Tanrı'nın Varlığı ve Evrende Kaos'un Hakim Olması

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Atomlar aracılığıyla oluştu. Atomlar birleşerek molekülleri, moleküller birleşerek aminoasitleri oluşturur. 20 çeşit aminoasidin birleşmesiyle de proteinler oluşur. Hücreninde büyük çoğunluğunu proteinler oluşturur. Nükleoitler ve proteinler hücreyi oluşturmuştur.

Bunlar çok uzun konular, Abiyogenez'in konularıdır ayrıca.

Canlılık, çok basit cansız moleküllerin bir araya gelmesiyle oluşan bir varlık formudur. Bu formun ayırt edici özelliği periyodik cetvelde tamamını "cansız" olan kimyasalların belli başlı bir grubunu ve bu elementlerden oluşan molekülleri, temel yapı taşı olarak içeriyor olmasıdır. Bu kimyasallara biz molekül adını veriyoruz.

Hayat molekülleri 4 grupta toplanır: Lipitler (Yağlar), Nükleik Asitler, Proteinler ve Şekerler.

Bu 4 molekülün altında da bir sürü alt birim ve kombinasyonlarda bulunmaktadır.

Bu alt birim ve kombinasyonlara örnek vermek gerekirse mesela Nükleit asitlerin oluşabilmesi için nükleotit, fosfat grubu ve şekerlerin bulunması gerekiyor. (Şekerler aynı zamanda bir gruptur yukarıda yazdığım gibi)

Yağların oluşması içinde gliserol ve yağ asitleri gerekmekte. Proteinlerin oluşması içinde aminoasitler olması lazım.

Kaldı geriye Şekerler onlar nasıl oluşur, bu grup içindeki en basit yapılı molekül diyebiliriz kendisi için. Şekerler kendi başlarına var olabilirler ve bu sayede nükleit asitlerin de yapısına doğrudan katılabiliyorlar.

Bu moleküllerin her birinin farklı rolleri vardır.

Lipitler: Sadece yağ anlamına gelmez, vücudumuzda bulunan yağlar, steroller, bal mumları, monogliseritler, digliseritler, trigliseritler, fosfolipitler, vitaminler(yağda çözünen) vb. verilen genel bir adlandırmadır.

Lipitlerin en önemli görevleri arasında hücre zarlarının oluşumunu sağlamak vardır. Bu canlılığın oluşması için olmazsa olmazdır.

Nükleik asitler: Yönetici moleküller olarak da bilinir. DNA ve RNA'nın genel adıdır. Temel görevleri canlının ne olduğunun ve nasıl olduğunun bilgisinin kodlanması, iletimidir. Nükleik asitler evrimsel tarihimizde proteinlerle karşılıklı olarak evrim geçirmişlerdir.Yönetici molekül olma ifadesi buradan gelir. Bu nedenle diğer molekülleri yönetici bir role sahipler.

Proteinler: Çeşitlilik ve adaptasyon kabiliyetleri dolayısıyla canlılık içerisindeki en önemli yapı taşlarının başında gelir. Canlılığı sağlayan, sürdüren tüm biyolojik faaliyetlerin içerisinde yer alırlar. Bir çoğu başka kimyasal tepkimeleri hızlandırıcı görevler alırlar. Bir çok farklı tipi hücredeki diğer yapıların oluşmasına katkı sağlarlar. Hücre içi ve hücre dışındaki iletimde de rol alırlar. Bu örnekler daha da çoğaltılabilir,proteinler geniş bir çeşitliliğe sahiptir.

Şekerler: Hemen hemen tüm canlılarda ortak tüketilen ve enerji sağlayan moleküllerdir. Monosakkaritler(tekli şekerler), disakkaritler(çiftli) ve polisakkaritler(çoklu şekerler) olarak kategorize edilir.

Oluşum yapılarındaki kimyasal bağlardan dolayı şekerler yüksek enerjiye sahiptirler. Parçalandıklarında bu enerji kimyasal enerji olarak ortaya çıkar ve biyolojik fonksiyonların sürdürülmesinde kullanılır. Bu enerjinin sürekli bir biçimde tüketimi halinde canlılık varlığını korur. Kısaca bir hücre şeker üretimi yapamazsa bu hücre ölmüş ve ya ölmek üzeredir diyebiliriz.
Sadece tüketim değil aynı zamanda şekerler yapım amacıyla da hücre içerisinde görevlere sahiptir. Hücre zarları ve hücre duvarının içerisinde de yer alırlar.

Bu moleküllerin her bir grubunun önemli fonksiyonları vardır, ancak hiçbirisi tek başına canlılık oluşturamaz. Dolayısıyla canlılığın nasıl doğal süreçlerle var olabildiğini anlayabilmek için bu birimler her birinin doğal süreçlerle ve kimyasal tepkimelerle var olabildiğini görmemiz ve anlamamız gerekiyor.

Son olarak da demek istedim kimyasallar bu görevlerini bilerek, düşünerek yapmıyorlar. Hepsi kademeli bir şekilde gerçekleşen hadiselerdir. Her bir adımın bir öncekine ve bir sonrakine bağlandığı çok uzun süreli süreçlerdir bunlar. Şu benzetmeyi de yapabiliriz domino taşlarından örnek verelim, domino taşları nasıl ki yıkılmaları gerektiğini ve yıkılmalarının zamanını bilmiyorsa ve fiziksel bir etki altında yıkılıyorsa, canlılığın oluşumunda da moleküllerin görevler kazanması da aynı şekilde olmaktadır.


Bunları yazmakta anlamaya yetmez söyleyeyim, çok kapsamlı bir konu bu. Okumak istersen kaynak verebilirim.
Verirsen sevinirim, tabi Türkçeyse.
Yahu bu ateistler gerçekten dinsiz imansız insanlar. Yani bir insan bu kadar allahsız, bu kadar inançsız olamaz.
Herkes inanmak zorunda mı? Niye böyle boş bir yorum yapıyorsun?
 
Tanrı sizlerin sandığı gibi biri değil, tanrı doğadır ve hayatın da ta kendisidir. Her şey titreşim üzerine kurulu, tanrının doğa olduğunu varsaydığınız zaman kafadaki soru işaretleri yok oluyor.
 
Demin İmam gazalinin Tefekkürle alakalı bir kitabını okuyordum bir sayfasında diyordu ki, Allahın zatına bakarsanız anlayamazsınız tıpkı insanın güneşe bakması ve görememesi-bakamaması- gibi. Siz onun yaptığı işlere bakıp onun varlığını anlayabilirsiniz-tefekkür edebilirsiniz-. Tıpkı güneşin kendisine bakamayıp ışınlarından onun varlığını anlayabildiğimiz gibi.
Merak edenler için bahsimde geçen kitap:
1577997641058.png
 
Parantez içerisinde ünlem işareti kullanmamı gerektirmeyeceğini düşünmüştüm böyle bir yorumun, bunu bile ciddiye aldıysanız demek, bu çok ciddi bir durum.
Pek ironiye benzemiyor, senin de bildiğin üzere bunu diyen bir çok insan var.
 
Tanrı sizlerin sandığı gibi biri değil, tanrı doğadır ve hayatın da ta kendisidir. Her şey titreşim üzerine kurulu, tanrının doğa olduğunu varsaydığınız zaman kafadaki soru işaretleri yok oluyor.

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
Pek ironiye benzemiyor, senin de bildiğin üzere bunu diyen bir çok insan var.
Ateist kimdir? Hiçbir yaratıcıya ve kutsal kitaba inanmayan insandır. Ateist kişi ne Allaha, ne Yehovaya, ne İncil'e ne de Kur'an'a inanır. Yaptığım yorumda ''Yahu bu ateistler gerçekten dinsiz imansız insanlar. Yani bir insan bu kadar allahsız, bu kadar inançsız olamaz. '' demişim, ateistler zaten hiçbir yaratıcıya ve kutsal kitaba inanmayan insanlar değil mi? Bu yorum ironi değilse ne olabilir?
 
@blademasterkayle Evrim hakkında sana şu kitapları öneririm.

Yuval Noal Harrari-Homo Sapiens

Çağrı Mert Bakırcı-Evrim Kuramı ve Mekanizmaları

Richard Dawkins-Gen Bencildir, Yeryüzündeki En Büyük Gösteri

Carl Sagan- Kozmos, Milyarlarca ve Milyarlarca

Abiyogenez hakkında da yani atomlar hakkında Evrim Ağacı'nın 10'dan fazla bilimsel makaleleri var onları okuyabilirsin. Abiyogenez Evrim Ağacı yazarsan karşına makaleler çıkar.

Çok kapsamlı konular olduğunu baştan belirteyim.

Kitap olarak Homo Sapiens ve Çağrı Mert Bakırcı'nın kitaplarının dili çok sade ve anlaşılır onları okuman iyi olur. Carl Sagan müthiş bir insan onun dili de çok sade. Richard Dawkins'in dili biraz bunlara göre ağır ama anlaması zor değil. Bu ktaplar Türkçe ayrıca.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Technopat Haberler

Yeni mesajlar

Geri
Yukarı