Dinler hakkında sorgulama

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Müslüman doğuyorsun. Doğduğunda kimse sana inancını sormuyor. Kimliğe (eski olan) direkt İslam yaziyorlar. Ki İslam'a inanmayıp hala kimliğinde yazılı olan binlerce kişi var. Zorla Müslüman yapan aileler de var.
Bunu gidip değiştirebiliyorsun. Ülkelere göre değişiyor bunada yapacak bir şey yok. Ve yazanın da önemi yok kişinin kendi aklındaki kendi seçtiği din önemlidir. Başkalarının düşünceleri zormaları etki etmez.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Tüm din içerikli konuların en sonunda kapatılması beni rahatsız ediyor. Din de kabul etsek de etmesek de hayatın bir parçası ve konuşulması gerek. Öncelikle şunu söylemek istiyorum: Bu forumda ateist de var deist de var Müslüman da var, her türlü inançtan insan var. Bir deistin gelip Müslüman olan kişiye sen git olmayan varlığa tap demesi ya da Müslüman'ın ateiste ateşin bol olsun demesi hiçbir işe yaramıyor. Amaç karşınızdaki insanın ufkunu genişletmek ise onu tetikleyici ve kışkırtıcı yorumlarla hiçbir yere varamazsınız. Benim de anlamadığım ne zaman mantıklı bir dini soru sorulsa, karşı tarafın direkt suçlamaya ve yalanlamaya başlaması.

Ben başlangıç için bazı sorular sormak istiyorum, isteyen alıntılayıp cevap verir.

1) ateizm zaten bilimsel olarak kanıtlanana kadar tanrının olmadığını varsaymak fikrine dayanıyor ise agnostisizme gerek var mıdır?
2) başka coğrafyada doğsaydık Müslüman olmak yerine o coğrafyanın inandığı dine inanacaktık. Direkt Müslüman doğan ile Müslüman doğmayan arasındaki bu olay adaletsizlik değil midir?
3) hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, her şeyi bilen bir varlığın kendisine tapması için kullar yaratması mantıklı mıdır? Dinde mantık aranmaz diyerek geçiştirmemenizi, üzerine düşünmenizi istiyorum.
4) deizm fikri, evrenin nasıl yaratıldığını bilmiyoruz o zaman tanrı yaratmıştır diyerek kısa yoldan cevap aramak mıdır?
5) dine inanmamak, aslında tanrıya değil de o dini tanıtan elçilere güvenmemek değil midir? Tanrı hiç kendini gösterip bana tapın demedi. Onun elçileri gelip tanrıya tapmalarını istedi.

Şimdilik aklıma gelen sorular bunlar.

Benim de bir sorum var din hocalarıma sordum fakat istediğim yanıtı halen alamadım. Kader varsa ve kaderimizi Allah yazıyorsa irademizi nasıl kullanacağız? Eğer irade varsa kaderimizi değiştirebiliriz ama bu önceden yazılan bir şey değil mi? İkisi birden olunca karmaşık oluyor.

2. Bu soruyu ben de düşündüm. Önceki zamanlarda yaşayan insanlar bunu nereden bilecek? Kabile gibi.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Müslüman doğuyorsun. Doğduğunda kimse sana inancını sormuyor. Kimliğe (eski olan) direkt İslam yaziyorlar. Ki İslam'a inanmayıp hala kimliğinde yazılı olan binlerce kişi var. Zorla Müslüman yapan aileler de var.
Bence kimse Müslüman doğmaz. Dinin gerektirdiklerini yerine getirmeye başladığında Müslüman olur. Bu da en erken ergenlik dönemine denk geliyor.
 
2) Başka coğrafyada doğsaydık Müslüman olmak yerine o coğrafyanın inandığı dine inanacaktık. Direkt Müslüman doğan ile Müslüman doğmayan arasındaki bu olay adaletsizlik değil midir?
Bu soruyu yanıtlamak istedim.

Şimdi şöyle bir durum var illa Müslüman ülkede doğan kişi Müslüman olacak değil. Türkiye Laik bir ülkede olsa çoğu Müslüman olmasına rağmen Müslüman olmayan hatırı sayılır bir kısımda mevcut. Özellikle son yıllarda bu oran daha da artıyor. Kimliğinde her Müslüman yazan da Müslüman olmuyor onu da belirtmek isterim.

Bunun tersini de düşünebiliriz. Avrupa'da da bir sürü Müslüman mevcut ya da farklı ülkelerde. Yani inanç meselesi insana bağlı. Aklı eren her birey dinini kendi seçebilir.

Müslümanlığa göre İslam dininde "Her doğan fıtrat üzere doğar". İslam dininde zorlama da yoktur.

Kimse zaten zorla istemediği şeye inanmaz.
 
Benim de bir sorum var din hocalarıma sordum fakat istediğim yanıtı halen alamadım. Kader varsa ve kaderimizi Allah yazıyorsa irademizi nasıl kullanacağız? Eğer irade varsa kaderimizi değiştirebiliriz ama bu önceden yazılan bir şey değil mi? İkisi birden olunca karmaşık oluyor.
Bu soru da çok gördüğüm bir soru. Gerçekten içinden çıkması imkansız bir paradoks. Ne kadar cüzi -kulli irade gibi kavramlarla içinden çıkılmaya çalışılsa da özünde cevaplanması pek mümkün değil.
 
Benim de bir sorum var din hocalarıma sordum fakat istediğim yanıtı halen alamadım. Kader varsa ve kaderimizi Allah yazıyorsa irademizi nasıl kullanacağız? Eğer irade varsa kaderimizi değiştirebiliriz ama bu önceden yazılan bir şey değil mi? İkisi birden olunca karmaşık oluyor.

2. Bu soruyu ben de düşündüm. Önceki zamanlarda yaşayan insanlar bunu nereden bilecek? Kabile gibi.
Hz. İbrahim.
 
Buradaki soruların çoğunun cevabını ahirette alacağız. Bazı sorulara kimse cevap veremez.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Doğumunuzdan itibaren size X dininin doğru olduğu söylendi, sizce bu size bir seçim hakkı tanımak mıdır yoksa kafanıza kazımak mıdır?

Tam burada taklidi ve tahkiki iman devreye giriyor. Birçok kişi Müslüman ülkede doğduğu için Müslüman oluyor ve araştırmasa bile Müslüman'ım diye geçinip gidiyor. Aynı şey Norveç'te doğan biri için de geçerli. Sonuç olarak ikisi de araştırmadan din yaşıyor. Bence de burada bir adaletsizlik var.
 
Tam burada taklidi ve tahkiki iman devreye giriyor. Birçok kişi Müslüman ülkede doğduğu için Müslüman oluyor ve araştırmasa bile Müslüman'ım diye geçinip gidiyor. Aynı şey Norveç'te doğan biri için de geçerli. Sonuç olarak ikisi de araştırmadan din yaşıyor. Bence de burada bir adaletsizlik var.
Bu adaletsizlik değil. Kişinin araştırıp kendi dinini seçmesi gerekiyor. Kişinin cahilliği oluyor.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
2. seçeneği soruşturduğum zaman hep şöyle söylendi, "eğer farklı bir coğrafyadan farklı bir dine mensup bir aileden dünyaya geldiyse kişi, araştırıp Müslüman olabilir." bu bana hep saçma gelmiştir tüm dinler korkudan beslenir. Daha çocukken hiçbir şeyin farkında değilken insanlara cehennem, azap ve işkence olgusu aşılanıyor. Yani ortada bir adaletsizlik var herkes sorgulama cesaretinde bulunamayabilir.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Yeni konular

Geri
Yukarı