Neden yaşıyoruz?

İntihar etmeyi düşünüyorum nedeni çeşitli ameliyatlar geçirdim ve her tanıdığım insan öldü ailem hariç onlarlada mutlu değilim.
Şahsen para toplayıp babamın bana öğrettiği oyunları en çok istediğimde sanırım doom:).
Onları oynadıktan sonra belki düşünebilirim ama ne gerek var ki?
Ahahah, gene ben, gene intihar "Mood on" çocuk.
Hala fikirlerim değişmedi 28 ya da 28 + 7 yaşına geldiğimde edeceğim. İnsanların ölümlerini fazlasıyla gördüm...
 
Ben de bilmiyorum. Bazen hayatın boş geldiği anlarda bu soruyu soruyorum ben de. Ertesi gün dünyanın saçma işlerine koşturmaya devam ediyoruz ama.

Sevgi vs. de biraz daha hayattan zevk almanı sağlayan, beynine dopamin sağlatan şeyler.
Sanırsam CyberPunk çıktığında tekrar hayata bağlanacaksınız. :D
 
Öncelikle tüm canlılar hayatta kalmak için yaşar :)
Kimileri derdini bahane edip intihar eder. Kimileri ölünce ne olacağını merak ettiği için intihar eder. Kimileri ölünce ne olacağını merak ettiği için intihar etmek ister ama korkar. İnançlardan korkar. Belki onlar doğru diye düşünür, korkar. Saçma bir şekilde neden yaşadığını bilmeden yaşar. Kimileri hayalleri için yaşadığını bahane eder. Kimileri hayatta kalmak için veya hayallerini farkında olmadan bir amaç edinerek onu yapmaya çalışarak yaşar. Kimileri de bu soruyu hiçbir zaman düşünmez ya da düşünemez. Aklıma gelen bunlar. Tüm canlılar hayatta kalmak için yaşamaz. Ya korktuğu için ne yapacağını şaşırmıştır ya da bir düşünceyi amacı olarak kabullenmiştir veya kendine farkında olmadan yalan atmıştır.
Bu durumumuzda bu sorunun cevabı yok, asla da bulamayız.
 
Açıkçası inançsız bir insan olarak ölümüm sonunda hiçlikle veya çok daha farklı bir Yaratıcı ile karşılacağımı düşünüyorum. Yaşam amacımız her zaman neslimizi ilerletmek oldu. Hiçbir çıkarımız ve kazancımız olmadan milyon yıllar boyunca bunu yapmaya devam ettik, ediyoruz da. İşin sonunda hayatını çalışmaya ve çocuklarına adayan birer makinelere dönüştük. İnsanlar zekileşti ve normal kesimde ki insanların bir şekilde meşguliyet ve farklı inanışlar içinde olması gerektiğini farketti. Dinler ortaya çıktı, insanlar korktu. Fakirliği,hastalığı,zulmü ve oluşan tüm kötülükleri, iyilikleri bir sınav olarak görmeye başladılar, İnsanlar başardı ve İnsanları "susturabildiler". Ardından iş deninen zırvalık ortaya çıktı ve meşguliyet denilen olay gerçekleşti, insanlar para denilen suni bir yapı için saatlerce çalışmaya boyun eğdiler. İşin sonunda bugüne geldiğimizde, İnsanın doğumundan itibaren belki de asla ileride mensup olmayacağımız dinlere zorla mensup olmaya itilerek küçüklükten itibaren ailelerimizin dinlerini benimsedik. Ardından yaşlarımız ilerlediğinde okul denilen zırvalık çıktı ve zaten maksimum 80 sene yaşayabileceğimiz hayatlarımızın neredeyse 4'de 1 ini okullara feda ettik. Okullarda bize aktarmak istenen sürü ve sorgu yoksunu manipülelerin hepsini yuttuk yaladık. Ardından çalışmaya zorlandığımız bu sistem de başka insanları yüceltmek için günde en az 8 saat çalışmayı benimsedik. 80 Yıllık yaşamlarımızı birer hiçmiş gibi harcamaya devam ettik ve emeklilik zırvalıklarına umut bağlayarak bir gün asla çalışmayacağımızı düşünerek daha çok çalışmaya itildik. Eninde sonunda 60 yaşına geldik ve emekli olduk, ama ne oldu bil bakalım ? Ömrümüzün neredeyse sonuna geldik :) Kısacası genç çağlarımızda köle gibi çalıştırılıp, yaşlılık çağlarımız da bir işe yarayamayacağımızdan elimize az buz paralar sıkıştırılarak oturduğumuz yerlerden ölümü beklemeye mahkum edildik. Hiçbir zaman doğamızda bu şekil bir düzen olmadı, bu düzen İnsanlığın insanlığa karşı uyguladığı bir düzen, bir virüs. Daha buraya doğamız, insanlık saçmaları ile ilgili bir çok şey yazmak isterim fakat şu saatte ne aklıma gelir ne de buraya sığar :) Niye mi yaşıyorum ? Bilmiyorum hiçbirimiz bilmiyoruz, işin sırrı da bu zaten. Rastgele oluşan canlılardan mantıklı bir yaşam sebebi hiçbir zaman beklenemez.
 
Kimileri derdini bahane edip intihar eder. Kimileri ölünce ne olacağını merak ettiği için intihar eder. Kimileri ölünce ne olacağını merak ettiği için intihar etmek ister ama korkar. İnançlardan korkar. Belki onlar doğru diye düşünür, korkar. Saçma bir şekilde neden yaşadığını bilmeden yaşar. Kimileri hayalleri için yaşadığını bahane eder. Kimileri hayatta kalmak için veya hayallerini farkında olmadan bir amaç edinerek onu yapmaya çalışarak yaşar. Kimileri de bu soruyu hiçbir zaman düşünmez ya da düşünemez. Aklıma gelen bunlar. Tüm canlılar hayatta kalmak için yaşamaz. Ya korktuğu için ne yapacağını şaşırmıştır ya da bir düşünceyi amacı olarak kabullenmiştir veya kendine farkında olmadan yalan atmıştır.
Bu durumumuzda bu sorunun cevabı yok, asla da bulamayız.
Evrimsel bakış açısıyla ilk amaç hayatta kalmaktır. Sonrasındaysa, neslin devamlılığını sağlamak; Yani, yine hayatta kalmak... Bu görüşe inanırsınız ya da inanmazsınız ama bu ve benzer görüşleri akıl etmeye ve düşünmeye başlamadan önceki ilk evrelerde (Yani bebeklik döneminde) insan canlısı aşırı sıcaktan ve aşırı soğuktan sakınır, yüksekten korkar, yüksek sesten korkar, vs... İlk içgüdüsü hayatta kalmaktır ve o zamanlar farkında olmasa bile ihtiyaçları da bu doğrultuda sıralanır.
 
Son düzenleme:
Evrimsel bakış açısıyla ilk amaç hayatta kalmaktır. Sonrasındaysa, neslin devamlılığını sağlamak; Yani, yine hayatta kalmak... Bu görüşe inanırsınız ya da inanmazsınız ama bu ve benzer görüşleri akıl etmeye ve düşünmeye başlamadan önceki ilk evrelerde (Yani bebeklik döneminde) insan canlısı aşırı sıcaktan ve aşırı soğuktan sakınır, yüksekten korkar, yüksek sesten korkar, vs... İlk içgüdüsü hayatta kalmaktır ve o zamanlar farkında olmasa bile ihtiyaçları da bu doğrultuda sıralanır.
Olabilir ama konumuzdan biraz uzaklaşıyoruz. Biraz büyüdükten sonra, sorgulamaya başlayınca bu amaçlar yavaş yavaş azalmaya başlıyor. "Neden Yaşıyoruz" sorusuna gelen cevap hayatta kalmak olunca insanın kafası karışıyor ve az önceki mesajımda ki dediklerim oluyor.
 
Hangi kitapta
Amerika Birleşik Devletleri'nde durum ne? Orası Türkiye'den farklı değil ki. Hatta Türkiye'den de kötü. Halkı çok cahil. Evrim teorisine orda da karşı çıkılıyor.

Ayrıca el kesme cezası ABD'de verilmez. Çok ağır suçlara idam cezası verilir sadece. Tüm katillere de verilmez. Ayrıca eyaletten eyalete değişir. ABD'deki yönetim İslam Şeriatu'ndan daha insancıl ama çağın gerisinde yine. Avrupa'yı özellikle İskandinavya ülkelerini örnek almalıyız.

Zaten İslam'da kısasa kısas olduğu için doğru değil. Bu kısasa kısası savunanlar insan haklarından bihaber ortaçağ zihniyetinde olanlardır. Bu gibi zihniyete sahip Ortadoğu'nun halini görmekteyiz.

İslam şeriatının ülkeleri ne hale getirdiği belli. Modern Avrupalı tarzda hukuk sisteminin de Avrupa'ya getirdiği belli. Bunların hepsinin canlı örnekleri mevcut.

İnsanların inancından, düşüncesinden ve fikrinden dolayı kutsal kitapta anlatılan insanlık dışı işkenceleri okusaydın bunu söylemezdin.
Hangi kitapta yaziyor.
 
Uyarı! Bu konu 5 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı