kurtarmanın verdiği rahatlıkla huzur içinde ölür.


Arhur'un Onur Seviyesi Düşük ise:

Dutch gittikten sonra öfkelenen Micah, Arthur'un yanına gelerek ona kendisinden daha iyi olmadığını söyler ve silahını çıkarıp Arthur'u başından vurarak öldürür. Ardından Arthur'un cesedine tükürüp oradan uzaklaşır.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.20-00.31.png



2-) Parayı Almak için Kampa Geri Dönmek:​


Arthur çantasını ve şapkasını John'a vererek kampa döner ve mağaradaki paraları dışarı çıkarır. Bu sırada Micah gelir ve ikisi arasında bıçaklı bir dövüş başlar. Buradan sonra olacaklar Arthur'un oyundaki onu seviyesine bağlı olarak iki farklı şekilde gerçekleşir.


Arthur'un Onuru Yüksek ise:

Dövüş sırasında Arthur, bıçakla Micah'nın gözünü oyar. Daha sonra Micah, Arthur'un üzerine atlar ve onu bıçaklamaya çalışır, Arthur ise Micah'nın elini ısırır ve onu üstünden atar. Bu sırada Dutch gelir ve ikisine de bunu kesmesini söyler. Micah, Dutch'a Arhur'un onu soymaya geldiğini söyler, Arthur ise kendisinin olanı aldığını belirtir. Ardından Arthur, Dutch'a hainin Molly değil Micah olduğunu bağırarak söyler. Micah ise bunun bir yalan olduğunu dile getirerek Dutch'a başardıklarını ve artık gidebileceklerini söyler. Dutch ise ikisini orada bırakır ve ağlamaklı bir şekilde kampı terk eder. Micah da öfkeyle paraları alıp kamptan ayrılır. Dövüşten ve hastalıktan yorgun düşen Arthur kampta gün doğumunu izleyerek ölür.


Arthur'un Onuru Düşük ise:

İkili bir süre dövüştükten sonra Micah, Arthur'un üzerine atlar ve onu bıçaklamaya çalışır, Arthur ise Micah'nın elini ısırır ve onu üstünden atar. Bu sırada Dutch gelir ve ikisine de bunu kesmesini söyler. Micah, Dutch'a Arhur'un onu soymaya geldiğini söyler, Arthur ise kendisinin olanı aldığını belirtir. Ardından Arthur, Dutch'a hainin Molly değil Micah olduğunu bağırarak söyler. Micah ise bunun bir yalan olduğunu dile getirerek Dutch'a başardıklarını ve artık gidebileceklerini söyler. Dutch ise ikisini orada bırakır ve ağlamaklı bir şekilde kampı terk eder. Ardından Micah yerde yüzüstü yatmakta olan Arthur'u bundan çok zevk alacağını söyleyip sırtından bıçaklayarak öldürür.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.20-00.38_1.png



Arthur'un ölümünden sonra kontrol John Marston'a geçer ve hikâye 8 sene ileri sarar. John, Abigail'ın isteği üzerine yasa dışı işlerden uzaklaşmıştır ve yasal bir iş aramaya başlamıştır. John, iş bulmak için Abigail ve Jack ile birlikte Strawberry kasabasına gelir. Burada bir dükkâna uğrar ve isminin Jim Milton olduğunu ve iş aradığını söyler. Dükkân sahibi ise tek seferlik bir işinin olduğunu, yakınlarda bir çiftliğe sahip olan Bay Geddes adlı kişiye ürün teslim edilmesi gerektiğini söyler, John da bir vagonunun olduğunu ve bunu yapabileceğini söyler. Çalışanlar ürünleri vagona yüklerken John gidip Abigail'ın ne yaptığına bakar. Abigail de doktorun ofisini temizleme işini almıştır. Ürünler yüklendikten sonra John ürünleri çiftliğe teslim eder ancak çiftliğin başının çiftliği satın almak isteyen birnin kiraladığı çete ile dertte olduğunu görür, malları teslim ettikten sonra bu kişiler John'un vagonunu da çalar ancak John adamları dövüp vagonunu geri alır. Ardından John bu çiftlikte çiftçilik yapmaya başlar ve ailesiyle çiftlikte bulunan bir kulübede kalırlar.


John bir süre çiftçilik yapar ancak bu hayattan hoşnut değildir, yine de Abigail'ın için bunu yapmaya devam eder. Birkaç gün sonra Abigail, gazetede Beacher's Hope adlı bir arazinin satılığa çıkarıldığını gördüğünü John'a söyler ve orayı satın alıp kendilerine bir çiftlik kurup kuramayacağını sorar. Ancak John çiftçilikten kazandığı parayla çiftlik alamayacağını bildiği için buna pek sıcak bakmaz. Bir süre sonra çiftlik John'un vagonunu çalan çete üyeleri tarafından tekrar basılır ve çatışma çıkar. John her ne kadar Abigail istemese de çete üyelerini öldürüp çiftliği kurtarır. Daha sonra Abigail bir kıyafe aldığını söyleyerek John'dan gidip teslim almasını ister. John, Jack'i de alarak kargoyu almak için Strawberry'ye gider. Postaneye geldiğinde önce Jim Milton ismini verir, bu ada gelen bir kargo bulunamayınca John Marston ve Abigail Roberts isimlerini dener ve sonunda kargoyu alır. Fakat postanede bulunanlardan biri John'u fark etmiştir ve yolda Jack'in ve John'un peşine ödül avcıları takılır. John, Jack'i saklar ve ödül avcılarını öldürür, daha sonra çiftliğe geri dönerler. Döndüklerinde Abigail, Jack'in tavırlarından ters giden bir şeyler olduğunu anlar, John da yolda çatışma çıktığını ve hepsinin Abigail'ın kıyafeti yüzünden olduğunu söyler. Abigail ise bunun bir kıyafet değil John'a bir hediye olduğunu dile getirir. Bir süre sonra Abigail arkasında bir mektup bırakarak Jack'i de alarak John'u terk eder.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.20-20.12.png



Bunun üzerine John kendini affettirmek için Abigail'ın istediği Beacher's Hope'u alarak oraya bir çiftlik inşa etmeye karar verir. Bunun için çiftliğinde çalıştığı Bay Geddes'e gidip banka kredisi almak istediğini ve kendisine kefil olup olamayacağını sorar, Geddes olumlu yanıt verir. Bunun üzerine John, Blackwater'daki bankaya gider ve kredi çekip Beacher's Hope'u alır, ardından arazisine gidip orada bulunan birkaç serseriyi ortadan kaldırır. John, bankaya döndüğünde Uncle ile karşılaşır ve onun da hayatta olduğunu öğrenir. Pek istekli olmasa da John, Uncle'ı yanına alır. Ayrıca John, Sadie'den de bir mektup almıştır ve onun da hayatta olduğunu öğrenmitir. Valentine'e gidip Sadie ile buluşan John onun ödül avcılığı yaptığını öğrenir ve paraya ihtiyacı olduğu için ona katılır. Sadie ayrıca Micah'yı aradığını ve bulduğunda John'a haber vereceğini söyler.


John, Beacher's Hope'a döndüğünde Uncle ona Charles'ın yaşadığını ve Saint Denis'de bulunduğunu söyler. Uncle ve John, Saint Denis'ye gider ve Charles'ı aramaya başlarlar. John, Charles'ın Saint Denis'de sokak dövüşü yaptığını öğrenir ve dövüşün yapılacağı yerde Uncle ile buluşur. Uncle ile John'un hayatta olduğunu gören Charles çok sevinir, John ile selamlaştıktan sonra dövüşe başlar ve rakibini yener. Daha sonra Charles, eşyalarının rıhtımda olduğunu söyler ve onları almak için John ile ikisi yürüyüşe çıkarlar. İkili yürürken eskileri konuşur. John, Arthur'un onu kurtarmak için kendini feda ettiğini ve daha sonra öldüğünü anlatır, ayrıca çetedeki hainin Micah olduğundan bahseder. Charles da Arthur öldükten sonra geri dönüp onun ve Grimshaw'un cesedini gömdüğünü söyler. Micah ile Dutch'ın da konusu açılır, John Micah'nın öldüğünü umduğunu ve Dutch'ın ise ölmüş olabileceğini ve ölmemişse bile etrafta görünmediğini söyler. Charles'da Strauss'un Pinkertonlar tarafından yakalanıp işkenceye uğradığını ama çete hakkında tek bir kelime etmediğini ve gözaltındayken öldüğünü söyler. İkili rıhtıma geldiğinde Charles, rıhtımda Guido Martelli adında eskiden Angelo Bronte'ye çalışan bir mafya babasının adamlarının burada olduğunu fark eder, daha sonra çatışma çıkar. John ve Charles çatıştıktan sonra Beacher's Hope'a geri dönerler.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.20-22.43_1.png



Beacher's Hope dönüldükten sonra Uncle buranın berbat bir yer olduğunu ve kulübenin kötü göründüğünü söyleyerek mekâna çekidüzen verilmesi gerektiğini söyler. Daha sonra Uncle'ın yönlendirmesiyle kulübeye iple at bağlanır ve kulübe yıkılır. Daha sonra Uncle, Charles ve John, Blackwater'da bir satıcıya giderek çiftlik ve ahır yapmak için ondan gerekli malzemeleri satın alır. Malzemeler alındıktan sonra üçü Beacher's Hope'a dönerler ve çiftliği inşa etmeye başlarlar. Günler süren uğraşın ardından Uncle ve Charles'ın yardımıyla John çiftliği inşa eder ve Abigail'a bir mektup yazarak geri dönmesini ister. Bir süre sonra Abigail, Jack ile birlikte çiftliğe döner ve John ile barışırlar. Bir süre sonra Sadie de gelir ve Abigail onun yaşadığını öğrendiği için oldukça sevinir. Sadie çiftlikte John ile konuştuğu sırada Micah'yı bulmak üzere olduğunu söyler, John da onu bulduğu zaman Sadie ile birlikte geleceğini söyler. Abigail bundan hoşnut olmasa da John onun söylediklerine kulak asmaz ve Micah konusunda kararlı olduğunu gösterir.


Abigail çiftliğe döndükten sonra John ona evlenme teklif etmeyi planlar. John, Arthur'un çantasında bulunan ve Arthur'un önceden Mary'ye aldığı yüzük ile Abigal'a evlenme teklif etmek istemektedir. Bunun için Abigail'ı vagonla Blackwater'a gezmeye götürür. İkili önce portrelerinin yapılması için fotoğraf çekilirler, daha sonra da tiyatroya giderler. Tiyatrodan sonra John, Abigail'ı bir sandala bindirir ve kıyıdan biraz açılırlar. Ardından John, Abigail'a gün batımı eşliğinde Arthur'un Mary'ye aldığı yüzükle evlenme teklif eder. Abigail da bu teklifi kabul eder.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.21-17.33.png



John'un evlenme teklifinden bir süre sonra Sadie çiftliğe gelerek Micah'yı bulduğunu söyler. Sadie, Micah'nın adamı Cleet'in bir kadını öldürmekten arandığını ve şu an Strawberry kasabasında olduğundan, Cleet'in onları Micah'ya götürebileceğinden bahseder. Charles hazır olduğunu söyler. John da geleceğini söyler ve bu sırada gidip silahlarını hazırlar. Abigail, John'a gitmemesi için yalvarır, Micah için neden her şeyi riske attığını sorar. John ise eğer Arthur ve diğer ölen kişiler olmasaydı bu çiftliğin olmayacağını, eğer Micah'nın gitmesine izin verirse bu çiftliğin "Jack'in okuduğu kitaplardaki ejderhalar kadar bile gerçek olamayacağını" söyler. Micah, Charles ve John, Strawberry'ye doğru yola çıkar. Vardıklarında Cleet'i yakalarlar ve onu kasabada bulunan darağacına götürüp boynuna ip bağlarlar. John eğer konuşmazsa onu asacağını söyler. Cleet de Micah'nın o kızı öldürmesine engel olmaya çalıştığı için onunla arasının bozulduğunu ve onun şu an çetesiyle birlikte Mount Hagen'da bulunduğunu söyler. Burada oyuncuya Cleet'i asmak veya bırakmak olmak üzere iki seçenek verilmiştir. Oyuncu Cleet'i asmayı seçerse John, Cleet'i asarak öldürür, oyuncu bırakmayı seçerse John, Cleet'i bırakır fakat bu sefer de Sadie, Cleet'i vurarak öldürür. Cleet öldükten sonra Charles, Sadie ve John, Micah'nın bulunduğu dağa doğru yola çıkarlar.


Dağa tırmandıkları sırada orada bulunan bir keskin nişancı, Charles'ı omzundan vurur. John daha sonra keskin nişancıyı öldürür ve gidip Charles'ı kontrol eder. Charles iyi olduğunu ve onu burada bırakıp devam etmelerini söyler. John başta bunu kabul etmese de gitmek zorunda kalır. Sadie ile Micah'nın adamlarını öldürüp onu bulmaya çalışırlar. Çatıştıkları sırada Sadie, Micah'nın adamları tarafından karnından bıçaklanır, Charles arkadan gelerek Sadie'yi bıçaklayan adamı kurtarsa da Sadie yaralanmıştır. John ikisini birbirine emanet eder ve kendi devam eder, bu sırada karşısına Micah'nın adamlarından Joe çıkar ve John onu da öldürür. En sonunda John, Micah'nın bulunduğu kulübeye gelir ve Micah'ya dışarı çıkmasını söyler. Micah dışarı çıkar ve (eğer oyuncu önceden yüksek onur seviyesine sahip Arthur ile para için geri dönmeyi seçip bıçakla Micah'nın gözünü oymuşsa burada Micah'nın bir gözünün kesik olduğu görülecektir) John ile bir süre konuştuktan sonra alaycı bir şekilde ona kendisiyle işini bitirdikten sonra gidip Abigail ve Jack'i ziyaret edeceğini söyler, ardından Micah ile John çatışmaya başlar. İkili bir süre çatıştıktan sonra Sadie arkadan gelir ve Micah'yı rehin alır.


Micah rehin alındıktan sonra silahlarını bırakır ancak tam bu sırada yandaki kulübeden Dutch çıkar, bunu fırsat bilen Micah, Sadie'nin elinden kurtulur ve bu sefer Micah, Sadie'yi rehin alarak John'a silah doğrultur. Micah, John ve Dutch arasında bir Meksika açmazı olur. John, Dutch'a burada ne yaptığını sorar, Dutch "Sanırım seninle aynı şeyi." diyerek cevap verir. Micah, Dutch ile tekrardan takım olduklarını, paraları ve hayallerinin olduğunu söyleyerek John'a kendilerine katılmasını söyler. John, Arthur'un kendisinin hayatını birçok defa kurtardığını söylese de Micah, Arthur'un uzun süre önce öldüğünü ve artık yeni bir dönemde olduklarını söyler. John, Dutch'a dönerek kendisi için ellerinden geleni yaptıklarını, olayların bu şekilde gelişmesine kendilerinin sebebiyet vermediğini söyler. Bunun üzerine Micah, bağırarak John'a silahını indirmesini söyler, John da Dutch'tan artık bir şey söylemesini ister. Bunun üzerine Dutch "Artık söyleyecek bir şeyim yok." diyerek Micah'yı vurur. Bu sırada şaşkına dönen Micah'nın elinden Sadie kurtulur ve Micah tam yaralı bir şekilde silahına davranacakken John şarjöründeki tüm mermileri Micah'ya boşaltarak onu öldürür. Olaydan sonra aynı Micah gibi şaşıran John ne diyeceğini bilemez ve Dutch'a teşekkür etmeye çalışır ancak Dutch daha önceden de yaptığı gibi bir şey söylemeden yürüyerek orayı terk eder. Daha sonra John, Dutch'ın içinden çıktığı kulübeye girer ve kulübedeki sandıkta yüklü miktarda altın ve para olduğunu görür. Bunlar Blackwater soygunundan sonra gömülen altın ve paralardır ve Dutch bunları John'a bırakmıştır. Ardından John, Sadie ve Charles çiftliğe dönerler ve John, Abigail'a her şeyin bittiğini söyler, Abigail da koşarak ona sarılır ve hikâye bu şekilde sonlanır. Hikâye bu şekilde sonlansa da kapanış jeneriğinde hikâye ve karakterler ile ilgili önemli şeyler de gösterilir, ondan da kısa bir şekilde bahsedeceğim.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.21-22.24_3.png



Kapanış Jeneriğinde Gösterilenler:


1-) Mount Hagen'daki çatışmadan sonra Ajan Ross ve yanındaki bir Pinkerton ajanının dağa gelerek buradaki cesedi kontrol ettikleri ve cesedin Dutch'a değil Micah'ya ait olduğunu görmeleriyle hayal kırıklığına uğradıkları görülür. Buradan Micah'nın başında ödül olan Dutch'ı tekrar kandırmaya çalışıp onu Pinkertonlara teslim etmek istediği ve bu yüzden ikilinin Mount Hagen'da buluştuğu, Dutch'ın da bunun farkına vardığı ve Micah'nın önceden beri kendisiyle çeteye ihanet içinde bulunduğunu anladığı için Micah'yı vurduğu anlamı çıkarılabilir. Ayrıca Meksika açmazı olduğu sırada Dutch kendi tarafındayken Micah'nın neden John'u vurmayıp kendilerine katılmak için ikna etmeye çalıştığı da böylelikle ortaya çıkar. Micah, John'un da başında ödül olduğu için hem Dutch'ı hem John'u Pinkertonlara teslim ederek bir taşla iki kuş vurmak istemektedir.


2-) Micah öldükten sonra Pinkerton ajanlarının kasabalarda John'u ve Dutch'ı soruşturduğu görülür. Ajan Ross ve yanındaki adam bir süre ikiliyi soruşturduktan sonra John'un çiftliğini bulurlar ve dürbünle çiftliği gözlerler, daha sonra birbirlerine dönüp kafa sallarlar. Böylece RDR 2'nin hikâyesi ilk oyuna oldukça güzel bir şekilde bağlanır.


3-) John ve Abigail'ın kendi aralarında ufak bir düğün yaptığı, düğünden sonra Sadie ve Charles'ın kendi yollarına gittikleri görülür.


4-) Eski çete üyelerinden Mary-Beth'in önceden Arthur'a bahsettiği yazar olma hayalini gerçekleştirdiği, Tilly'nin evlendiği ve Pearson'ın bir mağaza sahibi olup mağazasına astığı çetenin eski fotoğrafına bakarak hüzünlendiği görülür.


5-) Bayan Downes ve oğlunun hâli vaktinin yerinde olduğu ve ellerindeki çantalarla bir gemiye doğru yürüdükleri görülür.


6-) Arthur'un eski sevgilisi Mary Linton'ın Arthur'un mezarı başında ağladığı görülür.


7-) Kızılderili kabilesinin lideri Rains Fall'un bir dağın tepesinde uçan bir kartalı izlediği (Rains Fall'un ölen oğlunun ismi Eagle Flies, Türkçeye çevrildiğinde "Uçan Kartal" anlamına gelir) görülür.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.21-22.28_1-min.png



Oyunun çok detaylı ve üzerine oldukça uğraşılmış bir hikâyesi var. Öncelikle oyunun hikâyesinin aynı uzun bir kitabın başlangıcı gibi yavaş ve oturaklı başlamasına bayıldığımı söyleyebilirim. Aynı zamanda bu doğru bir tercih. RDR 2 gibi hikâyeyi birçok karakter üzerinden anlatan bir oyunun açılışı hızla yapması her şeyi karmakarışık hâle getirirdi. Hikâyenin yavaş ve oturaklı açılması oyuncunun karakterleri tanımasını ve onlara ısınmasını sağlayan en önemli etkenlerden biri. Bu konudaki diğer önemli etkenler ise seslendirmeler ve hikâye anlatımı. RDR 2'nin hikâye anlatımının bir çok filme dahi taş çıkartacak kalitede olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Replikler, ara sahnelerin özenle dizayn edilmesi ve karakterlerin kalitesi oyuncuyu hikâyenin içine çok iyi bir şekilde çekiyor. Burada oyundaki seslendirme sanatçılarının başarısı da çok büyük. Özellikle Dutch, John, Arthur ve Micah'nın seslendirmeleri çok iyi olmuş. Micah replikleri ve ses tonuyla bile oyuncuyu kendinden nefret ettirmeyi başarıyor. Dutch'ın seslendirmesinin ise hayatımda gördüğüm en başarılı oyun seslendirmelerinden biri olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.


Hikâye tarafında en başarılı kısımlardan bir diğerinin de karakter gelişimi olduğundan bahsetmem gerek. Dutch'ın nasıl babacan çete liderinden kaostan beslenen birine ve Arthur'un nasıl gözü kara bir haydutken hastalığını öğrendikten sonra pişmanlık duyan bir adama dönüştüğü muhteşem bir şekilde anlatılıyor. Özellikle Dutch'ın değişimi çok dikkat çekici. Arthur her ne kadar olayı görmese de Dutch'ın değişimi aslında oyun başlamadan önceki soygunda silahsız bir kadını öldürmesiyle başlıyor. Arthur bunu görmediği için Dutch'ın değişimini fark edemiyor ancak soygun sırasında Dutch'ın yanında olan ve yaptıklarını gören John'un Dutch'a oyunun başından itibaren şüpheyle yaklaştığını ikili arasındaki kamp diyaloglarında görebiliyoruz.


Ayrıca Dutch'ın sonradan aklını kaybedip değiştiği mi yoksa başından beri böyle bir adam olup sonradan maskesinin mi düştüğü de tartışma konusu. Dutch hikâye ilerledikçe kaostan zevk almaya başlıyor ve dengesiz hareketler sergiliyor. Bunun bir örneği de Jack'i Bronte'nin elinden kurtarma olayı denebilir. Başta Dutch, Jack'i önemsiyormuş gibi görünüp Braithwaitelerin köşkünü ateşe veriyor ve daha sonra gidip Jack'i Bronte'nin elinden alıyor. Fakat Jack kampa döndükten sonra kamptaki diyaloglardan birinde Dutch'ın John'u kenara çekip ailesine zaman ayırmasının iyi bir şey olduğunu fakat önce çetenin geldiğini söyleyerek John'u uyarıyor. Buradan da akıllara Dutch'ın sadece daha fazla kaos için Jack'i kurtarmış olabileceği geliyor. Ayrıca Dutch'ın iyi mi yoksa kötü mü olduğu da bir soru işareti. 14 yaşından beri tanıdığı ve ona okuma yazma başta olmak üzere bildiği her şeyi öğreten Dutch, Arthur yerine Micah'yı seçerek Arthur'u ölüme terk ediyor fakat aynı Dutch daha sonra John yerine Micah'yı bulup Blackwater soygunundan kazanılan bütün serveti John'a bırakıp gidiyor. Yine küçüklüğünde John'u linç edilmekten kurtaran ve onu çeteye dahil eden Dutch tren soygununda John'u ölüme terk ediyor. Bunlar oyuncuyu Dutch hakkında düşünmeye itiyor. Ayrıca Hosea öldükten ve çete Guarma'dan döndükten sonra Dutch'ın iyice değiştiği ve aklını kaybettiği de rahatlıkla görülebiliyor.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.04-22.49_1.png



Arthur'un da birkaç dolar için birini döverken kaptığı tüberküloz ile uğradığı değişim gerçekten güzel. Başlarda çeteden başka kimseyi önemsemeyen Arthur'un hastalandıktan ve ölümü yaklaştıktan sonra pişmanlık duyması ve değişmesi, dünyanın artık değiştiğini görmesi ve kurulan yeni düzende kendisi gibi haydutlara yer olmadığını anlaması çok güzel işlenmiş bir başka konuydu. Artık sonunun geldiğini anlayan ve sona geldiği yaşamını John ve ailesini kurtararak bitirmek isteyen Arthur'un buna kendi canını feda edecek kadar inanması etkileyiciydi. Ayrıca Arthur muhtemelen bugüne kadar yazılmış en iyi oyun karakteri. Arthur'un sadece etrafa kurşun yağdıran sıradan bir oyun karakteri olmadığı daha oyunun başından anlaşılıyor. Arthur oyuncuya hissettirdiği duygularla, bir kişiliğe sahip olmasıyla ve hikâyede oldukça detaylı ve iyi işlenmesinin de etkisiyle oyuncuya yaşayan bir karakter illüzyonunu vermeyi başarıyor.


Oyunun finalini çok beğendiğimi de rahatlıkla söyleyebilirim. Oyunun aynı başladığı gibi karlı bir dağda bitmesi ve son görev sırasında çalan muhteşem müzik beni atmosfere harika bir şekilde bağladı. Ayrıca oyunu ilk oynadığımda Micah ile yüzleştiğimizde Dutch'ın çıkacağını ve Micah'yı vuracağını aklımdan bile geçirmemiştim, bu benim için güzel bir sürpriz oldu bu ve finali normalden daha çok sevdirdi bana. Dutch'ın hikâyesinin zaten ilk RDR oyununda devam ettiği (RDR 2, ilk oyunun öncesini anlatıyor) ve orada sonlandığı için Arthur'un ölümünden sonra Dutch'ı bir daha görmeyeceğimizi düşünmüştüm fakat yanıldım, böylece heyecanlı bir şekilde biten hikâye çok güzel bir tat bıraktı bende.


Onun dışında hikâyede beğendiğim noktalardan biri de detayların çok iyi düşünülmüş olmasıydı. Mesela oyunda kasabalardan aldığınız gazetelerde hikâyede yaptığınız şeylerle ilgili haberler görebiliyor ve hikâyedeki olaylarla ilgili birçok detayı bu gazetelerden öğrenebiliyorsunuz. Ayrıca oyundaki fark ettiğim göndermeleri çok beğendim, çok ince düşünülmüş göndermeler bulunuyor. Buna bir örnek vermek gerekirse bir görevde Milton kampa geliyor ve diğer çete üyeleri arasında kendisini tanımadığını için John Marston'a ismini soruyor, John ise "Rip van Winkle" diye cevap veriyor. Rip van Winkle, oyunun geçtiği tarihlerde yazılmış olan bir kısa hikâyedeki fantastik başkahramanın adıdır. John burada bu kısa hikâyeye de bir gönderme yaparak Milton ile dalga geçiyor. Ayrıca RDR 2'nin hikâyesinin çok güzel bir şekilde ilk oyuna bağlandığından da bahsetmek istiyorum. İlk oyundaki birçok soru işaretli bu oyunun hikâyesiyle gideriliyor ve Beacher's Hope'un inşasından Ross'un John'u buluşuna kadarki birçok konuya da RDR 2 açıklık getiriyor.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.21-21.08.png



Oynanış:​



RDR 2'nin oynanış konusundaki kalitesinin de hikâyedekinden geri kalmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. RDR 2'nin oynanış tarafında gerçekçiliğe önem verdiğini bahsederek anlatmaya başlayayım. Oyunda karakterinizin saçı gerçek zamanlı olarak uzar ve sakalınızı veya saçınızı kestiğiniz zaman farklı modeller yapabilmesi için oyuncunun saçın ve sakalın uzamasını beklemesi gerekir. Saç ve sakal oyunda zaman geçtikçe, uyuyarak veya saç-sakal uzamasını hızlandıran ilaçlar kullanarak uzatılabilir. Ayrıca oyunda sağlık, enerji ve Dead Eye çekirdeği bulunmaktadır. Bu çekirdekler bahsi geçen özelliklerin doluş hızını belirtmek içindir. Oyuncunun sağlık çekirdeği düşük ise çatışmada vurulduğu takdirde canı yavaş tamlanacaktır. Oyuncu karakterine soğuk havada ince kıyafetler giydirirse veya sıcak havada kalın kıyafetler giydirirse, karakteri uzun süre aç bırakırsa bunlar karakterin sağlık çekirdeğinin düşmesine sebep olacaktır. Benzer şekilde karakter çok yorulursa ve Dead Eye özelliği sonuna kadar kullanılırsa bunlar da enerji ve Dead Eye çekirdeğinin tükenmesine sebebiyet verecektir. Bu çekirdekler mağazalardan alınan yiyecekle doldurulabilir ve özellik barları yine mağazalardan alınan ilaçlarla doldurulabilir. Sağlık, enerji ve Dead Eye seviyesi yükseltilebilir ve bu da bu özellikleri gösterildiği barların artmasını sağlar. İlaçlarla bu seviyeler yükseltilebileceği gibi yakın dövüş kullanılarak sağlık seviyesi, koşarak, zıplayarak ve tırmanarak enerji seviyesi ve düşmanları kafadan vurarak Dead Eye seviyesi yükseltilebilir.


Oynanış konusunda atlar da önemli bir yere sahiptir. At ile olan bağ onu kirlenince temizleyerek ve acıkınca besleyerek yükseltilebilir. At ile olan bağ seviyesi yükseldikçe atın sağlık ve enerji seviyesi artar, ek olarak her seviyede atı şaha kaldırma gibi yeni özellikler açılır. Atın can ve enerji seviyesini yükseltmek için onu beslemek veya ilaç kullanmak gerekir. Ayrıca at öldüğü zaman geri gelmemektedir, bu yüzden at öldüğünde oyuncu eğer bir at diriltici ilaca sahip değilse yeni bir at alması gerekmektedir. At kontrollerinin ve animasyonlarının bugüne kadar bir oyunda gördüğümün en iyisi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Kontroller çok rahat ve at animasyonları çok canlı, oynanışta önemli bir yeri olan atın üzerine uğraşıldığını görmek sevindirici. Ayrıca doğadaki atları evcilleştirerek onları kendi atınız yapmanız veya at satın almanız mümkün. Oyuncu at satın alınan ahırlara giderek atı tepeden tırnağa özelleştirebiliyor, bu da çeşitliliği artırıyor.


Ayrıca oyundaki karakter animasyonları inanılmaz derecede canlı. En basitinden karakter yürürken bile öyle boş boş yürümek yerine kafasını sağa sola çeviriyor, adım atarken silah kılıfı sallanıyor ve bunlar da canlılığı çok iyi bir şekilde sağlıyor. Vuruş hissiyatı gerçekten çok iyi. Güçlü bir silahla düşman yakından vurulduğunda kafası ve uzuvları kopabiliyor, boğazından vurulan düşmanlar yere düştükten sonra ayağa kalkıyor ve bir süre sonra gerçekçi bir şekilde ölüyorlar Düşmanları neresinden vuruyorsanız ona göre tepki veriyor ve yaralanıyorlar, bu da oyundaki çatışmaları çok zevkli hâle getiriyor. Ayrıca oyundaki yakın dövüş sistemi de oldukça kaliteli. Dövüştüğünüz sırada düşmanı boğabiliyor, onu pencereden atabiliyor veya etrafınızdaki objelere kafasını vurarak işini bitirebiliyorsunuz. Oyunda farklı çeşit baltalar, satır, çeşitli bıçaklar ve pala gibi yakın dövüş silahları bulunuyor ve yakın dövüş bu şekilde oldukça çeşitlendirilebiliyor. Ayrıca ok ve ateşli silahlar da yakın dövüş için kullanılabilmekte. Ayrıca ateşli silahlarla düşmanın yanına yeterince yaklaşırsanız birçok farklı çeşit bitiriş animasyonu ile düşmanı öldürebiliyorsunuz. Silahların çoğu birkaç farklı çeşit bitiriş animasyonuna sahip, oyun bu konuda da çeşitliliği çok iyi biçimde sağlamayı başarmış. Ek olarak zamanı yavaşlatıp düşmanları işaretleyerek öldürmeye yarayan Dead Eye özelliğinin de oynanıştaki yeri büyük.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.08-22.07.png



Oyunun haritası çok büyük ve keşfedilecek birçok mekân bulunuyor. Öncelikle haritanın her bölgesinin kendine özgü bir atmosferi olduğunu söylemeliyim. Oyunda çölden bataklığa, küçük kasabalardan büyük bir şehre ve karlı dağlara kadar birçok farklı bölge bulunuyor. Bu bölgelerin hepsinde bölgeye uygun hayvanların yaşadığını görmek mümkün. Bataklıklarda timsahlarla, ormanlarda boz ayılarla ve karlı dağlarda kar kurtlarıyla karşılaşabilirsiniz. Ayrıca oyunda bir ekosistem de bulunuyor. Ağaçkakanların gagasıyla ağaçlara vurduğunu, hayvanların birbirini avladığını ve kargaların hayvan leşleri aldığını görebilirsiniz. Ek olarak oyunda özellikle kasabalarda oldukça canlı hissettiren bir atmosfer var. Kasabalara gittiğinizce diğer karakterlerin boş boş gezinmek yerine kendi işleriyle uğraştıklarını veya birbirleriyle konuştuklarını görebilirsiniz. Ayrıca oyunda farklı bölgelerdeki karakterlerin onları soymaya, selamlamaya veya laf atmaya kalktığınızda size farklı tepkiler verdiklerini görmeniz mümkün.


Oyunda avlanmak da önemli bir yere sahip. Avlandığınızda sahip olduğunuz derileri ve etleri satabilir, yiyecek yapmak için kullanabilir, onlarla kıyafet yapabilir veya farklı şeyler üretebilirsiniz. Her hayvanı kusursuz bir şekilde avlamanın yolu farklı, örneğin küçük bir hayvanı büyük bir tüfekle avladığınızda elde ettiğiniz deri kusurlu olacaktır. Ayrıca üretim yapmak da zaman zaman oldukça işe yarayabiliyor, üretim yaparak ilaç, farklı çeşit oklar, farklı çeşit mermiler ve silahlar elde edebilirsiniz. Silah çeşitliliği de bir Vahşi Batı oyunu için oldukça iyi seviyede. Oyunda birçok farklı çeşit altıpatlar, tabanca ve tüfek bulunuyor ve ayrıca dinamit, molotof ve önceden bahsettiğim yakın dövüş silahları da oyuncu tarafından kullanılabiliyor. Ateşli silahlar detaylı bir şekilde özelleştirilebiliyor ve renkleri, kaplamaları ve birtakım özellikleri değiştirilip yeni özellikler eklenebiliyor. Ayrıca oyuncu kullandığı silahları uzun süre temizlemezse veya silahlarla suya girerse silahların kondisyonu düşebiliyor. Kondisyonu düşen silahlar farklı sesler çıkarmaya başlıyor ve ateşlendiği zaman kara duman çıkarıyor, bunlar da silahın isabet oranını ve verdiği hasarı olumsuz etkiliyor.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.08-22.45_1.png



Oyundaki hikâyeli yan görevler ana görevler kadar kaliteli ve çeşitli. Oyunda birçok farklı yan hikâye bulunuyor ve bu hikâyeler yan görevler için başlayıp bitiyor, yan görevlerin sunumu da ana görevleri aratmayacak kadar kaliteli. Uzun süre hiç durmadan kendimi yan görevlere verdiğim olmuştu ve bir an bile sıkılmamıştım. Hikâyeli yan görevler dışında oyuncu efsanevi hayvanları avlayarak, trenleri soyarak, haritada rastgele çıkan olayları kontrol ederek ve oyunda bulunan dükkânları soyarak da zaman geçirebilir.


Grafikler ve Performans:​



Oyunun grafikleri bir açık dünya oyunundan beklenilmeyecek derecede iyi. Oyunu 1080p orta-yüksek karışık ayarlarda oynadım ve görselliğe hayran kaldım. Dakikalarca durup manzara izlediğim bile oldu. Orta-yüksek ayarlarda bile oyun böyle görünüyorsa 4K en yüksek ayarlarda nasıl göründüğünü tahmin bile edemiyorum. Aşağıya grafikler hakkında daha fazla fikir edinmeniz için aldığım ekran görüntülerinden daha fazla ekleyeceğim. RDR 2'nin sadece açık dünya oyunları arasında değil tüm oyunlar arasındaki en iyi grafik kaliteye sahip oyunlardan biri olduğunu düşünüyorum. Özellikle uzak çizim mesafesi ve aydınlatma kalitesi inanılmaz derecede iyi. Optimizasyon konusunda da oyunun iyi olduğunu düşünüyorum. Demin bahsettiğim ayarlarda oyunu 50-60 saniye başına kare performansında rahat bir şekilde oynadım, kalabalık kasabalarda bu değerin 40-45 civarına düştüğü oldu fakat RDR 2'nin animasyonları çok akıcı olduğunu için ve oyuna çok iyi şekilde entegre edildikleri için rahatsız olmadım. Oyunu oynarken birkaç ufak tefek hata ile karşılaştım, bunlara örnek olarak bazı şişelerin havada durmasını ve yine öldürdüğüm bir düşmanın havada durmasını verebilirim. Bu kadar büyük çaplı bir oyunda böyle ufak tefek hatalar beklenir elbette ama olmasalar daha iyi olurdu tabii.


Red Dead Redempiton 2_2022.11.04-18.09-min.png
Red Dead Redempiton 2_2022.11.04-22.09-min.png
Red Dead Redempiton 2_2022.11.06-20.20-min.png
Red Dead Redempiton 2_2022.11.09-19.11-min.png
Red Dead Redempiton 2_2022.11.10-22.13-min.png
Red Dead Redempiton 2_2022.11.22-22.46_1-min.png
Red Dead Redempiton 2_2022.11.22-23.55-min.png
Red Dead Redempiton 2_2022.11.22-23.24-min.png
Red Dead Redempiton 2_2022.11.22-22.43-min.png


Son Söz:​



Red Dead Redemption 2, derin ve etkileyici senaryosu, iyi işlenmiş karakterleri, detaylı, çeşitli oynanışı ve canlı açık dünyasıyla bugüne kadar yapılmış en kaliteli oyunlardan biri.


100/100

 
Son düzenleyen: Moderatör:
Aldım RDR 2'yi, umarım dedikleri kadar vardır.
 
"You sir, are a fish."
- Arthur Morgan

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
:D

Bu arada dinlemeyenler için oyunun şu müziğini dinlemesini öneririm, gerçekten çok güzel.

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
O kadar da iyi bir oyun değil fazla abartılıyor
Bence çok konuşulduğu için siz laf söyleme gereksinimi duyuyorsunuz, Türklerde genelde var bu olay hangi yapım çok konuşuluyorsa laf etme gereksinimi duyuyor Türkler nedense.

Yapmayın şunu abi, Red Dead Redemption 2 abartılıyor olamaz. Teknik anlamda dünyanın en iyi yapımıdır Red Dead Redemption 2.
 
Yapmayın şunu abi, Red Dead Redemption 2 abartılıyor olamaz. Teknik anlamda dünyanın en iyi yapımıdır Red Dead Redemption 2.

Uğraşıp o kadar uzun inceleme yazıyorum, oyunun neden iyi olduğunu anlatıyorum, gelip 2 satır "Abi oyun abartılıyor ya." deyip gidiyor. Bunları dikkate almaya gerek yok. Bu arkadaş önceden de bir konu açmıştı ve RDR 2'nin abartıldığını söyleyip Far Cry önermişti :D
 
Uğraşıp o kadar uzun inceleme yazıyorum, oyunun neden iyi olduğunu anlatıyorum, gelip 2 satır "abi oyun abartılıyor ya." deyip gidiyor. Bunları dikkate almaya gerek yok. Bu arkadaş önceden de bir konu açmıştı ve RDR 2'nin abartıldığını söyleyip Far Cry önermişti :D

Sen okuduğunu anlamıyorsun. Belki 10 defa yazdım farklı çeşit önermek maksadıyla yazdım Far Cry ve Long Dark'ı anlamamakta ısrar ediyorsun.
 

Geri
Yukarı