Tanrı var mı?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bir şeyin var olabilmesi için illaki laboratuvar ortamına sokup da incelemek gerekmez. Gerçeklik, sadece laboratuvar ortamında incelenebiliyorsa; akıl, mantık, irade, aşk, haz gibi şeyleri de gerçek olarak kabul etmemeniz gerekir. Zira hiçbirinin kokusu, tadı, sesi, görüntüsü ve maddesi yok.
Veya desem ki size; "sizin, dedenizin dedesinin, dedesi yok. Hiç var olmadı." bu görüşü kabul etmezsiniz diye düşünüyorum. Hiç görmediniz, tatmadınız, duymadınız, koklamadınız ve dokunmadınız. Kabul etmenizin sebebi; aklen, "eğer ben varsam, benim soyumun da olması gerekir." düşüncesidir. Yani, bir gerçekliğe varmak için sadece laboratuvara değil, aynı zamanda sorgulama sınırı olmayan bir felsefeye de ihtiyaç vardır.

Duygular bilimseldir, aşk dediğin şey; beyinde 12 ayrı bölge uyarılıyor. Bu uyarılan bölgeler insanda "öforik" duygular oluşturan "dopamin, oksitosin, adrenalin" ve "vasopressin" gibi hormonların salımına sebep oluyor. 28 eki 2010 bu hormonların salgılanması senin aşık olman, örneğin dopamin mutluluktan salgılanır, sen aşık olduğunda onu istiyorsun ve beynin onunla olduğunda ne kadar mutlu olacağını saniyeler içinde düşünüyor ve o düşündüğü mutluluk için dopamin salgılıyor. Yani duygu diye bir şey yok. Hepsi bilimsel.
 
Peki bir şey sormak istiyorum. Bazı insanların yapmış olduğu videolar var bilimle alakalı. Onlara güvenmeli miyim? Yoksa kitaplardan mı bakmalıyım? Yani öneriniz nedir?
Hocam, bu konu suistimale çok açık. Genel olarak izlediğim ve ateist forumlarda okuduğum şey; "mantığıma uymuyor, o zaman yok" şeklindeki argümanlar. Güneş gibi bir alev topunun, saatte 108k km hızla ilerlemesi mantığına uyuyor mu bu arkadaşların acaba?
Size ve bütün arkadaşlara önerebileceğim, 1950'lerden sonra çıkar için kullanılan ve "sözde bilim" denen yanılgıyı eleştiren bir seri;
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
Duygular bilimseldir, aşk dediğin şey; beyinde 12 ayrı bölge uyarılıyor. Bu uyarılan bölgeler insanda "öforik" duygular oluşturan "dopamin, oksitosin, adrenalin" ve "vasopressin" gibi hormonların salımına sebep oluyor. 28 eki 2010 bu hormonların salgılanması senin aşık olman, örneğin dopamin mutluluktan salgılanır, sen aşık olduğunda onu istiyorsun ve beynin onunla olduğunda ne kadar mutlu olacağını saniyeler içinde düşünüyor ve o düşündüğü mutluluk için dopamin salgılıyor. Yani duygu diye bir şey yok. Hepsi bilimsel.
İnsanın oluşturduğu bir şeyle Allah'ın var oluşunu sorguluyorsun ve bu mantıklı değil.
 
Kusursuz olan hiçbir şey yok, sen kusurları görmek istemiyorsun. Aslında senin için kusur diye bir şey yok sana insanların doğuştan hastalanabileceğini, hatta doğmadan ölebileceğini söylesem, bunun bir kusur olmadığını illaki bir sebebi olduğunu söylersin. Sen kusurları kafanda bitirerek kusursuz olduğuna kendini ikna ediyorsunuz.

Dinimize göre her şey önceden planlanmıştır. Yani evet bu bir kusursuzluk, fakat Dünya'nın kötüye gitmesi insanların suçu. Allah insanları özgür bıraktı, insanlar Dünya'yı bu hale getirdi.
 
Bilimcilik, bilim dışında farklı bir kaynaktan doğru bilgi edinilemeyeceği görüşüdür. Ve kendi içerisinde çelişkilidir. Çünkü bilimcilik görüşü, bilimsel sonuçlar ile elde edilmiş bir görüş değildir.

5 duyu organı ile algılayamadığınız her şeyi reddediyorsunuz anladığım kadarıyla. Ve bilimcilik görüşünü savunuyor gibisiniz.

Sadece bu gibi çok önemli durumlarda, en doğru kaynağın bilim, yani gerçekler olduğunu düşünüyorum. Yoksa günlük hayatta dedemin dedesinin dedesinin dedesinin var olup olmadığı çok da umurumda değil, bilim bunu kanıtlamış ya da kanıtlamamış, ama onun da kanıtı var benim genlerimin benden daha yaşlı olması mesela en büyük kanıtı.
 
Kopyala yapıltır yaptığınız yazının kaynağını vermiyorsunuz, bari tarih yazmayın da belli olmasın :D


İnanç bilim ile kanıtlanamaz, kanıtlanabilse zaten inanç olmazdı. Bilimle kanıtlanabilen bir şeyin gerçek olması senin inanmana bağlı değil.
 
Dinimize göre her şey önceden planlanmıştır. Yani evet bu bir kusursuzluk, fakat dünya'nın kötüye gitmesi insanların suçu. Allah insanları özgür bıraktı, insanlar dünya'yı bu hale getirdi.

Dünyadaki kaynakların sınırlı olması bile bir kusur. Bizim için çok aşırı uzun ama evren için küçük yani milyonlarca yıl sonra, dünya tamamen tükenecek hiçbir şeyin devamlılığı yok. Ve bu bir kusur.
 
Bir şeyin bilimsel olarak var olabilmesi için bir insanın onu 5 duyu organı ile hissedebilmesi gerekmektedir.

1-) Allahın kokusu yok.
2-) Allahın tadı yok.
3-) Allahın sesi yok.
4-) Allahın görüntüsü yok.
5-) Allaha dokunamıyoruz.

Demek ki yok.

Bir şeyin bilimsel olarak var olabilmesi için bir insanın onu 5 duyu organı ile hissedebilmesi gerekmektedir.
1-) Yer çekiminin kokusu yok.
2-) Yer çekiminin tadı yok.
3-) Yer çekiminin sesi yok.
4-) Yer çekiminin görüntüsü yok.
5-) Yer çekimine dokunamıyoruz.
Demek ki yok.
 
Kopyala yapıltır yaptığınız yazının kaynağını vermiyorsunuz, bari tarih yazmayın da belli olmasın :D

İnanç bilim ile kanıtlanamaz, kanıtlanabilse zaten inanç olmazdı. Bilimle kanıtlanabilen bir şeyin gerçek olması senin inanmana bağlı değil.

Alıntı yaptığım yerden tarihi de yanlışlıkla kopyalamışım.
 
Sıkılmadınız mı aynı konunun 300.sünden 150 sayfa tartışmaya? Onca kişiyle yazarak yapılabilecek bir tartışma değil bu. Bomboş konu ve tartışma. Zamanınıza yazık.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Geri
Yukarı