Hiç ölümden döndüğünüz bir an oldu mu?

Ben değil de başka birine oldu. Belki bana da olmuştur düşünmem gerek. Neyse bizim okulda 5.sınıf çocuklardan biri pencere açıkmış düştü, yer falan kan olduydu hastaneye gittiydi bir daha da haber alamdım öldü mü kaldı mı belli değil.
 
Küçükken boğazıma düdük kaçmıştı.
Hızla gelen bir Hyundai Accent'i görmeden önüne atladım. Fren sesi hala aklımda, ne yapacağımı şaşırmıştım. 50Cm kadar solumda durdu.
Bisikletle bayır aşağı giderken yola atlayan kamyonete vurmaktan son anda kurtuldum. Büyük ihtimal bisikletten fırlayarak yere çakılacaktım, bayağı hızlıydım.
Tek şeritli yolda karşı şeritten gelen araç hızlı bir biçimde viraja girmişti. Haliyle bizim şeride doğru yalpaladı, frene basarak kılpayı kurtarmıştı babam.
Kaldırımda yürürken Düzce'nin psikopat şoförlerinden biri tam önümde kaldırıma çıkmıştı. Frenle gazı mı karıştırdı, acemi mi bilmiyorum. Biraz ileride olsam ezilebilirdim.
Gerisi ani frenler vesaire, önemsiz.
Edit: Aklıma bir tane daha geldi. Yerden 2 metre yüksekteki duvarın üstüne oturmuş çekirdek kola yapıyorduk. Yanıma gelen arıyla birlikte ellerimi sallamam, dengemin bozulması... Son gördüğüm bana doğru yaklaşan zemindi. Birkaç dakikalık baygınlıkla atlattım, iyi yırtmışım.
Kardeşim sen kuru yer bırakmadan gez böyle devam :)
 
Yokuş aşağı bisikletle inerken birden frenler tutmamaya başladı. Tam yoldan geçerken bir araba vardı yolda. Daha yavaş olsaydım arabaya çarpardım. Allah'tan ayaklarımı yere koyup yavaşlamamışım.
 
Başlık açık ve net.
Çok...
1-Priz elektriğine avucumun içi ile kapıldım yere düşüp bayıldım.
2- Sağ ayağıma 5 kez normal boy çivi battı hiç birinde tetanoz aşısı olmadım, son batışında tahtayla birlikteydi çivi fark edemedim battığında üzerine bir adım daha attım kan gölü oldu ortalık.
3-Havuzda yüzmek için kullanılan simitlerin altından geçerken sıkıştım az daha boğuluyordum.
4-Bisikletle giderken araba çarptı yerde sürüklendim.
5-Üç kere kafam yarıldı toplamda 21 dikiş var.
Daha var ama aklıma gelmedi, gelirse yazarım😁
 
Karadeniz'de amcam ile birlikte 50 derece açıyla olan topraklı bir yoldan gidiyordum. Yol değil aslında, neyse.
Solda olan ağaçların dallarını tutarak ve amcamın ayak izlerine basarak ilerliyorum güvenlik için. Soluma bakıyım dedim, bakmaz olaydım. Boş. Bildiğimiz boşluk. Ben panik oldum. Neyse ilerliyoruz ayağım kaydı düştüm gidiyorum boşluğa az kaldı ölücem. 2 Amcam vardı hemen kaptılar elimden ve ben ağlayarak ve bağırarak aklımda olan bütün küfürleri saydım.
"Yaylaya çıkmak" buymuş. Ve hala benle dalga geçerler.



Ve birdaha asla Karadeniz'e gitmedim. Gitmeyeceğimde.
Karadeniz işleri böyle :).
 
Annemin anlattıgına göre, ben daha bebekken salonda öyle duruyormuşum. O zamanlar da buyuk bir tüplü TV miz vardı. Ben TV'ye yakından bakarken TV'nin artık kablosunu mu cektim ne oldu bilmiyorum, kolumun yanına düşmüş. Neyseki bana denk gelmemiş, gelseydi herhlade ya o yaşta ölürdüm ya da kalıcı hasarlar ile devam ederdim hayatıma.
 
Babam doktor uzun yıllar görev yapmış doğuda. Gümüşhaneliler bilir Gümüşhane’den şiran ilçesine giderken eski adıyla musalla yeni adıyla inkılap’ı. Neyse köy merkezi ile sağlık ocağı arasında yaklaşık 1km var kış ayları da sis çökünce önünü göremiyorsun. Tehlikeli bir yer dolayısıyla babam da tüfekle geziyor. Bir kurt babama (50 - 60m) doğru koşmaya başlamış, babam da tüfeğe sarılmış. Tetiğe basmış ama tüfeği kurmadığından ateş etmemiş tüfek. O sırada arkadan bir araba gelmiş ve o kurta şans eseri çarpmış. Bize anlattığı bir anısıdır bu o kurtun postu hala bizim evde.
 
Ben Giresunluyum cidden karadenizde çok dikkat etmek lazım.
Eniştemlerde köye gelmişti yaylaya çıkalım dedik. Gittik gezdik dolaştık, yedik içtik. Gece olmuştu artık eve gitme zamanı gelmişti. Hepimizde transporter′in içindeyiz uçurum bir yer vardı. Karşıdanda bir araba geliyordu. Gece olmuştu her yer kararmış göz gözü görmüyor bizde uçurumun yanından geçiyoruz. Diğer sürücü yolun sağında en azından güvenli yerde, karşı sürücü alkollüymüş saçma sapan araba sürüyor kafasını bildiğin direksiyona koymuş uyuma pozisyonunda. Git gide yaklaştık enişte adam bildiğin uyuyor diyerek bağırdım eniştem aniden kornaya bastı adam hâlâ duymuyordu çok yakınlaşmıştık. Adam sonradan farkedip biraz daha sağa vurdu arabayı bizimde sağ iki teker uçuruma çıkmıştı 2 tekerlek zemin üzerindeydi, arabadaki herkes bağırıyordu cidden çok kötü bir durumdu son anda eniştem arabayı toplayarak toz çamur demeden sola kırmayı başarmıştı her taraf toz olmuştu arabanın camları hep tozdu acaba ne oldu diye dikkatlice dışarı çıktık Allah′tan zemindeydik kurtulmuşuz.
Bir kere de köye teyzemlerin evine gitmiştik çatı katı düz evlerinin. Çatı katında voleybol oynuyoruz bir anda ayağım kaydı kardeşim de yanımdaydı onu da aşağıya çekmiştim salak gibi sonra düştük yere 3-4 saniye havada kaldık benim adrenalin tavanda yere düştük ama yerde Allah′tan hep plastik şişeler vardı çok bir şey olmadı ama belimin ağrısı 3 gün geçmemişti.
 
Ben düz yolda bisiklet sürüyordum yavaş yavaş tam 3'lü kavşağı ortasıydı bi anda dengemi kaybettim yanımda kocaman kamyon geçti az daha altında kalıyordum. Bir de bebekken denizde dalgaya kapılmışım son anda babam ayağımdan yakalamış.
 
Binanın giriş kapısı camlıydı. Cama yumruk attım açmak için. Camın parçacıkları şah damarıma girmesine 2 milimetre kalmış. İşin kötü yanı binadakiler bana yardım etmek yerine suratıma bakıp ''davar bu herhalde'' demesiydi. O binadan taşınmasaydık büyük ihtimalle bu yaşıma geldiğimde döverdim binadakileri.
 

Geri
Yukarı